DİSK Tekstil-İş Sendikası Gaziantep Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen, düzenlediği basın toplantısında, “Dünyanı pek çok ülkesinde olduğu gibi artık ülkemizde de korona virüs salgını tüm halkımızın sağlığını tehdit etmeye başlamıştır. Bir halk sağlığı sorunu olan bu salgın karşısında her şeyden önce, tüm yurttaşların sağlık hizmetlerine hiç bir koşula bağlı olmadan, eşit ve ücretsiz bir şekilde ulaşabilmesi sağlanmalıdır” dedi.
“Son günlerde başta kamu kuruluşları olmak üzere, insanların toplu halde bulunduğu okul, belediye, devlet dairesi, kamu kurumlarında korona virüsü tehlikesine karşı tedbir amaçlı alınan sağlık önlemlerinin yanı sıra çalışanlara izin verilmektedir. Yine aynı şekilde tedbir amacıyla insanların kalabalık şekilde bir araya geldiği, spor müsabakaları, konserler, toplantılar vb sosyal ve kültürel etkinlikler iptal edilmekte, insanların kalabalık halde bir arada olabileceği mekanların çoğunun faaliyetleri durdurulmaktadır. Son derece ciddi ve tehlikeli olan bu salgın karşısında halkımızın sağlığı için gerekli olan bu tedbirler, ülkemizde en büyük nüfusu oluşturan, ülkede bütün bir hayatın sürmesini sağlayan üretimi yapan ve fabrikalarda yüzlercesi aynı ortamı paylaşan işçiler için ne yazık ki alınmamaktadır. Sanayi sitelerinde, organize sanayi bölgeleirndeki fabrikalarda ve atölyelerde çalışan on milyonlarca işçinin sağlığı ve yaşamı patronların insafına bırakılmaktadır” şeklinde konuşan DİSK Tekstil-İş Sendikası Gaziantep Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen sözlerini şu şekilde sürdürdü;
“Bölgemizde, başta Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Maraş, Malatya gibi iller olmak üzere, yüzbinlerce işçinin çalıştığı (az sayıdaki kimi fabrika dışında) fabrikalarda ve işyerlerinde erkek ve kadın işçiler en asgari sağlık ve temizlik koşulları bile olmadan, olası bir virüs salgını durumunda işçileri bundan koruyacak hiç bir önlem alınmadan çalıştırılmaktadırlar. Pek çok fabrika, işletme ve atölyede tuvaletler pislik içinde, sabun ve kağıt havlu bile bulunmamaktadır. Yemekhaneler, soyunma odaları, servis araçları gibi ortak ve toplu kullanım alanları, işçilerin dokunmak zorunda kaldığı masa, tezgah, korkuluk vb yüzeyler dezenfekte edilmemektedir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimleri bulundurulması zorunlu olan işyerlerinin pek çoğunda dahi hala gerekli tedbirler; uzman ve hekimlerin denetim yapması, çalışanlara yönelik sağlık kontrolü ve virüsten korunmak amaçlı çalışanlara yönelik eğitimlerin verilmesi gibi önlemler alınmamıştır.”
“ACİL OLARAK ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER”“Öncelikle; tüm fabrikalarda işçiler hızla sağlık taramasından geçirilmeli ve işçilere korunma yöntemleri hakkında eğitimler verilmeli, işçilere ücretsiz korunma ve dezenfektan malzemeleri temin edilmelidir. İşçilerin toplu kullanım alanları; yemekhaneler, tuvaletler, soyunma odaları sık sık dezenfekte edilmelidir. Ayrıca üretim sahası ve işletmede bulunan, işçilerin dokunduğu yüzeyler; makine paneli, masa, tezgah, trabzan, korkuluk vb yüzeyler de aynı şekilde belirli aralıklarla dezenfekte edilmelidir. Fabrika içlerine, işçilerin kolayca ulaşabileceği noktalara dezenfektan cihazları yerleştirilmelidir” diye konuşan Türkmen sözlerini şu şekilde sürdürdü;
“Servis araçlarındaki yoğunluk azaltılmalı ve her servis seferinden önce ve sonra mutlaka dezenfekte edilmeleri sağlanmalıdır. İşyerlerinde işçiler için en az iki saatte bir zorunlu molalar sağlanmalı. Bu molalarda işçilerin açık hava ve hijyene bağlı ihtiyaçları giderilmelidir. Yemekler bağışıklık sistemini güçlendirecek, dengeli ve sağlıklı beslenmeyi sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Virüsün yayılma ihitmali karşısında fabrikaların acil eylem planı olmalıdır. Olası bir risk durumunda üretime ara verilerek işçiler ücretli izne çıkarılmalıdır. Fatura ve ödemeler durdurulmalı, hanelerin kesilmiş doğalgaz, su, elektrik gibi temel ihtiyaçları derhal hizmete açılmalıdır.
Fabrikalarda gerekli önlemlerin alınıp alınmadığı sağlık ve çalışma bakanlığına bağlı kurumlarca denetlenmeli ve gerekli önlemlerin alınmadığı tespit edildiğinde yaptırım uygulanmalıdır. İşçilerin sağlığı patronların insafına bırakılmamalıdır. Bu tedbirlerin hepsinde işçi sendikaları başta olmak üzere sağlık meslek örgütleri karar alma ve uygulama sürecinin içinde, işbirliği halinde ve denetleyici bir biçimde yer almalıdır. Son olarak, sendikamızın yetkili olduğu tekstil ve deri işkolunda çalışan işçiler başta olmak üzere, bütün işçilere şu çağrıda bulunuyoruz:
İşyerlerinizde gerekli sağlık önlemlerinin derhal alınmasını talep edin. Yukarıda saydığımız maddeleri dilekçe halinde yazıp, işçiler olarak toplu şekilde imzalayıp işyeri yönetimine vererek işyerinizde bu önlemlerin alınmasını isteyin. Eğer en kısa sürede bu önlemler alınmazsa, sağlık (Alo 184) ve çalışma bakanlığı(Alo 170) şikayet hattını arayarak şikayet edin. Ayrıca işçi sağlığı ve iş güvenliği yönetmeliğine ve iş kanununa göre, işçinin sağlığının tehdit altında olduğu koşullarda çalışmama hakkı vardır. İşyerlerinde korona virüs tehlikesine karşı gerekli tedbirler alınıp sağlıklı koşullar sağlanmadığında işçilerin çalışmama hakkı olduğunu ve gerektiğinde bu haklarını kullanabileceklerini hatırlatmak isteriz.”