Geçtiğimiz hafta ABD’de korona virüsün görülmüş olmasıyla birlikte dünya borsalarındaki dalgalı seyir, düşüşe doğru yönlenirken, altın son 7 yılın zirvesini gördü. S&P500 endeksindeki geçen haftaki %13’lük düşüşle birlikte önümüzdeki haftalar piyasalarda düşük seyirli devam edebilir. Almanya Lufthansa, THY ve birçok havayolu şirketi uçuş iptalleri gerçekleştiriyor. Diğer taraftan bu salgının bir sonucu olan ilaç şirketleri ve sağlık hizmetleri konusundaki artan talep ve yükselen fiyatlar hangi şirketlerin yüzünü güldürecek? ABD Senatosu virüsle mücadele kapsamında 8,3 milyar dolarlık bir kaynak paketini kabul etti. Piyasalarda oluşan algının olumsuza dönmesi birçok sektörü olumsuz etkileyebilir. Bu konuda kredi derecelendirme kuruluşlarının da bir etkisi oluyor. Bu nedenle küresel piyasaları etkileyebilecek algı yönetimi önem kazanıyor. Kredi temerrüt takas primi (CDS-credit default swap), bir şirketin veya ülkenin borç yükümlülüğünü yerine getirememesi riskine karşı sigorta görevi gören ürünlere verilen addır. Ülke tahvillerinin bedelinin vade sonunda geri ödenmeme riskine karşılık kredi veren kişi veya kuruluş CDS primini ödeyerek ilgili CDS şirket tahvilinin bedelini ödeme garantisini satın almış olur. Bunu şirketler için düşündüğümüzde vadettiği ödemeyi yapamayan şirketin satın aldığı sigorta cds primidir. İflaslar hayatın bir parçası… Sermayesi geniş bir kurumdan sigorta satın alınır. Bu tahvili ihraç eden kurum vadesinde ödemezse sigorta kurumu kontratın sahibini tazmin etmeyi taahhüt eder ve bunun için bedel öder. 5 yıllık ve 10 yıllık Euro tahviller için açıklanan cds prim değerleri, aynı zamanda kredi derecelendirme kuruluşlarının notlarından da etkilenir. Bu da ekonomide algı yönetiminin varlığına dikkat çeker. Örneğin geçmişte, ABD’nin yaptırım uyguladığı İran gibi Çin gibi ülkeler olduğu bilindiğinde, kredi derecelendirme kuruluşlarının taraflı notlandırma yaptığını düşünsek de bunun sonucu kredi notu düşen ülkenin para biriminin değer kaybına uğramaktadır. Yerel para biriminin değer kaybının en çok etkilediği bir değişken ise cari açıktır. Cari açık, bir ülkenin ithal ettiği mal ve hizmetlere ödediği miktarın ihraç ettiği mal ve hizmetlere ödediği miktarı aşması durumudur. Türkiye milli gelir hesapları itibarı ile uzun vadede cari açık veren bir ülkedir. Türkiye'nin 2016 Haziran ayı cari açığı 4 milyar 942 milyon dolar iken bu rakam, 2018’de 58 milyar dolara yükselmiştir. 2019 Mayıs’ında 2001 yılından bu yana ilk defa cari fazla vermeye başlamış ve 2019 yılının on iki aylık döneminde cari işlemler fazlası 1.674 milyon ABD doları olmuştur. Ancak iç talebin daralması nedeniyle bu toparlanmanın etkisi çok fazla uzun sürmemiştir. Aralık yeniden 2019'da 2 milyar 798 milyon dolar açık verilmiştir.Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) rezervlerine bakılacak olursak; 31 Ocak'ta Merkez Bankası brüt döviz rezervleri, 2 milyar 656 milyon dolar azalışla 74 milyar 856 milyon dolara düştü. Brüt döviz rezervleri, 24 Ocak'ta 77 milyar 512 milyon dolar seviyesindeydi. 2018 yılında cds primindeki yıllık bazdaki değişim %117,5 iken, 2019’da - %19,8’e düşmüş 2020 için tekrar %15,1 ile tekrar artıya çıkmış idi. 5 Mart 2020 itibarı ile Türkiye’nin 5 yıllık cds değeri 320,43’tür. Bu değer Almanya için 10,50, ABD için 16,10, Güney Kore 30,71, İngiltere 20,53, Yunanistan 167,40 gibi birçok ülkenin üzerindedir. Mısır 320, Pakistan 365 (%40 iyileşme oranı hipotezine göre hesaplanmış cds değeridir) gibi ülkelerin ise gerisindedir. Bu nedenle ekonomide algı yönetiminin önemli olduğu gerçeği ortaya çıkmaktadır.