Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Üniversitesi, Global Health ve UOSSM ortaklığında düzenlenen Dünya Göç ve Mülteci Kongresi’nde konuştu. Dünya’nın, dördüncü buhran dönemi yaşadığını aktaran Şahin, “Avrupa ve Dünya’nın, kendi çocukları için uygun gördüğü yaşamı, bu bölgelerin çocukları için hak görmüyorlar. Ortadoğu, çoklu standartla karşı karşıya” dedi.
ŞAHİN, 24 ÜLKENİN BİLİM İNSANINA SESLENDİ
Gaziantep Üniversitesi Göç Enstitüsü Müdürü Mehmet Nuri Gültekin’in açış konuşmasının ardından 24 ülkeden gelen bilim insanlarına seslenen Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, “Çok önemli bir zaman diliminden geçiyoruz. Dünya, dördüncü buhran dönemini yaşıyor. Bütün herkes göç yönetimi için ne yapılması gerektiğine kafa yoruyor. Biz, bu bilim çatısı altında Dünya’nın belki de en önemli konu başlıkları arasında yer alan göç sorununa çare bulmak için bir araya geldik” diye konuştu.
DÜNYA BÜYÜK BİR SINAVDAN GEÇİYOR
Göçün, siyasi ve insani olduğu kadar ekonomik problemleri de içerisinde barındırdığını belirten Şahin, Dünya’da var olan gelir adaletsizliğinin son bulmadığı sürece göç probleminin devam edeceğini söyledi.
Şahin, şöyle devam etti: “Dünya büyük bir sınavdan geçiyor. Yaşatanlar ve öldürenler, iyiler ve kötüler. Bu coğrafya, bizim medeniyetimiz bu yolda ilerlemiyor. Tarihimize baktığımızda bunu göreceğiz. Son 8 yıldan beri bu coğrafyada yaşadıklarımıza baktığımızda Avrupa’nın kendileri için hak gördüklerini başka bir coğrafyada, hak olarak tanımadıklarını görüyoruz. Kendi çocukları için uygun gördüğü yaşamı, bu bölgelerin çocukları için hak görmediklerine tanık oluyoruz. Ortadoğu ve coğrafya çoklu standartla karşı karşıya.”
NEFRET SÖYLEMİ, TERÖRÜN ALTYAPISINI OLUŞTURUR
Gaziantep için yapılması gereken daha çok işin olduğuna dikkati çeken başkan Şahin, “’İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın’ sözünden yola çıkarak çalışmalarımızı yürütmeye devam edeceğiz. Son 8 yılda bu coğrafyada yaşananlara baktığımı zaman bir model oluşturduğumuzu görüyoruz. Bu model bir Gaziantep Modeli’dir. Gazi’nin torunları olarak 100 yıl önce burada ikinci bir Çanakkale savaşı yaşandı. Bu yüzden biz tarihimizin sorumluluklarını görmezden gelerek yaşayamayız. Gaziantep modeli; insani ve vicdani olarak bir duruşu temsil eder. Nefret söylemleri ve ırkçılık kolaydır. Bu söylemlerin hepsi terör örgütlerinin altyapısını oluşturmaktadır. Biz bu söylemlerin tam aksini yaptık ve bu duruşumuzu devam ettireceğiz” dedi.
Gaziantep Valisi Davut Gül, Türkiye’nin ırkına, diline ve dinine bakmadan zorda kalan kim olursa olsun kucakladığını aktararak, Türk insanının vicdanı tutumların dünya tarafından karşılığının olması gerektiğini söyledi.
İnsani boyuttan bakmayan dünyanın küçük küçük devletçikleri kurma hesabına koyulduğunu bildiren Gül, insanların güvenlik, barınma ve beslenme sorunlarının bir şekilde çözülmesi gerektiğini vurguladı.
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Ali Gür ise, Dünya’nın büyük bir hızla değiştiğini ancak gelişen bilim ve teknolojiyle birlikte etik ahlak açısından zayıflık yaşandığını anlattı.Şehir olarak göç ve mülteci konularında başarılı bir yol kat ettiklerini kaydeden rektör Gür, “Biz göçü, birlikte koordine edilecek, gelecekte ortak imar edilecek bir gelişme olarak görüyoruz. Göçü sadece problem olarak görürsek bu problemi kökünden yok etmek amacıyla göçmenleri ülkeden gönderme girişiminde bulunuruz. Bu yargının olması mümkün değildir. ABD’ye baktığımızda özellikle Kanada göç ülkeleridir. İyi koordine edildiği takdirde dünyada ciddi gelişmeler kaydedilebilir. Böylelikle dünya çapında daha iyi bir konuma erişme şansına sahip olunabilir” dedi.
Kongrede konuşan bilim insanları, göç ve mülteci sorununa dönük birlikte yaşama anlayışıyla geliştirilen Gaziantep modelinden övgüyle söz etti.