Yerel Dinamikleri ve Marka Gücü ile Gaziantep konulu panele konuşmacı olarak katılan Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mahsum Altunkaya Gaziantep’in binlerce yıl öncesinden günümüze gelen ticaret kültürünün bulunduğunu ifade ederek yerel dinamiklerin ve markalaşmanın ihracattaki rolünü anlattı.
TÜRKONFED ve TİM tarafından düzenlenen Bölgesel Kalkınma Dinamikleri: İhracat ve Sanayi Kenti Gaziantep Tanıtım Toplantısı kapsamında gerçekleştirilen Yerel Dinamikleri ve Marka Gücü ile Gaziantep konulu panele katılan Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mahsum Altunkaya kentin dinakimkelir hakkında bilgiler vererek 2023 vizyonu için gerekli çalışmalar hakkında çeşitli açıklamalar yaptı. Moderatörlüğünü İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Bülent Özkan’ın yaptığı panele Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mahsum Altunkaya’nın yanı sıra GTB Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, GTO Başkanı Eyüp Bartık ve OSB Başkanı Cahit Nakıboğlu’da panelist olarak katıldı.
Bölgemiz ve kentimiz ticarette binlerce yıllık bir geçmişe sahip
Son dönemlerde Gaziantep’in isminin kasıtlı olarak bazı çevreler tarafından olumsuz lanse edilmeye çalışıldığını ifade eden Başkan Altunkaya söylentilerle kent vizyonu ve ticaretini sekteye uğratmaya çalışanların hedeflerine ulaşamayacağını, Gaziantep’in üretim ve sanayi kenti olduğunu kentte barış ve huzurun hakim olduğunu ifade etti. Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mahsum Altunkaya Gaziantep’in tarihin bütün safhalarında önemli bir yerleşim merkezi olduğunu da ifade ederek antik dönemlerden bu yana bu bölgenin ticaret üssü olduğuna da dikkat çekti. Altunya açıklamalarına “1,9 milyon nüfusa sahip, Türkiye’nin yükselen yıldızı Gaziantep, ticaretin binyıllara dayandığı kentlerin başında gelmektedir. 3350 yıllık bir geçmişe dayandığı belirlenen Gaziantep ve çevresinde yapılan kazılarda, Karkamış’ta milattan önce 17. Yüzyıl civarında Ugarit ve Mitanni o zamanın kentleri ile ticaret anlaşmalarının yapıldığı tespit edilmiştir. Bu önemli bir bulgudur. Şu anki Antep şehir merkezi ise 1000-1500 yılları arasında kale dışına çıkmaya başlamış, Osmanlı zamanında Avrupa’ya satılan dokumaların üretim merkezi olmuş ve refah düzeyi yüksek yerleşim yerlerinden birisi haline gelmiştir. Osmanlının çöküş döneminde ise yabancı kökenli tüccarlar Antep’in ticari gelişimine katkıda bulunmuştur. 1900’lü yılların başında Antep’te 2320 dükkân, 4 bedesten, 15 han, 2210 dokuma tezgâhı bulunmaktaydı. Bunun yanında 50’den fazla değirmen, tabakhane, sabun imalathanesi gibi işletmeler yer almaktaydı. Geleneksel ticaret hayatının değişimi ise 1980 sonrası dışa açılma politikası sonrası gerçekleşmiş ve ihracatı dayalı büyüme modeli Gaziantep’te hâlihazırda başarıyla uygulanmaktadır” dedi
İhracatımız 1990’da 400 milyon dolarken 2015’te 10 milyar dolara yükseldi
GAİB’in 1990’larda 400 milyon dolar ihracat gerçekleştirirken bu rakamın bu gün 10 milyar dolar seviyesine ulaştığını da ifade eden Başkan Altunkaya “25 katlık bu artış Türkiye ihracatına yaptığımız %2-3 lerdeki katkının şu anda %7’lere ulaşmasını da sağlamıştır. Bu durum Gaziantep’in Türkiye ihracatından daha hızlı arttığının göstergesidir. Tarihi boyunca ticaretle ve ihracatla uğraşan Gaziantep’in; türkonfed’in hazırlamış olduğu bu raporda da vurgulandığı üzere güçlü yönlerinin avantajlarına karşılık, yüz yüze olduğu bazı durumlar da söz konusudur. Bu durumlar Antep’in özellikle sosyo ekonomik gelişimini engellemekte ayrıca orta gelir tuzağına zemin hazırlamaktadır” dedi
İhracat rakamları doğru okunmalıdır
Son dönemlerdeki ihracat rakamlarıyla ilgili önemli bilgilerde veren Başkan Altunkaya “Bizler ihracat noktasında elimizden geleni yapmaya devam ediyoruz. İhracat 2015 yılını düşüşle kapattı gibi görünse de ihraç edilen miktar bazında artışı gözden kaçırmamak gerekir. Buna göre 2015 yılında Gaziantep özelinde ihracat değer bazında %5,5 düşse de miktar bazında %21,1 oranında artmıştır. Dolayısıyla diyebiliriz ki global piyasalarda fiyat değişimleri olmasaydı 2015 yılında Gaziantep ihracatı 6,27 milyar dolar değil de 7,6 milyar olarak gerçekleşecekti. Yani reelde ihracat düştü demek bana göre çok da doğru olan bir yaklaşım değil.”
Türkiye’nin önemli bir sıçramaya ihtiyacı var
Türkiye’nin kalkınmanın kritik bir noktasına geldiğini de belirten Başkan Altunkaya önemli bir sıçramaya ihtiyaç olduğunun da altını çizerek “Ancak asıl konu şudur ki; Türkiye olarak kalkınmanın kritik noktasına gelmiş bulunuyoruz. Bu noktada zincirlerimizi kırmamız için ciddi bir sıçramaya ihtiyacımız var. Ancak bu sayede bu raporda ve 2023 stratejisinde konulan hedeflere ulaşabiliriz. Sonucunda ise Antep özelinde kişi başına gelirin 12.000 dolara yaklaşması, gelir dağılımında adaletin sağlanması, sosyo ekonomik sıralamada üst sıralara yükselişi sağlayabiliriz. Bu sıçramanın çıkış noktası bana göre raporda da alternatif olarak sunulan verimlilik, ikincisi ise katma değer yaratmayı mümkün kılacak inovatif endüstri potansiyelimizi harekete geçirmek olmalıdır.
Gaziantep yüksek değerlere ve potansiyellere sahiptir
Yani büyük resme bakarsak; üretim tarzımızın bir dönüşüme ihtiyacı var diyebiliriz. Değerli konuklar bu kolay bir iş değil. Ancak biz de zoru severiz. Bu dönüşümü topyekûn bir seferberlikle sağlayabiliriz. Bana göre en az 20 yılda gerçekleşebilecek bir dönüşüm bu ama biz sahip olduğumuz potansiyelle bunu 10 yıl içerisinde de yapabiliriz. Hiç vakit kaybetmeden AR-GE, tasarım ve en önemlisi insana yatırım yapılmalıdır. Bugün Gaziantep; nüfusu, ihracat değerleri, yaklaşık 1 milyar dolarlık dış ticaret fazlası, tarihsel değerleri, gastronomi dalında UNESCO yaratıcı şehir unvanı, yeni logosu, girişimci ruhu ile bu potansiyeli harekete geçirmeye altyapı olarak hazırdır. Bunu hep birlikte başaracağımıza inanıyorum” dedi