Ağbal, “''Şu yaptığınız işlerin önünü açacak anayasada değişiklik yapıyoruz. Bu ülke yıllarca çok sıkıntılar çekti. 90’lı yıllardaki istikrasızlıkların ve siyasi kırılganlıkların ne kadar maliyeti olduğunu hepimiz biliyoruz. Ülke 11 yıl boyunca yerinde saydı, AK Parti iktidara geldi, gerçekten bugüne kadar, olağan üstü hizmetler yaptı. ET BORSASI KURULMASI İÇİN ÇALIŞMALAR Türkiye’nin en büyük et borsasını Gaziantep’e kurmak için çalışmalarda sona geldiklerini aktaran Gaziantep Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla hizmete açılacak olan et borsasının en kısa süre içerisinde temelini atmayı planladıklarını vurguladı. Tiryakioğlu, emtia merkezi ve lisanslı depolarla da Gaziantep’i bölgenin en önemli tarım üssü ve cazibe merkezi haline dönüştürmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi. Maliye Bakanı Naci Ağbal ise yaptığı konuşmada, ülkenin kalkınması ve büyümesi için tüm paydaşlarla bir araya geldiklerini belirterek, ülke tarımının gelişmesi için yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. “TARIMA 30 MİLYARLIK BÜTÇE AYRILDI” Maliye Bakanı Ağbal, “2017 yılında tarım sektörü için ayırdığımız bütçe 30 milyar lira. Bunun 13 milyar lirasını çiftçimize doğrudan destek olarak aktarıyoruz. Yaklaşık 5-6 milyar lirasını Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) üzerinden yine çiftçimize üreticilerimize aktarıyoruz. Özellikle tarımda son dönemde sulama yatırımlarına, gölet yatırımlarına ve kanal yatırımlarına özel bir önem vermeye başladık. Lisanslı depoculuğun gelişmesi ile ilgili çalışmalara da hız verildi. Lisanlı depoculuk sektörde alıcı ve satıcı açısından piyasayı düzenleyen bir sistem olacak” dedi. Gaziantep'te oluşturulan birliktelik ruhunun takdire şayan olduğuna dikkat çeken Bakan Ağbal, “Gaziantep’in tarımda elde ettiği başarıyı ve gelişmişliği taktir etmemek mümkün değil. Bu kadar ticaretin döndüğü, ticaretin oluştuğu Gaziantep, Türkiye'nin önünü açan önemli şehirlerden bir tanesi. Sonuna kadar sizlere destek olacağız. Gaziantep inşallah daha da büyüyecek ve gelişecektir. Gaziantep’in potansiyeli ve müthiş bir gelişim kültürü var, müthiş bir ticarete yatkınlığı var. Özellikle dünyaya açık bir şehir olduğunu her zaman gösterdi. O açıdan bizde üzerimize ne düşüyorsa sonuna kadar yapacağız. Ticaret Borsamızın bütün bu yapacağı projelerde bakan olarak söz veriyorum, sonuna kadar yanlarında olacağız" diye konuştu. "İŞLERİN ÖNÜNÜ AÇACAK ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİ YAPIYORUZ" Yeni anayasa ve cumhurbaşkanlığı hükumet sistemi hakkında da açıklamalar yapan Bakan Ağbal, ''Şu yaptığınız işlerin önünü açacak anayasada değişiklik yapıyoruz. Bu ülke yıllarca çok sıkıntılar çekti. 90’lı yıllardaki istikrasızlıkların ve siyasi kırılganlıkların ne kadar maliyeti olduğunu hepimiz biliyoruz. Ülke 11 yıl boyunca yerinde saydı, AK Parti iktidara geldi, gerçekten bugüne kadar, olağan üstü hizmetler yaptı. Siyasi ve ekonomik olarak kalıcı bir istikrar sağladı. Şimdi tarihi bir fırsatın eşiğindeyiz. Bu kadar güzel işleri yaptık. Türkiye her bakımdan uluslararası alanda söz sahibi haline geldi. Gelin diyoruz hadi bir sıçrama daha yapalım, 1990’da Türkiye’de kişi başına milli gelir yaklaşık 2 bin 600 dolar aradan 12 yıl geçmiş 2002 yılında kişi başına milli gelir 3 bin 500 dolar, 12 yıl boyunca yerinde saymış niye? Çünkü sürekli krizler olmuş’’ ifadelerine yer verdi. Bakan Ağbal, toplantı sonrası ayrıca GTB üyelerinden gelen soruları da cevap verdi. BÜYÜME RAKAMLARINI MUHASEBECİLERLE DEĞERLENDİRDİ Maliye Bakanı Naci Ağbal Gaziantep Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasında düzenlenen Maliye Politikası ve Reform Gündemi konulu toplantıya katıldı. Ağbal, Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde yüzde 3.5 büyümesinin çok sevindirici olduğunu söyledi. Bir dizi toplantıya katılmak üzere Gaziantep’e gelen Maliye Bakanı Naci Ağbal, Gaziantep Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasında düzenlenen Maliye Politikası ve Reform Gündemi konulu toplantıya katıldı.Toplantıya Gaziantep Muhasebeciler Odası Başkanı Mehmet Nabioğlu, Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Ali İhsan Kaya ve çok sayıda mali müşavir de katıldı. Bakan Ağbal, Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 3,5 büyümesinin çok sevindirici olduğunun altını çizerek, "TUİK rakamlarına göre Türkiye yılın ilk çeyreğinde yüzde 3,5 büyüdü. Bu gelişme Türkiye ekonomisi için çok önemlidir. Ağustos ayından itibaren ekonomiyi canlandırmak için birçok reform yaptık, vergileri düşürdük, Tüketicinin krediye erişimini kolaylaştırdık. Bugün büyümeyle kararlarımızın ne kadar doğru olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki dönemde de tüketim kaynaklı büyüme devam edecektir. Yatırım harcamaları yüzde 2 büyüdü bu çok önemlidir. Sanayi son çeyrekte sanayideki yüzde 5 oranında yıllık bazda büyüme var. Bütün bu olumsuzluklara rağmen ekonomide tam bir güven içinde yolumuza devam ediyoruz. Ekonomimizin temelleri sağlamdır. Güven tamdır ülkemize inşaat sektöründe de yüzde 3.7’lik bir büyüme var. Bu da bizim için çok önemlidir. Bunlar herkesin Türkiye algısını olumlu bir şekilde daha da yukarı çekecek bir gelişmedir. Hep beraber milletçe bütün bu sorunların üstesinden geleceğiz. Türkiye ekonomisinin şoklara karşı kendini toparlayabilme kabiliyetine sahiptir. Birçok ülke bunu kaldıramazdı. Bunu girişimcilerimiz, firmalarımız sayesinde yapıyoruz. Bütün reel sektöre huzurlarınızda teşekkür ederim" dedi. “DİNAMİK BİR EDKİPLE ÇALIŞIYORUZ” Sorunların farkında olduklarını belirten Bakan Ağbal, “Son 14 yılda gelir idaresi baştan ürettik. Çok genç ve dinamik bir ekip oluşturduk. Mesleğini seven mükelleflerini seven bir ekibiz. Bünyemize 2 bin eleman katacağız. Ne kadar yoğun ve zor şartlar içinde çalıştığınızın farkındayız. Özellikle bayan muhasebeci arkadaşlarımızın doğum ya da başka durumlarda yeterli tatil yapamadıklarını söylüyor. Gereken düzenlemeleri yapacağız. Yeni gelir vergisi kanunundan önce, 4. dönem geçici vergi beyannamesini kaldıracağız. 2002 yılında ve ondan önceki yıllarda 100 liralık bütçe yapıyorsunuz burada en büyük kalem faiz 1000 liralık gelirin 43 lirasını faiz ödüyorsunuz. Bu hizmet bütçesini değil faiz bütçesi. Ekonomide mucizeler oluşturduk, bunu faizden alarak bütçeyi yatırıma dönüştürdük. Vergi politikasına büyüme odaklı devam edeceğiz. Büyümeye bütçeden destek vereceğiz. Vergi yükününü aşağıya çekilmesini istiyoruz. Vergi sistemi gerçek manada tabana yayılmalı ama herkes gelirine göre vergi ödemeli, vergi yükünü aşağıya çekmek gerekiyor. Önümüzdeki dönemde bununla ilgili adımlar atacağımızı göreceksiniz. Bütün bu iyileştirmelere rağmen ‘ben vergimi ödemiyorum’ diyenlere de caydırıcı olacağız. Süper teşvik paketini hayata geçirerek sayısız kolaylığı sağladık. Türkiye için önemli bir yapısal bir reformdur. Ekonomik açıdan önemli bir reformdur. Bütün reformlara dayanak teşkil edecek bir reform olacak. Biz demokratik hayatı her bakımdan geliştirdik ama hala atılması gereken adımlar var” diye konuştu. İŞÇİLERLE BULUŞTU ONLARLA SOHBET ETTİ Maliye Bakanı Naci Ağbal, Gaziantep'te, Mustafa Topçuoğlu Camisi'nde cuma namazı kıldıktan sonra Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir fabrikada işçilerle öğle yemeği yedi. İşçilerle sohbet edip fabrikayı gezen Bakan Ağbal, burada yaptığı konuşmada Türkiye'nin gelişmesinde sanayicilerin ve işçilerin önemli katkısı olduğunu belirterek, şöyle dedi: "Ben Bayburtluyum, orada Avrupa Birliği fonuyla 1 tane fabrika var. Ama burada nereye bakarsam gelişmiş fabrikalar var. Burada 150 bin insan ekmek yiyor. 150 bin insan demek, 150 bin aile demek. Ama bugün burada bütün bu fabrikalar ayakta ve işlek tıkır tıkır yürüyorsa, burada siz işçi kardeşlerimizin de büyük emeği var. Allah hepinizden razı olsun. Yatırımcı işçi hepimiz el ele verip inşallah Türkiye'yi hep birlikte kalkındıracağız. Gerçekten son 14 yılda bize verdiğiniz destek sayesinde Gaziantep'teki uçuş gibi Türkiye de uçuşa geçti. Bizim bugün bu geldiğimiz nokta yeterli değil. Daha iyisini arzuluyoruz. İnşallah 16 Nisan'da Gaziantep'te güçlü bir şekilde 'evet verecek miyiz? Ben yıllardır bu işin içindeyim. Paranın ne olduğunu biliyorum, yoksulluğu da bilirim." 'ÜLKEYİ TÜNELLERLE, KÖPRÜLERLE BİRBİRİNE BAĞLIYORUZ' Bolu Dağı Tüneli'nin yıllarca tamamlanmamasına değinen Ağbal, Ak Parti hükümetleriyle yapılan yatırımları anlatarak, şöyle devam etti: "Bu ülkenin hazinesi, bütçesi boşaltılmıştı, bankaları soyulmuştu. Yaptığımız bütçeler faiz bütçelerdi. Bütçenin yarısını sadece faize verirdik. Arta kalanı az sayıda okul yapardık. Ülkeyi bölünmüş yollarla birbirine bağladık. Yaptığımız tünellerin artık uzunluğunu, sayısını bilmiyoruz. Benim çocukluğumda Zigana Tüneli vardı. Biz şimdi Zigana Tüneli'nin yüz katını yaptık. Bütün ülkeyi tünellerle, köprülerle birbirine bağlıyoruz. Hastanelerle sağlık hizmetinde devrimler yaptık, 5 yıldız konforunda hastaneler yaptık. 2019 yılında tekli öğretime geçeceğiz. Bütün vilayetlerimizde ikili eğitimi ortadan kaldırıyoruz. Öğrencilerimizin müfredatımızı gözden geçirdik. Eğitimli insan demek, o ülkenin kalkınması demek. Eskiden sosyal devletin adı vardı, fakir fukaraya kimse bakmazdı. Bu hükümet geldi; engellisine, fakirine, fukarasına sahip çıktı. Bugün bütçeden engelli bakımına ayırdığımız kaynak 6 milyar lira. Bugün yaklaşık 500 bin engelli, evlerinden alınıp eğitim, bakım merkezinde bakılıyor. Eskiden paralar toplanırdı, başka yerlere giderdi. 90'lı yılların kayıp yılı olmasının en önemli nedeni aslında mevcut sistemdi. Bu ülkeye birileri uzun yıllardır vatandaş mevcut sistemde sandığa gidiyor ama sandıktan istediği iktidarı istediği gibi çıkamıyor. Ta ki 2002 yılına kadar. 2002'de yepyeni bir hikayeye başladık." 'HİÇBİR ZAMAN İÇİN TÜRKİYE'NİN YAKASINI BIRAKMADILAR' Bakan Ağbal, 15 Temmuz'daki darbe girişiminin FETÖ ile dış mihraklar tarafından planlandığını ifade ederek, şunları söyledi: "Türkiye bütün uçuş noktalarının merkezi olacak. Özellikle bazı ülkeler referandumdan 'hayır' çıksın diye ellerinden geleni yapıyorlar. Türkiye'nin yatırımından, gelişmesinden çekinen ülkeler. Niye? Çünkü Türkiye'nin genç ve dinamik bir nüfusu var. Hiç bir zaman için Türkiye'nin yakasını bırakmadılar. Her zaman aşağıya çekmeye çalıştılar. Darbe girişimini asla unutmayacağız, unutturmayacağız. 15 Temmuz'da dimdik durduk; hükümetimize, demokrasimize sahip çıktık. 15 Temmuz'daki milli birlik ve beraberlik şuuru ne ise, aynı beraberlik ve şuurla sandığa gireceğiz ve gerekeni hep beraber yapacağız. Bugünlerde yeni yeni yargıda iddianameler ortaya çıktıkça; bu hain darbe girişimi, içeriden birilerinin yaptığı bir darbe girişimi değil. Belli ki alçak FETÖ ile bir takım dış mihraklar bir araya gelmişler ve 15 Temmuz'u planlamışlar. Ama bir şeyi unutmuşlar. Sandılar ki bu millet; 'Ne yapalım kaderimiz buymuş' diyecek . Ama yanıldılar. Millet o kadar gerçekleri gördü ki 'Bu demokrasiyi sana yedirmem' dedi. 15 Temmuz, bu milletin adeta yeniden bir kurtuluş mücadelesi, kurtuluş savaşı oldu."