Uzun zamandır fısıltılarının dolaştığı erken seçim için öngörülen zaman, beklenenden çok daha önce olarak açıklandı; 24 Haziran. Vatanımıza milletimize hayırlı olsun.Tarihin erkenin de erkene alınmasının vatandaş açısından çok bir önemi yok. Adayların şaklabanlıklarına, can sıkıcı propagandalarına, samimiyetsiz sırıtışlarına daha az süre tahammül edip, kafası daha az ağrıyacak. Tatil dönemi sezonunun da hemen başında olması da oy kullanabilmek açısından diğer bir artı. Sıkıntı yok yani. Ama aday adayları açısından durum hiçte iç açıcı değil gibi.Öncelikle bütçesi hazır olmayanlar ciddi anlamda zora gireceklerdir. Kolay değil öyle aday olmak çünkü. Ayrıca genel merkezle, teşkilatla ne kadar çok flörtleri de var masaya yatırma zamanı. Ne kadar el sıktıkları,gezilere katıldıkları, sosyal medyayı etkin kullandıkları da çok önemli. Bunların hepsi ciddi ve uzun çalışma süreçleri gerektiriyor. Ama süre çok kısıtlı. Geri sayım başladı.Erken seçim ihtimalini önceden değerlendirip hafiften çalışmalara başlayanlar bıyık altından gülmeye başladılar bile. Genel merkezin yolunu aşındıranlar,genel başkanlarıyla rüyalarla iletişim kurmaya şirinlik pozları vermeye çalışanlar,yoldan geçenlerden tuttuğunu yakalayıp fotoğraflayarak milletvekili adayınız sıkılmadık el bırakmıyorrr…. Şovunu yapanlar….onlar köşe de bekleyenlerden, hazırlıksız yakalananlardan bir tık öndeymiş gibi görünüyorlar…hadi hayırlısı bakalım..2+2+2+2+2……..MODELLERİMİZ VAR VATANDAŞ…Bütün partiler de geleneksel olmuş bir kural vardır. Birinci sıra adayı, her daim genel merkez tarafından atanacak sürpriz bir aday olacağından kimse oraya talip olmaz. O yüzden adaylar, birinci sıraya hiç sulanmadan direkt, ikinci sıra hayalleri ve iddialarıyla konuşmaya başlarlar. Modelimizin şekli; 1 + 2+2+2+2………… Araştırdım. Bildiğim bir siyasi partinin, ikinci sıra aday sayısı on yediyi daha şimdiden geçmiş. Bu hafta itibarıyla ellileri, atmışları da görürüz. İçlerinde kimler yok ki.Nedense bunların iddiaları içinde üçüncü sıra hiç mi hiç yok. Düşünmek bile istemiyorlar çünkü onlara göre garantisini almışlar. Birinci sıra zaten tapulu olduğundan, ikinci sırada kendilerininmiş gibi uçan balonlarda dolaşıyorlar. Elime bir iğne alasım var ama zamanını bekliyorum. Bir kazandan çıkmış gibi hepsinin de ortak dilleri aynı; Genel başkanla aram çok iyi,ikinci sıra senin dedi. Genel merkezden çok tanıdıklarım var arkandayız, diyorlar. Evimi sattım, seçim param hazır. Kaynanam öldü, miras parası cepte. Bir trilyonum var,sıra vermesinler de göreyim.Sosyal medya da çok takipçim var, reklamım süper. Yediğimi,içtiğimi….orada paylaşıyorum ,seçim çalışması gibi gösteriyorum. Benden iyisini mi bulacaklar? Göreceğiz bakalım, bu tantana da kimler kalıcı, kimler gidici olacak.Hadi hayırlısı..GÜNÜN SÖZÜHayatınızdaki tüm yanlış ve doğrulardan seçimleriniz sorumludur.TEBESSÜMİki milletvekili adayı seçim çalışmaları aynı olan köye birlikte gidiyorlarmış. Ama köy hakkında hiçbir bilgileri de yok. Adaylardan birisi köye, medeniyet, internet sosyal tesis vaatleriyle gideceğini ballandıra ballandıra anlatırken diğeri de var olan caminin köprünün tadilat işlerinin köylüyü daha memnun edeceğini savunmuş.İki aday birlikte gittiklerinde önceden haber verdikleri halde birkaç yaşlıdan başka kimseyi görememişler. Seçmen seçmendir diyerek köyde başlamışlar konuşmaya;-Eyy ahali..size medeniyet getireceğiz. İnternetiniz olacak. Şehirliler gibi yaşayacaksınız..Diğer aday sırası geldiğinde oda çıkıp kendi partisinin vaatlerini sıralamaya başlamış;-Biz de sizin köyünüzü yenileyerek tekrardan size sunacağız…O sıra da meydanda olmayan köyün muhtarı nefes nefese koşarak gelir ve adaylara:-Kusura bakmayın, burada film çekiliyor da. Bütün köy halkı film setindeyiz. Sahi siz niye geldiniz?..