Konut sektörüne ilişkin bazı verileri izlemeye devam ediyoruz. Konut satışlarında Ocak-Ağustos dönemine bakıldığında en fazla düşüş, %67,9 oranında ipotekli konut satışında gerçekleşmiş. Ağırlıklı olarak ipotekli satışlar tercih edildiği için bu azalmada Koronavirüs Salgınının etkisi görülebilir. Birinci ve ikinci el konutlarında ise %20’ler civarında seyreden bir azalma var. Aşağıdaki grafikler bunu gösteriyor. Konut fiyatlarındaki yükseliş açısından bakıldığında ise 2021 yılı 2. çeyreğinde konut fiyatları %29.2 ile en çok fiyat artışı gerçekleşen ülke Türkiye oldu (55 ülke içerisinde) (Knight Frank Araştırması). Aşağıdaki grafikte de görüldüğü gibi konut fiyat endeksinin(KFE) doğrudan TÜFE değeri ile başabaş bir seviyede olduğu görülüyor.
Dünkü yazımda da belirttiğim gibi ortalama bir ailenin konut satın alma gücü düştüğü için ülkemizde kiralama ağırlıklı olarak tercih edilen bir yöntem. Orta ve üst gelir grubu için bakıldığında ise, bir konutun kirası onu satın almak için ödenebilecek olan kredinin beşte birini ödeyebiliyor. Bu nedenle satın alınan konutu kiraya vermek üzere bir yatırım planı gerçekleştirebilmek için satın alma gücünün artmasına ihtiyaç var. Bunun yanısıra konut arzında planlı bir üretim artışına ihtiyaç var.