15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte ülke genelinde başlatılan FETÖ soruşturmalarına yönelik önemli açıklamalarda bulunan Tayyar, “Terör örgütü FETÖ’ye yönelik uzun soluklu sürecek operasyonlar sürüyor. Bu kapsamda bugün cezaevinde olması gerekirken halen koltuğunda oturan her kim olursa olsun sonunda kodesi boylayarak cezalarını çekecekler” diye konuştu. “GAZETECİ ABDULLAH SABRİ KOCAMAN’A ‘KUMPASI’ İLK BEN DİLLENDİRDİM” Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, Gaziantep Basın Cemiyeti’nin düzenlediği organizasyonda gazetecilerle bir araya geldi. Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşen buluşmada Ak Parti Milletvekili Şamil Tayyar, bir döneme damga vuracak açıklamalarda bulundu. 17-25 Aralık süreçlerinden önce Gaziantep’te “Tele-Kulak” iddialarını ilk kez kendisinin gündeme getirdiğini dile getiren Tayyar, “Gazeteci Abdullah Sabri Kocaman’a yönelik kurulan kumpas sonrasında onu ziyaret ettiğim ve kendisine kumpas kurulduğuna inandığım için hakkımda fezleke düzenlemek istediler. Yine o dönem tele kulakla alakalı olarak 55 polis yargılanırken istihbarat müdürü ise 2 kez meslekten ihraç edildi. Bugün Gazeteci Abdullah Sabri Kocaman, beraat etti ve bizim o döneme ilişkin haklılığımız ortaya çıktı. O dönemden bu yana ihanet şebekesine yönelik söylediklerimizin tamamı doğru çıktı” diye konuştu. “SORUŞTURMA YUKARIDAN AŞAĞIYA DEĞİL AŞAĞIDAN YUKARIYA DOĞRU YAPILDI” Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, FETÖ operasyonları ve soruşturmalarının yukarıdan aşağıya yapılması gerekirken aşağıdan yukarıya doğru yapılmak istendiğini bu nedenle de soruşturmaların sulandırıldığına dikkat çekti. “Birçok kriptolu FETÖ’cünün koltuğunda iş başında olduğunu görüyor, duyuyoruz” şeklinde konuşan Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, “Halen devam eden operasyonların dur durak bilmeden devamının geleceğini biliyoruz. Soruşturmaların yukarıdan aşağıya yapılması gerekirken, aşağıdan yukarıya doğru yapılmasından dolayı yaşanan bazı mağduriyetlerin olduğunu görüyoruz. Bugün cezaevinde olması gerekenlerin dışarıda olduklarını da görüyoruz. Ama şu iyi bilinmeli ki; bugün halen kriptolu FETÖ’cü olan her kimse varsa siyasetçiden, kamu personeline kadar inanın hepsi teker teker cezaevine girecekler. Hiç kimse koltuğunda rahat bir şekilde oturmasın” şeklinde konuştu. “GAZİANTEP’İN DAHA DA GÜVENLİ BİR KENT OLMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ” Gaziantep’te son dönemde uyuşturucu madde kullanımında artış olduğunu gözlemlediklerini anlatan Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, bununla alakalı olarak hazırladıkları dosyayı İçişleri Bakanlığına ileteceklerini söyledi. Tayyar açıklamasında, “Gaziantep’in daha güvenli bir kent olabilmesi için elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz. Terör örgütlerine yönelik yapılan operasyonların neticesinde kentimizde son dönemde olumsuz bir şey yaşamadık. Diğer yandan kentte uyuşturucu kullanımına ilişkin ciddi şikayet ve duyumlar aldık. Bununla ilgili olarak hazırladığımız bir dosyayı İçişleri Bakanlığına ileteceğiz. İstihbarat birimlerimizin de başarılı çalışmalarına daha da başarı katacak bazı çalışmalarımız devam ediyor” dedi. YAYIN KURULUŞLARI İLE GAZETECİLERİN SORUNLARI TARTIŞILDI Gaziantep Basın Cemiyeti Başkanı Arif Kurt, kentte yayın yapan gazete, tv ve radyoların yaşadığı sorun ve sıkıntıları Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar’a anlattı. Diğer yandan toplantıya katılan gazete ve tv yöneticileri de yaşanan sorunlara dikkat çektiler. Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, sorun ve sıkıntıların tamamını not alarak sorunların giderilmesi için çalışacaklarını ifade etti. Çok sayıda gazetecinin katıldığı toplantıda daha sonra soru ve cevap bölümüne geçildi. Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, kendisine yönelik sorulara cevap verirken, “Beni eleştirebilirsiniz, eleştirilerinizi belgelere dayalı olmasını temenni ederim” diye konuştu. “EVET, OYLARINDA CİDDİ BİR ARTIŞ VAR” 16 Nisan’da yapılacak olan halk oylaması öncesinde Ak Partili tüm teşkilatların sahaya indiğini ve referanduma yönelik çalışmalarını sürdürdüğünü anlatan Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, kamuoyu yoklamalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Tayyar, “Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız çok önce sahaya çıkmıştı. Parlamento çalışmaları da geçtiğimiz hafta tatile girmişti. Parlamentonun tatile girmesiyle birlikte referandum öncesi milletvekillerinin saha çalışmaları hız kazandı. Parti teşkilatlarımızla birlikte referandum çalışmalarını daha etkin bir şekilde sürdüreceğiz. Genel Merkezimizin aldığı karar neticesinde parti teşkilatlarımızla birlikte ulaşabildiğimiz her noktaya ulaşarak Anayasa değişikliğini anlatmaya çalışacağız. Şu an kamuoyu anketlerine göre ‘EVET’ oylarında ciddi bir yükseliş olduğunu görüyoruz. 16 Nisan tarihine kadar ‘EVET’ oylarının daha da artacağını göreceğiz. Bugün Gaziantep’te yapılan kamuoyu araştırmalarına göre ‘EVET’ oylarının yüzde 65 olduğunu görüyoruz. Türkiye genelinde ise oy oranının yüzde 55-60 civarında olduğu ortaya çıkıyor. Bu sonuçlara göre son 1 ayda oy artışının oldukça önemli bir noktaya geldiği görünüyor. Diğer yandan hayır oylarında ise azalma olduğuna şahit oluyoruz. Kararsız oyların her geçen gün ‘EVET’e yöneldiğine şahit olduğumuz bir süreçten geçiyoruz” diye konuştu. “GENÇLERİMİZE GÜVENMEYE DEVAM EDECEĞİZ” Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, referandum sürecine ilişkin açıklamalarını daha sonra şu şekilde sürdürdü; “Biz hayır diyenlerin neden hayır dediğini araştırdığımızda milletvekili seçilme yaşının 18’e indirilmesini ve mecliste 50 milletvekilinin artırılacağına ilişkin soruların olduğuna şahit oluyoruz. Cumhurbaşkanının geniş yetkilerle donatıldığına ilişkin söylemlerle karşılaşıyoruz. 18 yaşla ilgili olarak şunu söyleyeyim; şu an seçilme yaşı 25 biz bunu 18’e indirmeyi düşünüyoruz. Dolayısıyla Türkiye’de 18 ile 25 yaş arasında 7 milyon genç var bu genç nüfusunda mutlaka mecliste temsil edilmesi gerekiyor. Bu 18 yaşını dolduran herkesin milletvekili olacağı anlamına gelmez. Toplumda kendisini kabul ettirmiş gençler mecliste kendini görmek istiyorsa ona bu imkanı vermektir. Biz 18 yaş gençlerimize milletvekili seçilme hakkı tanırken geleceğimize duyduğumuz güvenle alakalı bir durumdur. Antep’in kurtuluş mücadelesini fitilleyen 14 yaşında ki Şehit Kamil’dir. Kurtuluş Savaşında 14-15 yaşında eline silah vererek cephede savaşa gönderdiğimiz bu gençlerimiz, bugün 20 yaşında ki gencimizin eline silah vererek terörle mücadeleye gönderirken neden 18 yaşında ki bir gencimiz meclise milletvekili olarak girmesin? Biz bu anlamda gençlerimize güveniyoruz. 15 Temmuz gecesi kahramanca direniş sergileyen gençlerimizden meclise girecekler olacaktır. Ben buna inanıyorum.” “CHP MİLLETVEKİLLERİNİN TELEFON GÖRÜŞMELERİNE BAKIN” Milletvekili Tayyar açıklamasında, ana muhalefet partisi CHP’nin mecliste 50 milletvekilinin alacağı maaşın haram olduğuna ilişkin görüşlerine de cevap verdi. Tayyar, “Milletvekili sayısının artırılmasına yönelik spekülasyonların olduğunu görüyoruz. Nüfus sayısına bağlı olarak iller bazında hizmetin daha iyi ve kaliteli yapılmasına ilişkin olarak milletvekili sayısının artırılması çalışılıyor. Avrupa’nın birçok ülkesinde nüfus sayısı bize göre daha az olmasına rağmen milletvekili sayısı oldukça fazla. Cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda nüfus 12-13 milyon iken milletvekili sayısı 287’ydi. Yüne 1960 yılında milletvekili sayısı senatörlerle birlikte 600 idi. Dolayısıyla Türkiye’de geçmiş yıllarda nüfus sayısı daha az olmasına rağmen milletvekili sayısı bugüne göre daha fazla idi. O yıllarda bunu tartışma konusu yapmayanlar o gün o işlemlere imkan sağlayanlar bugün milletvekili sayısının artırılmasına karşı çıkıyorlar. Buda tamamen bir çifte standarttır. Özellikle bugün Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili sayısının artırılmasına ilişkin yorumlarında o 50 milletvekilinin alacağı maaşın haram olacağına dikkat çekiyor. Bu yoruma şu şekilde cevap vermek lazım, şimdi o 50 milletvekilinin alacağı maaş bir CHP milletvekilinin iletişim masrafından daha az olacaktır. CHP’nin milletvekilleri telefonlarını düzgün kullansalar devlet daha çok para kazanır” şeklinde konuştu. “YETKİLER ARTMIYOR AKSİNE DAHA DA DENETLENİR HALE GELİYOR” Tayyar açıklamasında, “Birde Cumhurbaşkanının geniş yetkilerle donatılacağı iddiaları var biz bu iddiaları kabul etmiyoruz. Anayasa değişikliği ile kuvvetler ayrılığı ilkesi daha keskin hale geliyor ve kurumlar yerli yerine oturuyor ve parlamento daha güçlü hale geliyor. Yargının gücünü artıracak bir durum ortaya çıkıyor. Biz yeni dönemde yargının, yasamanın ve yürütmenin daha sağlıklı çalışacağını düşünüyoruz. Bugün Cumhurbaşkanının Meclisi feshi meclisle karşılıklı olarak seçime götürme noktasında olacak. Yeni sistemde Cumhurbaşkanlığının çıkartacağı kararnameler karşısında meclis isterse ret edebilir veya yenilenmesini isteyebilir. Yani son söz her zaman meclise ait olacak. Eğer meclis Cumhurbaşkanlığı kararnameleri konusunda karar alamaz ise ilgili kararnamenin hükmü 3 ay içerisinde kalkıyor. Dolayısıyla bu durum meclisi daha güçlü hale getiriyor. Bunun dışında yeni sistemle birlikte rejimin değişeceği iddia ediliyor fakat rejim devlet yönetimiyle ilgilidir. Ve Türkiye’de rejim Cumhuriyet olarak tercihini yapmıştır. Bizim sistemimiz hükümet modelidir. Dünyada iki örneği vardır biz başkanlık modelini Türkiye şartlarına uyarlayarak toplumun önüne koyuyoruz. ABD isteminde eyalet sistemi vardır bizde uniter yapı model olarak baz alınacaktır. 16 Nisan’da model değişikliğini oylayacağız. Parlamenter sistem devam mı etsin yoksa Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine mi geçelim? Sorusunu halkımıza soracağız. Yani süreci Recep Tayyip Erdoğan’ın geleceği için değil, Recep Tayyip Erdoğan’dan sonrası için bu sistemi oylayacağız. 2019’da Recep Tayyip Erdoğan belki aday olacak belki olmayacak. Yeni sitemin uygulaması noktasında ortaya çıkacakları 2019 seçiminde seçilecek olan kişiyle göreceğiz. Dolayısıyla bu kişiye özel bir değişiklik değil. Bu sistem Türkiye’nin gelecek sigortasıdır” şeklinde konuştu. “TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ İÇİN DÜŞMANLARA DERS VERME VAKTİ 16 NİSAN” Terör örgütlerinin içerde ve dışarda hayır kampanyasına destek verdiğine dikkat çeken Şamil Tayyar, “Bu süreçte iyi niyetli olarak hayır oyu kullanmak isteyen yurttaşlarımız var. Onlara hiçbir sözümüz yok. Ama genel anlamda baktığımızda PKK, FETÖ, DHKP-C gibi terör örgütlerinin tümü hayır kampanyalarının içinde yer aldığını görüyoruz. Bunun dışında Avrupa’nın birçok ülkesi hayır oyu kullanılması yönünde lobi faaliyetlerini sürdürüyor. Avrupa’da terör örgütleriyle birlikte hayır kampanyasının içerisinde yer alıyor. Bu gelişmeler bile bizlerin neden evet oyu kullanması gerektiği yönünde çok açık bir göstergeyi ortaya koyuyor. Buda gösteriyor ki Türkiye hükümet modelini değiştirdiği zaman daha da güçlenecek. 16 Nisan’da yapılacak olan referandumda ‘EVET’ çıkması durumunda ülkemizin düşmanları kaybedecek. Buda gösteriyor ki getirdiğimiz modelin yerli ve milli bir model olduğunu gösteriyor. Avrupa güçlü bir Türkiye’yi hiçbir zaman istemedi bundan sonra da istemez. 16 Nisan’da değişiklik kabul edilirse, Avrupa’nın genel bakışlarında bir değişiklik olmaz. Düşmanlıklarını çok fazla belli etmezler. Bu nedenle 16 Nisan’da ‘EVET’ oyları sandıktan ne kadar çok çıkarsa hem terör örgütlerine hem de dış düşmanlara en ağır cevabı vermiş olacağız. Ve daha büyüğü tüm düşmanlarımıza bir Osmanlı şamarını indirmiş olacağız” dedi.