Havaların ısınmasıyla birlikte özellikle dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketilmemesi konusunda vatandaşlar gıda zehirlenmelerine karşı uyarılıyor. Özel Gaziantep Sevgi Hastanesi Dyt. Sena Fadıloğlu, yaz aylarında açıkta satılan yiyeceklerin hijyen olmadığını dile getirerek vatandaşların bu konuda dikkatli olmalarını istedi.
“GIDA ZEHİRLENMELERİNE KARŞI HİJYENE ÖNEM VERİN”
“Yaz aylarında artan gıda zehirlenmelerinden korunmak için hijyene önem verin. Özellikle dışarıda ve açıkta satılan yiyecekleri tüketmeyin” şeklinde konuşan Özel Gaziantep Sevgi Hastanesi Dyt. Sena Fadıloğlu, açıkta satılan yiyeceklere karşı uyarılarda bulundu. Fadıloğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi;“Yaz aylarında artan gıda zehirlenmelerinden korunmak için hijyene önem verin. Özellikle dışarıda ve açıkta satılan yiyecekleri tüketmeyin. Çabuk bozulan potansiyel riskli besinler (et,yumurta,süt,balık vb.) açıkta bekletmeyin. Besinlerin satın alması, hazırlanması pişirilmesi, saklanması aşamalarına dikkat edin. Özellikle yaz aylarında meyve ve sebze çeşitlerinin artışından faydalanmak gerekiyor. Başta kanser olmak üzere, kalp hastalıkları, sindirim sistemi hastalıkların önlenmesi birçok hastalıkların önlenmesinde yüksek posa içeriği ile kan şekerinin düzenlenmesi, kabızlık gibi hastalıkların engellenmesinde etkili olan meyve ve sebzelerin günde 5-6 porsiyon tüketilmesine dikkat etmek gerekiyor. Yaz aylarında tatil yerlerinde gidilen yerlerde açık büfelerde kontrolünüzü kaybetmeyin. Farklı yemekler alsanız dahi 1 porsiyonu aşmamasına özen gösterin. Özellikle salata ve sebze çeşitlerine daha fazla yer verin. Kızartma, kavurma, hamurlu yiyeceklerden uzak durmaya çalışın. Bu aylarda meyve çeşitliliği ile artan meyve miktarlarının porsiyon kontrolüne özen gösterin. Tatlı tüketiminde hamur işi tatlılar yerine sütlü tatlılar, meyve tatlıları, sade dondurma aşırıya kaçmadan yenilebilir.”
“SICAK HAVALARDA BESİNLERİN BOZULMA RİSKİ ARTMAKTA”
“Yaz aylarının başlaması ile birlikte ile artan hava sıcaklıkları ve değişen beslenme alışkanlıkları birtakım sağlık sorunlarını beraberinde getirmektedir. Ayrıca sıcaklıkların etkisiyle artan terle birlikte su ve mineral kaybı sonucu, bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri de görülebilmektedir. Ayrıca sıcak havalarda besinlerin bozulma riski artmakta ve besin kaynaklı zehirlenmeler sık görülmektedir. Sağlıklı besin seçimi, besin çeşitliliği dengeyi ve aşırıya kaçmadan sağlığı koruyucu ve artırıcı yönde geliştirilmelidir” diye konuşan Fadıloğlu sözlerine şu şekilde devam etti;“Sıcaklığın artışıyla birlikte vücuttan terle öncelikle su, sodyum ve potasyum gibi birçok mineral kayıpları olur. Su vücudumuzda, cildin nem ve esnekliğinin düzenlenmesinde, metabolik olaylarda, vücut ısısının dengelenmesinde, vücuttan metabolizma sonucu oluşan zararlı maddelerin atılmasında önemli görev üstlenir. Terlemeyle artan sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için yeterli sıvı ve tuz alımı çok önemlidir. Özellikle yaz aylarında terlemeyle artan bu kaybı karşılamak amacıyla günde 2 - 2.5 litre su içilmelidir. Susama hissi olmasa bile dahi günde mutlaka 1-“Kaybedilen minerallerin yerine konması açısından ayran, maden suyu ve meyve suları tüketilebilir. Günde 3 ara öğün yaparak atıştırmalıkların önüne geçin.Sağlığın korunması için yaşamın her döneminde düzenli beslenmek çok önemlidir. Bu yüzden besinlerinizi günde 3 ana öğün (kahvaltı, öğle ve akşam) ve 3 ara öğün (kuşluk, ikindi ve gece) şeklinde tüketmeye çalışın. Öğün atlamamak, hem kan şekerinizin düzende kalmasına, hem de gereksiz atıştırmalarınızın önüne geçecektir. Atlanan öğün, kişinin kan şekeri değerlerinde düzensizliğe ve çabuk acıkmasına neden olur. Sonucunda da kişi, bir sonraki öğünde daha çok besin tüketir ve böylece vücuduna gereğinden fazla miktarda enerji almış olur. Bu durum da kilo alımlarına neden olmaktadır.”
“YAĞDA KIZARTILAN YİYECEKLERE DİKKAT”
Fadıloğlu, “Yaz aylarında yemek pişirme yöntemlerine de dikkat etmek gerekiyor. Yağda kızartılmış besinler yerine fırında, ızgara, buğulama şeklinde pişirilmelidir. Haftada 3 gün hafif tempoda yürüyüşler, egzersizler, yüzme gibi aktiveler yapabilrsiniz. Eğer ‘ zamanım yok’ diyorsanız aktif yaşam tarzı için yüreyerek gidebileceğiniz yerlere arabayı kullanmama, asansöt yerine merdinleri tercih etme gibi küçük aktivitelerle yaşam tarzınızı değiştirebilirsiniz” şeklinde konuştu.