Kanalın birisinde, sözde aydının birisi Kürt-Türk ayrımcılığını öne çıkarmaya çalışarak yüksek sesle bağırıp duruyor.Dinleyici konumunda olanların bir tanesi de çıkıp” insaf yahu daha şehitlerimizin kanı kurumadı.Ayrımcılık diye bir şey de artık kalmadı. Siz hala geçmişin hesapları üzerinden eziliyoruz edebiyatı diyorsunuz.Biraz edep yahu!
Avrupa’nın ne kadar hapishane kaçkını varsa gemilere bindirilip ABD’ye gönderiliyor.Amerika’nın gerçek sahibi olan Kızılderililer öldürülerek yok ediliyor. Gasp edilen arazilerde çalıştırılmak için de Afrika’nın Siyah Halkı tutsak edilip köleleştirilerek Amerika’ya getiriliyor. Özgür yerli Kızılderili Halkın ortadan kaldırılmasıyla boşalan yerler, tutsak edilip köleleştirilmiş Siyah insanlarla dolduruluyor. Üstelik de katledilen ve köleleştirilenlere “Vahşi”,“İlkel” adı veriliyor.
Yakın bir zamana kadar zencilerle beyazlar aynı otobüslere binemiyorlardı. Bu durum ırkçı yasalarla belirlenmişti. Kaldı ki, bugün böyle yasalar kaldırılmış olsa bile ırk ayrımcılığı çok katı biçimde sürmektedir ABD’de. Siyah ve Beyaz mahalleleri birbirlerinden keskin sınırlarla ayrılmıştır. Ekonomik plandaysa (alandaysa) Siyahların aşağılanması yine aynı yoğunlukta (katılıkta) sürmektedir. Tabî ki siyasi planda da. Velhasıl toplumsal l hayatın her alanında Siyahlar, ABD’de aşağılanmakta, yasal olarak olmasa da fiiliyatta bir nevi köle statüsünde tutulmaktadır . Ama yinede yoldan geçen bir zenciye milliyetini sorduğunuzda birazda gururla “Amerikalıyım” der hiçbir şey olmamışçasına…
Bizde hiçbir eğitimi ve kalitesi olmadığı halde bu ülkenin ekmeğini yemiş ve yemeğe de devam eden sözde millet vekilin topçunun! biri çıkmış ”Ben aslında Arnavut’um” diyor. Bize ne? Sorduk mu?
Bir sözde Türkiye’nin en güzel kadını sloganıyla çıkıyor “Ayol aslında bende Kürdüm diyor”!!!!!!Yıllardır siyasetin içinde rahatça yer almış ve şuan da bakanlık koltuğunda oturan bir zat anlamsızca “Ben Kürt olduğumu yıllarca gizledim ”açıklamasında bulunuyor. Eeeee…ne bu şimdi yani,yeni bir modamı türetiyorsunuz
Zaten şimdiki mevcut bakanlar kurulunun yüzde doksanı zaten Kürt kökenli. Meclise bakarsanız yarısından fazlası…Bizim için bu bir sorun değil, olmadı da.Yıllarca bütün milletler bu topraklarda özgürce yaşadı,her makama da gelebildi .Şuan bile Türkiye’de söz sahibi olmuş kişiler kendilerini ezilmiş ilan eden azınlıklardır.
Çıkıp rahatlıkla konuşmaları bile özgürlüğün bir emaresi değimlidir? Sıkıysa bunu başka ülkelerde yapsınlar.O debdebeyi zor görürler…Şarkıcı Fedon’ u bilirsiniz.Bundan önce gerçektende pek çoklara kapak olacak bir açıklamada bulundu.Kolunda Atatürk dövmesiyle ”Ben Rum asıllı bir Türk’üm.Bununla da gurur duyuyorum.”Ne güzel duruş değil mi?Kendisini kucaklayan şöhret eden bir millere verilecek en güzel vefa örneği bu değil midir? Aslında diğerleri gibi ve onlar gibi düşünenler için çok güzel bir atasözümüz var ama neyse!
TEBESSÜM
Uluslar arası Cerrahlar Konferansı bittikten sonra bir Amerikalı, bir İngiliz, bir de Türk cerrah birlikte bir şeyler içmeye giderler.İngiliz başlar anlatmaya; "Geçen gün bir iş kazası geçirmiş birini getirdiler. Adam presin içine sıkışmıştı. Sadece sol küçük parmağı vardı. Bizim elemanlarımız öyle iyi çalıştılar ki, önce parmağa bir el, sonra kol, sonra da vücut yaptılar. Adam taburcu olunca o kadar verimli bir işçi oldu ki onun yüzünden 5 işçi, işsiz kaldı." Amerikalı söz alır; "Bana ise geçen gün saç getirdiler. Adam nükleer reaktörün içinde kalmış. Sadece saçı vardı. Oldukça iyi bir çalışma ile önce saça bir baş, sonra vücut vs yaptık. Adam taburcu olduğunda o kadar verimli oldu ki, onun yüzünden 20 kişi işsiz kaldı. Türk söz alır; "Geçen yolda gidiyordum. Bir de baktım, yerde bir tik vardı ve kendi kendine atıyordu. Hemen yerden alıp çantama koydum. Laboratuvara gidip önce o tike uygun bir göz, sonra o göze uygun da bir baş, o başa uygunda bir vücut yaptık. Ortaya bir adam çıktı. O kadar verimli oldu, o kadar verimli oldu ki, bütün ülke onun yüzünden şimdi işsiz...
GÜNÜN SÖZÜ
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!M.K.Atatürk