Gaziantep'te uzun yıllardır bakırcılık mesleğini sürdüren, aynı zamanda Bakırcılar ve Sedefçiler Odası Başkanı olan Celal Açık, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Esnaf ve Sanatkarlar Genel Müdürlüğü tarafından 2016 yılının 'Ahi'si olarak seçildi.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'ndan kendisine gönderilen bildiriyi alarak yılın ahisi seçildiğini öğrenen Açık, büyük mutluluk yaşadığını ifade etti. Kırşehir'de Cuma günü düzenlenecek olan Ahilik Haftası kutlamalarına davet edilen Açık, ödülünü törene katılması beklenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden almayı bekliyor. Açık 40 yıldır yaptığı bakırcılığın Türkiye'de ve dünyada tanıtımı için önemli çalışmalar yapmasının ödüle layık görülmesinin en büyük sebebi olduğunu belirtti.9 yaşında bakırcılığa başladığını söyleyen Açık, şöyle devam etti. “Küçük yaşta girdim ben bu Bakırcılık işine. Daha 9 yaşındaydım işe başladığımda. Yaklaşık 40 yıl oldu 40 yıldır bu meslekle uğraşıyorum. Bakırcılık benim baba mesleğim. Ben Bakırcılığın hem çıraklığını hem kalfalığını hem ustalığını yaptım hem de başkanlığını yapıyorum. Yani böyle çekirdekten yetişmeyim. Zaten bu zanaatı yaparken çocuk yaşta girmen lazım. Ben zanaatkar ustaların yanında yetiştim. Biz emekçi olduğumuz için emeğimizle çalışarak geldik buralara. Ben 20 yıl fason çalıştım. Ben bu işte piyasaya gelene kadar her şeyini yaptım. Biz çalıştığımızda dönemlerde sadece çalışıp haftalığımız aldık. Daha sonra iş hayatımıza fasonla başladık. Yani zanaatkar olursan fasonculuğun iyi olur. Ben fasonculuk hayatımda da başarılıydım. Yani piyasada yapılmayan ürünler olursa Celal’e götürün derlerdi. Yani eskiden bizde yapamam demek ayıptı. Onun için elimize bir model geldiği zaman yapardım. Birde benim en büyük zanaatkar ustaların yanında yetiştiğim için modeli çok severdim ben. Biz 6 kardeşiz kardeşlerim babamın yanında yetişti. Ben el işçiliğinden yetiştim. Ben hiç babamın yanında çalışmadım. Beni bir ustanın yanına koydu babam bende ustaların yanında devam ettim.” dedi.
ODA OLARAK ÇOK ÖNEMLİ ÇALIŞMALARA İMZA ATTIKBakırcılar ve Sedefçiler Odasına 2007’de göreve geldiğini belirten Açık, “Bizim kuruluşumuz 1953. 2007’de göreve geldikten sonra ekibimizi kurduk. Bu işleri daha sonra projelere döktük. Bizler yönetim kurulu olarak toplanıp sektörün eksiliği ne diye sorduğumuzda elaman eksikliği karşımıza çıktı. Yani bir başarı varsa ekip çalışmasıdır bu. Biz Türkiye’de ilk eğitim merkezini kurduk. Türkiye’de ilk bayanları yetiştirdik. Türkiye’de ilk meslek odası olarak yüzde 50 istihdam verdik. Biz 2008’de İş-Kur’dan projeler üretmeye başladık. Tabi bu projelerin içeriği meslek edindirme projeleri. Yani bu projeler sayesinde de kendi elamanımızı yetiştirdik. Projelerin içerisinde de bayanlara öncelik vererek nakış bölümün açtık. Biz en azından nakışı bayanlarda çözeriz diye düşündük. Ve eğitim merkezini kurduk. İş-Kur’dan 2008’den bu yana projeler üretiyoruz ve 3 yıldır da en çok istihdam sağlayan kurum seçildik. Yani böylelikle bir serüvenimiz başladı diyelim. Tabi bunların yanı sırası İngilizce kursu, SODES meslek edindirme kursları ve yurt dışı eğitimleri verdik. Sonuç itibariyle sağlam bir ekibin var ise ekiple uyum içerisinde çalışırsan yaptığın işi de seviyorsan başarı geleceğini inanıyorum. Biz seçildiğimizde 100’ün altındaydı üye sayısı. Bu gün 300’ün üzerinde. Biz 2007’den bu yana 200 vergi mükellefi kazandırmışız Devlete. Yani bunlarda bir başarıdır. Biz ilk olarak bayan kursu açalım dediğimizde bize güldüler. Bayandan bakırcımı olur diye. Olurmuş demek ki. Yerinde çalıştırırsan bayanları onlarda meslek sahibi olabiliyormuş. Bayanları biz nakış bölümünde değerlendirdik ve güzelde nakışçı oldular. Bu gün ekonomiye katkı sağlıyorlar.
YILIN AHİSİ OLDUĞUM İÇİN ÇOK MUTLUYUMAçık, 2016 yılının 'Ahi'si olarak seçildiğini öğrendiğinde 40 yıllık yorgunluğu unuttuğunu belirterek, “Gaziantep ve Türkiye genelinde yılın Ahisi seçildiğimi öğrendiğimde çok mutlu oldum. Mutluluğu şuan anlatamam yaşamak lazım. Ankara’dan size bir kağıt geliyor Türkiye’nin Ahisisiniz diye. Tabi bunları duyunca bütün hizmetlerin karşılığını almış oluyorsunuz. Yorgunluğunuz gidiyor. Yani bu kadar hizmet etmişsin bu kadar emek vermişsin gerçi bu hizmetleri bunun için yapmadık. Biz işimizi yaptık. Sen işini yaptığını zaman sana nasıl eline sağlık dendiğinde nasıl hoşuna giderse bizimde hoşumuza gitti. Aslında bizim esnaflarımızın hepsi özel bir Ahidir. Ama bizi seçmişler ayrı bir mutluluk verdi bana. 40 yıldır yapmış olduğum çalışmanın ve emeğin eline sağlığı bu bence yılın Ahisi seçilmem. Çok mutluyuz sonuç olarak. Hani bir işi yaparsınız eline sağlık derler ya tamda öyle oldu. Yaptığımız çalışmaların sonunda elinize salık dendi. Tabi bunun manevi değeri çok önemli bizim için. Başarımız Bakırcılıktan geliyor. Bildiğimiz iş. Aynı zamanda eksiklerimizi de görüyoruz ve yetişenleri kendi atölyelerimizde çalıştırıyoruz. Siz basın mensuplarıyla iç içeyiz. Bizler çalışıyoruz sizler sesimizi duyuruyorsunuz. Sizde ekibin bir parçasısınız. Valilik oysun Belediyeler olsun sıfır sorun çalışıyoruz. Büyükşehir Belediyesi tarihi ve kültürel dokuyu ortaya çıkarıyor bizde içerisini doldurduk sonucunda Gaziantep kazandı. Biz hep ilklere imza atmışız da haberimiz yok. Hani bildiğin işi yaparsında başarıyı görmezsin ya, bizde bildiğimiz işi yaparak devam ettik. Başarıları da sonradan gördük. Yani bu benim hayatımın diyebilirim en güzel hediyesinden bir tanesi. Demek ki yaptığımız işler görünüyormuş. Biz bunlar görünsün diye çalışmıyoruz biz işimiz olduğu için çalışıyoruz. Gaziantep’te Türkiye’nin ilk Ahisi seçildik. Buna Gaziantep’te sevildi bizde sevindik. Yani bunlar bir hayal gibi geliyor bana. Bana 20 sene 30 sene önce Gaziantep Bakırcılar Odası Başkanı olacaksın deselerdi gülerdim. Demek ki düzgün işler yaparsan başarıda beraberinde geliyormuş. Biz bu işlere başlarken buralara geleceğimizi bilmiyorduk. Yani serüven böyle devam ediyor. “ ifadelerini kullandı.
RIZIK BİZİM ELİMİZDE OLSA AÇ KALIRIZAhiliğin önemine dikkat çeken Açık,” Bize eskiden her adam esnaf olamaz derlerdi. Sonuçta dükkan açabilirsin ama esnaf olamazsın. Eskiden öyleydi. Bu dönemde de yeniden Ahiliği esnafımıza anlatmaya çalışıyoruz. Valimiz Ali Yerlikaya bu işe çok önem veriyor. Ve geldiği günden buyana da Ahiliğin üzerinde çok duruyor. Çünkü esnaflık önemli bir sorumluluktur. Eğer dünyada esnafın canlı olursa ekonominde canlı olur. Ben her zaman diyorum rızık bizim elimizde olsa aç kalırız. Diyoruz ya hep Ahilik geleneğinde esnafın biri siftah ettiyse gelen diğer müşteriyi siftah etmeyen komşusuna gönderirmiş. Eğer bizde tekrar bu Ahilik ruhunu canlandırmak hedefimiz. Tabi bunları konuşurken şunu da göz ardı etmeyelim. Eskiden esnaf sayısı bu kadar fazla değildi. Herkes bir birini tanırdı. Şimdi kimse kimseyi tanımıyor. Bizi birbirimizden uzaklaştırdılar. Ama biz bu kültürü çocuklarımıza aşılıyoruz. Evet bir kez daha diyorum her adam esnaf olamaz her esnafta Ahi olamaz. Esnaflığında bir raconu vardır. Esnaf yalan söylemez. Esnaf hile yapmaz. Esnaf adam hürmet eder. Biz bunların onda birini yapmaya çalışıyoruz. Esnaflık çaba ister esnaflık bir günde iki günde olmaz. Koy cebine parayı esnaf oldum öyle olmuyor işte. Zanaatın önü açıktır. Zaten zanaatkarım dersen bitmişsinindir. Yüz kişiyle girersin mesleği bunun 3-5 kişi zanaatkar olur. Herkes olamaz ki. Onun için Ahilik bambaşkadır.” diye konuştu.
ESNAF MÜŞTERİYE GÜVEN VERMELİEsnaflar arasında en büyük eksiliğin müşteriye güven verememe olduğunu vurgulayan Açık, “Biz gerçekten Ahiliği dürüstlüğü unutmuşuz. Biz ilk olarak güveni getirmemiz lazım müşteriye karşı. Güven oluşturmamız lazım. Hani bazen derler ya satılan mal geri alınmaz diye. Bence alınması lazım. Zarar etmezsiniz o üründen maksat müşterinin gönlü hoş olsun. Bazen yaptığımız ürünlerde ufak bir hata oluyor aslında biz onu hemen çekiçle vurup düzeltiriz ama biz müşteriye yenisini verip daha sonra düzeltiyoruz. Yani müşteriye güven vermek lazım. Son olarak esnaflığı yerine getirmemiz lazım. Dürüst olmamız lazım. Güven vermemiz lazım. Zaten en büyük eksikliğimiz güven eksikliğimiz. Eğer biz bu güveni yansıtırsak hiçbir sorunu sıkıntısı kalmaz diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.