Türkiye'nin önde gelen müzeleri arasında yer alan Saklı Konak Bakır Eserleri Müzesi tarihe ışık tutuyor. Osmanlı dönemine ait yaklaşık bin 500 eserin sergilendiği müzede farklı dönemlere ait eserler bulunuyor.
2011 yılında hizmete açılan Gaziantep’in Kalealtı semtinde 12 odalı müzede, Osmanlı dönemine ait tarihi bakır eserlerinin yanı sıra silahlar, tüfekler, kama, süngü, bel bıçakları ve savaş malzemeleri, el yazma kitaplar, nakış ve takılar bulunuyor. Türkiye'nin özel müzeleri arasında yer alan Saklı Konak Bakır Eserleri Müzesi'nin en büyük özelliği ise eserlerin hepsinde dönemlerine ait mühürler bulunuyor. Yaklaşık bin 500 eserin bulunduğu müzede, Osmanlı döneminde yaşamış bakır ustalarına ait sanat eseri niteliğinde bakırlar, savaş aletleri, dokumalar, nakışlar ve esnaf malzemeleri bulunuyor. Müzedeki eserler ustaların maharetleri, dönemin özellikleri, yaşam kültürlerini ve yaşadıkları dönemle ilgili bilgiler verilerek geçmişe adeta yolculuk yapılıyor. Saklı Konak Bakır Eserleri Müzesi kurucusu Ali Atalar, "Bakır Eserleri Müzesi 2011 yılında açıldı. Beş yıldır hizmet veriyoruz burada. Türkiye’deki özel müzeler arasında önde gelen müzelerden bir tanesidir. Bin 500 tane eser sergiliyoruz burada, Bakır Eserleri Müzesi dememizin sebebi ise bakır ağırlıklı bir koleksiyon olması ancak, bunun yanı sıra el yazma kitaplar, nakış bölümü, silah bölümü, takı bölümü gibi farklı bölümler var. Bu bölümleri farklı farklı odalarda görmek mümkün" dedi. Yurt içi ve yurt dışı gezileri sırasında 30 yılda toplanan eserlerin sergilendiği müzeyi 110 yıllık Antepevi'nde toplayan Atalar, "Üzerindeki hitabede, 1322 hicri tarih bulunmaktadır. Gaziantep’te görebileceğiniz en güzel evlerden bir tanesi de burasıdır. On iki tane odamız bulunmaktadır. Bu odaların sekiz tanesinde sergileme yapıyoruz. Hepsi özel parçalar, Osmanlı döneminde kullanılmış hepsi tek tek satın alınarak, buraya konmuştur. Bir eser için bir özellik olması gerekiyor. Bakır tabaklardaki özellikler ise yazılardır. Biz bu tabakları satın alırken üzerinde yazılı olan isimleri tecrübe ederek, ne yazdığına bakıyor ve orijinaline bakarak satın alıyoruz. Birde ustaların mühürleri vardır. Günümüzde de benzeri uygulamalar oluyor ama aslında Osmanlıda bütün ustalar ahilik geleneğinden dolayı bütün ustalar mühürlerini basarlar. Bizim müzede bulanan eserlerin tamamı ya mühürlü ya da üzerleri orijinal yazılı işleme tabaklardır. Bunun dışında sıradan olan parçaları satın alıp müzemize koymuyoruz. Şehir dışından gelen misafirlerimizin bu müzemizi gezmelerini tavsiye ediyoruz. Çünkü bunlar başka bir şehirde görecekleri malzeme değil hepsi özel parçalardır" diye konuştu.