"Kayıt dışı çalıştıranların aldıkları risk kayıtlı çalışmak için ödedikleri primlerden kat kat fazladır. Kayıt dışı çalışan birisi iş kazası geçirdiğinde, denetimde veya mahkeme kararı ile tespit edildiğinde işveren tarafından ödenmesi gereken tutarlar, kayıtlı olarak çalışması halinde ödenen onlarca yıl prim tutarından daha fazla olmaktadır" şeklinde konuşan SGK İl Müdürü Mehmet Uzun, prim ödemelerinde af veya başka beklentileri içerisinde olanların, ödemelerini günü gününe yapanlara oranla zararda olduğunu dile getirdi.
"KORKU İLE BEKLEMEYE GEREK YOK"
"Bunun yanı sıra kayıtlı çalışanlar için işverene verilen destek ve teşviklerden kayıt dışı çalıştıranlar yararlanamamaktadırlar. Dolayısı ile işverenlerin çalışanlarını kayıt altına aldırarak ödeyecekleri primler, kayıt dışı çalıştırıp risk alarak ne zaman yakalanırım korkusu ile beklemelerinden daha karlıdır" şeklinde konuşan Uzun açıklamalarını şu şekilde sürdürdü;"Tüm Gaziantep SGK çalışanları başta denetmenler olmak üzere büyük emek ve gayret sarf etmektedirler."
KAYIT DIŞI İSTİHDAM HAKKINDA BİLGİLENDİRMELERDE BULUNUYOR
SGK Gaziantep İl Müdürü Mehmet Uzun, sivil toplum kuruluşlarını ve İşverenleri ziyaret ederek Kayıtlı istihdamın faydaları ile kayıt dışı istihdamın zararları hakkında bilgilendirmede bulunuyor. Kişilerin sigortalı olarak çalıştırılmalarının anayasal bir hak olmakla birlikte aynı zamanda hem çalışanlar hem de işverenler açısından bir zorunluluk olduğunu, yani işverenlerin çalışanlarını sigortasız olarak çalıştırma hakları olmadığı gibi çalışan kişilerin de sigortasız çalışmak veya sigortasız çalışmayı istemek gibi bir haklarının söz konusu olmadığını anlatan Uzun, böyle bir durumun sosyal güvenlik hakkının ihlaline dikkat çekti. Uzun, kayıt dışı çalıştırmanın işverenler açısından zararlarını anlatarak; işverenlerin ciddi anlamda idari ve adli yaptırımlarla karşılaşılmasına, haksız rekabete ve piyasa dengesinin bozulmasına zemin hazırlanmasına, Devlet tarafından sağlanan asgari ücret desteği, teşvikler ile hibe ve kredi avantajlarından faydalanılamamasına, işyerinde tüm çalışanların sigortalılığı sağlanmadığı için verimliliğin ve motivasyonun azalmasına, ticari hayatta diğer işverenlere karşı güven problemi olacağından, marka oluşturma, kurumsallaşma ve pazarda yer edinme şanslarının ortadan kalkmasını anlatıyor. Uzun açıklamalarını şu şekilde sürdürdü;"Çalışanlar açısından; ‘Kayıt dışı çalışan işçinin emekli hakkı elde edememesine, çalışamaz yaşa geldiğinde başkalarının yardımına muhtaç olmasına, çalışma gücü belli bir oranda (%60) kaybettiğinde malullük aylığından yararlanamamasına, hayatlarını kaybetmeleri durumunda geride kalan eş ve çocukların(hak sahiplerinin) ölüm aylığı alamamasına, işsiz kalması durumunda işsizlik sigortasından faydalanılamamasına, ihbar ve kıdem tazminatından yoksun kalmalarına”, Devlet Açısından; “Vergi ve prim kaybına ve sosyal güvenlik sisteminde aktüeryal dengenin yani çalışan/emekli dengesinin bozulmasına, primsiz ödemelerin(sosyal yardımların) artmasına, Gelir dağılımının bozulmasına ve kaynak dağılımında etkinliğin bozulmasına, neden olacağını belirtmektedir."