Ulubatlı Hasanların,Karacaoğlanların,Köroğlu’nun torunlarıyız biz.İlk günden itibaren yaşadığımız her felakette havlu atıp korkmadığımız gibi bu virüsten de korkmadık,korkmayacağız!!Her sabah boğazını sirkeyle gargara yapıp koronaya açıktan meydan okuyan..Evde kalın çağrısına tamamen uyup,eş dost akrabayla bağ evlerinde toparlanıp kebap konseptiyle taçlandıran..Günde bir aspirinle tamamen korunduğuna inanıp, işi tatlıya bağladığına inanan..Kolonyayı,dezenfektan kullanımını abartıp illa ki duş alarak, elleri buruşuk buruşuk dolaşan..Yani her felakette olduğu gibi bunda da kendi çözümünü hızla üretip koruma kalkanını oluşturan bir milletiz biz.Kimyasal silah saldırısına karşı çözüm olarak pencerelerini bantlayarak tedbir aldığına yürekten inanan bir millet olarak aşıya da kolumuzu yiğitçe uzatmaktan çekinmeyiz.Yıllar önce jetonlu telefonlar vardı. Yurt dışında yaşayan bizimkiler beleş olsun diye incecik jetonların birebirini buz kalıplarıyla üretip koca Almanya’da sağlam ankesörlü telefon bırakmayıp bozulmasına neden olarak tarihe geçmişlerdi. Üretimindeki inceliğin,ince sanatın eseri buzların sırrını bugün olmuş hala çözülemeyen bir milletiz evelallah. Aşı bulundu bulunacak derken Çin işi,Alman işi diye çeşitlerinden bahsedilmeye başlanıldı.Önümüzdeki günlerde de uygulanmaya başlayacak.Büyüklerimiz de galiba daha ucuz da olabileceğinden Çin aşısında karar kılmışlar.Hayırlısı olsun.Böylesine hassas bir konuda işin uzmanlarının yorum yapması,açıklama yapması beklenirken ekranlarda bilim adamlarından çok çer çakal konuşmaya başladı.Bilim adamlarından çok daha fazla takipçisi olan bazı alakasızlara aşı ile ilgili çok değerli fikirleri soruluyor.Sıkıntı şu,bunları gerçektende ciddiye alan bir kesim de var.Halbuki onların koronadan çok daha önce beyin fonksiyonlarına yönelik değişik aşılara ihtiyaçları var.Bizler için sakıncası yok ağzı olan konuşuyor da gerçektende değer atfedip birde bunlara uyanlar olursa işte asıl ondan korkmamız lazım..Korona,aşı,hastalık…bunlar bizi yıkmaz yıkamaz.Aşı olunacaksa olur yolumuza devam ederiz.Yeter ki gönüller hoş olsun,sağlıklı günlerimiz olsun diyerek bugün ki anlamlı yazımızı bir atasözümüzle bitirelim.“Demirden korksak terene binmezdik….”DİLİN KEMİĞİHayat korkunun bittiği yerde başlar. OSHOTEBESSÜM Hoca cemaate seslenir:-Hanımından korkan ayağa kalksın!Herkes kalkar Temel yerinde oturur, hoca sorar:-Sen hanımından korkmuyor musun? diye.Temel de sesi titreyerek der ki:-Hanımın ismini duyunca dizlerimin bağı çözüldü, kalkamıyorum :