Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Haziran ayı meclis toplantısı Meclis Başkanı Adil Sani Konukoğlu Başkanlığında, Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, Meclis ve Yönetim Kurulu Üyelerinin katılımı ile video konferans sistemi üzerinden gerçekleştirildi.
Toplantıda Koronavirüs (COVID-19) salgınının ülkemize ve şehrimize etkileri, üretim ve ihracat verileri, yapılması gerekenler ve güncel konular değerlendirildi. Meclis toplantısının açılış konuşmasını yapan GSO Meclis Başkanı Adil Sani Konukoğlu, COVID-19 salgınına karşı alınan tedbirlerin önemine işaret ederek, “Vaka sayıları maalesef Ramazan Bayramı’ndan sonra artış gösterdi. Devletimizin aldığı tedbirlere hem kendi sağlığımız hem de toplum sağlığı için titizlikle uymak zorundayız” dedi.
“Sağlık bir kere giderse geri gelmiyor, gelse de izler bırakıyor. İşletmelerimiz tüm tedbirlerini aldılar, çalışanların işletme dışında da sosyal mesafe başta olmak üzere tüm kurallara dikkat etmeleri büyük önem taşıyor” diyen Konukoğlu, şöyle devam etti:
“Gaziantepli sanayiciler istihdamın sürekliliği konusunda büyük bir hassasiyet gösteriyor. Sanayicilerimize bu zor süreçte işçi çıkarmadıkları için teşekkür ediyorum. İşçi çıkarmak yasak olmasaydı da Gaziantepli sanayiciler eleman çıkarmazdı. Üretimlerimiz düşmesine rağmen işletmelerimiz istihdamına sahip çıkmış, hatta faaliyet alanına göre bazı işletmelerimiz yeni personel almıştır. Bu Gaziantep’in farkını ve birlikteliğini göstermektedir.” Zor günlerin geride kalacağını dile getiren Konukoğlu, “Gaziantep olarak önümüz açık. Üretimde haziran ayı verilerinin mayıs ayından, temmuz ayı rakamlarının da haziran ayından iyi olacağını öngörüyorum. Birbirimize sahip çıkarak bugünleri de birlikte atlatacağız” ifadelerini kullandı. Yeni normaller çerçevesinde kısıtlamaların kalktığı ve işletmelerin hizmet vermeye başladığını kaydeden GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, bunun rehavete sebep olmaması ve tedbirlerin elden bırakılmaması gerektiğinin altını çizdi. Ünverdi, “Vaka sayılarında maalesef bir artış söz konusu. Bu sebeple sadece kendimiz tedbir almakla kalmayıp çevremizi de uyarmak zorundayız. Yeni normaller ile yaşamaya bir şekilde alışacağız. Maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyarak günlük yaşamımıza ve üretime devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından mayıs ayında 1.987 kapasite raporunun onaylandığının açıklandığını belirten Ünverdi, Gaziantep’in kapasite rapor sayısında da böylesi zorlu bir süreçte 5. sırada yer aldığına vurgu yaparak, “Bu raporların 576’sı İstanbul’da, 136‘sı İzmir’de, 128’i Bursa’da, 83’ü Ankara’da, 74’ü Gaziantep’te, 73’ü Kocaeli’nde, 72’si Konya’da, 68’i Adana’da, 51’i Antalya’da, 49’u Tekirdağ’da düzenlenmiş. Bu da gösteriyor ki sanayinin lokomotif şehri Gaziantep üretmeye devam ediyor. Bu dönemde öncelikli ihtiyaç olan gıda ve hijyen ürünleri ile birlikte sanayicilerimizin günün koşullarına ve taleplere uygun üretimlere hızla geçiş sağlama kabiliyeti bundaki en önemli etkenlerden birisidir. Örneğin ülkemizdeki nonwowen kumaş üretiminin büyük kısmını üretirken, maske ve tulum gibi üretimlerin konfeksiyonunu da yapmaya başladık ve gerek yurtiçine gerekse yurtdışına firmalarımız üretim yapıyor. Salgınla birlikte insanlar ihtiyaçlarını ötelediler ve talepler birikti. Normalleşme ile tüm dünyada artık insanlar öteledikleri ihtiyaçlarını karşılanmaya başlayacak. Bu süreçte nisan ve mayıs aylarında resmi tatillerle birlikte kısıtlamalar nedeniyle iş kayıplarımız da oldu. Bundan sonrası inşallah daha iyi olacak” görüşlerine yer verdi.
Ünverdi, sanayi odası olarak salgının başladığı ilk günden buyana sorunlar ve önleyici tedbirler kapsamında öncü adımlar attıklarını belirterek şöyle devam etti:
“Çok sayıda konuyu ekonomi yönetimine ilettik ve iş dünyasına yönelik önemli kararlar alındı. Bundan sonra da kamu desteklerinin devam etmesini bekliyoruz. Son günlerde vergi ve SGK ödemeleri konusu üzerinde duruyoruz. İşletmelerimizin bu zorlu süreci atlatabilmeleri için mücbir sebep kapsamında kamu tarafından vergi ve SGK prim ödemelerinde ertelemeler yapılmıştı. Ertelenen ve yeni döneme ait vergi ve SGK borçlarıyla birlikte sanayicilerimizin yükü daha da artacak. Bu sebeple biriken borçların bir süre daha ertelenmesi ve tek seferde değil de vadelere yayılarak tahsil edilmesini ekonomi yönetiminden talep ettik. YEKDEM maliyetlerinin mücbir sebep sayılarak salgının etkileri bitene kadar en az 6 ay süreyle ötelenmesi talebimizi de bir kez daha ifade etmek isterim.”
Günün koşullarına uygun olarak işletmelerin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalar yaptıklarını aktaran Ünverdi, “Yeni dünya düzeninde artık eskisi gibi yurtdışına gidip ürünlerimizi tanıtıp pazarlama yapma şansımız çok az. Bu sebeple Gaziantep Sanayi Odası olarak teknolojinin imkanlarından faydalanarak video konferans üzerinden toplantı, panel ve iş görüşmeleri ile yeni ticaret köprüleri kurmayı hedefliyoruz. Sanayicilerimizin yurtdışından görüşmek istediği üretici ya da alıcılarla dijital ortamda iş bağlantıları kurabilecekleri çalışmalar üzerinde duruyoruz. Bu şekilde hem zamandan tasarruf edeceğiz hem de sanayicilerimiz kolay bir şekilde ihracat yapabilecekler” ifadelerini kullandı.
Koruyucu sağlık tedbirleri kapsamında Gaziantep Sanayi Odası tarafından toplum sağlığı ve firmalara yönelik yapılan üretimler hakkında bilgiler veren Ünverdi, “Salgının yayılımının engellenmesi amacıyla toplu giriş ve çıkışların olduğu yerlere yönelik Gaziantep Sanayi Odası Mesleki Eğitim Merkezimiz’de (GSO-MEM) dezenfeksiyon tüneli ürettik. GSO-MEM tarafından seri üretimine başlanan tüneller aracılığıyla çok sayıda kişinin giriş ve çıkış yaptığı yerlerde virüs salgınının artışının önüne geçilmesini hedefliyoruz. Daha önce de salgının ilk günlerinde firmalarımızın ihtiyacını karşılamak üzere GSO-MEM’de maske tedariki yapmış, siperlik ve dezenfektan üretimi gerçekleştirmiştik. İhtiyaca göre üretimlerimize de devam etmekteyiz” diye konuştu.
Adnan Ünverdi konuşmasının son bölümünde, devlet tarafından konut ve otomotiv sektörünün canlanması için uygun koşullarda verilen kredilere dikkati çekerek, buna karşılık hem konut hem de otomobil fiyatlarında ciddi artışların olduğunu kaydetti.
Ünverdi, sözlerini şöyle tamamladı:
“İnşaat sektörü ülkemizin lokomotif sektörleri arasında yer alıyor. Burada yaşanacak canlanma 250 alt sektörün hareketlenmesi anlamına geliyor. İnsanımız makul oranlarla ev sahibi olurken, sektörün canlanması için güzel bir imkan sunuldu. Maalesef sunulan bu imkan emlak sektöründe konut fiyatlarının artmasına neden oldu. Aynı durum otomobil fiyatları için de söz konusu. Umuyorum ki bu ani reaksiyondan vazgeçilir, davetimiz karşılık bulur ve fiyatlar normal değerinde seyreder. Her zaman olduğu gibi bu konuda da sağduyuyu elden bırakmamamız gerekiyor.”