?>

DOĞALGAZ DA YÜZDE YÜZ TASARRUFUN SIRRI!..

Merve Tanrıöver

5 yıl önce

Gaziantep’e doğal gaz geliyor denildiğinde bu habere en fazla hanımlar sevindi.Çünkü kömürün karasından pisinden kurtulup çok temiz olduğu iddia edilen doğal gaz hemen gönüllerde kendine bir yer buluvermişti.Beylerde sevindiler doğalgaz haberine.Çünkü dolar kuru ile alınan kömürün o an için gözlerine gelen maliyetinden kurtulmuşlardı.Çünkü doğalgazı yaktıkları kadar ödeyeceklerdi.İlk başta her şey güzeldi.Bina yöneticileri de bu habere bayram ettiler.Çünkü her yıl  bina sakinlerinden kömür parası toplamak işkencesinden,şortlu gezen ama bir türlü ısınamayan,alt kat üst kat kavgalarının ortasında şikayetleri bitmeyen bina sakinlerinin kaprislerinden kurtulmuşlardı. Doğalgaz da ilk dönüşüme geçenler de maalesef  en çok kazıklananlar oldular. Bazı hiperaktif  yöneticiler,araştırmadan sormadan binalarını yüksek  maliyetlerle dönüşüme geçirip,başlarına geleceklerden habersiz doğalgazın “ucuz ve temiz” büyüsüne kapılıverdiler.Ama hiç kimseler araştırmadı ki,  ısısı kömürden çok daha düşük olan doğalgaz ile karasal iklim özelliği olan Gaziantep’ de 300 metrekarelik büyük evlerde  nasıl ısınacaklardı? Üstelik birde bireysellik daha rağbet görünce altı, üstü yanmayan daireler, kaç misli yakıt tüketeceklerini gördüklerinde iş işten geçmişti zaten. Bir zamanların kömür gücü ile dahi ısınamayan mızmız bina sakinleri şimdilerde evlerinde kürklerle battaniyelerle dolaşmaya başladılar ve sesleri de çıkmaz oldu.Doğalgazda yüzde yüz tasarrufun sırrı demiştik değil mi? Cevabı gayet basit.Yaşlı,çok üşüyen,para problemi olmayan sevimli akrabalarla ilişkileri geliştirmek.Mümkünse kış boyunca sık sık ziyaretlerinde bulunmak,yatıya kalmak,hayır dualarını almak.Diğer bir yöntemde, kabile gibi birkaç aile kış boyunca aynı evde kalıp yakacak masrafını paylaşmak.Yoksa bu gidişle doğalgaz faturaları cepleri delik deşik etmeye devam edecek.“SOBALAR DEPOLARDAN GERİ ÇIKIYOR”Doğalgazların en son girdiği bölgelerden kırsal kesimlerde sanki çok matah bir şey varmış gibi sobalarını kaldırıp kalorifer peteklerine geçişin sevincini  coşkuyla yaşadılar.Ama ne yazık ki artışı bir türlü önlenemeyen doğal gaz fiyatları yüzünden sevinçleri kısa süreli oldu.Yaksa cebi yanacak,yakmasa ailecek donacak olanlar, bu kış gönülsüzde olsa pisine kirine aldırmadan yeniden sobalarına dönmeye başladılar.Kalorifer peteklerinin yanında eski emektar sobalar yeniden çıtırdamaya içi dışı ısıtmaya başladılar bile.Böyle de giderse sobaları hiç kimse tahtından,tacından indiremeyecektir.GÜNÜN SÖZÜBatı her şeyin aslını bedavaya alır, sahtesini ise pahalı satar.TEBESSÜMMilli Park Polisleri, adamın birini, nesli tükenmekte olduğu için koruma altına alınan bir Boz Kartal'ı kesmiş, pişirip yerken görmüş ve derhal tutuklamışlar. Mahkemede adamın avukatları müthiş bir savunma yapmışlar:"Bu adam ormanda yolunu kaybetmişti. Günlerdir aç olduğu için ya kartalı öldürecekti, ya kendisi ölecekti." diye... Yargıç bu savunmayı kabul edebileceğini söylemiş. Kararını açıklamadan önce, sanığa dönmüş: - "Son bir şey sormak istiyorum" demiş, - "Ben de av meraklısıyım da. Bu Boz Kartalın tadı nasıl bir şey?"- "Valla efendim. Tam olarak Kelaynak ile Mavi Gagalı Puhu Kuşu tatlarının arasında bir şey!"**Adamın biri maça gitmiş. Aldığı bilet, tribünün en uzak köşesinde.Yerine oturmuş birinci devreyi güç bela seyretmiş. O arada ön tarafta tam ortada bir koltuğun boş olduğunu fark etmiş. Devre arasında sıralar arasından geçip o boş yere ulaşmış.Yan koltuktaki adama sormuş:- "Burası boş mu?"- "Boş, demiş adam."- "Nasıl oluyor bu tıklım tıklım dolu stadda boş yer kalmış."- "Orası benim eşimin, demiş adam, aylar önce bu maç için almıştık. Ama eşim vefat etti."- "Çok üzüldüm, demiş bizimki, ama dost ve akrabalarınızdan birine neden vermediniz bileti?"- "Onların hepsi şu anda cenazede", demiş adam.

YAZARIN DİĞER YAZILARI