?>

TURİSTİ KAZANAN GELECEĞİNİ KAZANIR

Fatih Gözüaçık

2 yıl önce

Turizm deyince aklımıza ilk gelen sahil güneş kum ama turizm sadece deniz turizminden ibaret değil. Bugünkü yazımda Türkiye’nin turizm potansiyelinden ve bunu kullanma durumundan bahsedeceğim. Medeniyetlerin merkezi olarak bilinen Türkiye konumu doğal ve beşerî güzellikleri nedeniyle turizm potansiyeli açısından önemli özelliklere sahiptir. Türkiye’nin ılıman kuşakta yer alması, güneşli gün sayısının çokluğu ve üç tarafının denizlerle çevrili oluşu kıyı turizmini geliştirmiştir. Anadolu, jeolojik ve jeomorfolojik geçmişin bıraktığı farklı yer şekilleri, doğal su kaynakları, zengin bitki ve hayvan çeşitliliği ile geçmişten günümüze farklı kültürlere ev sahipliği yapmıştır. Anadolu topraklarındaki tarihî ve arkeolojik kalıntılar ve eserler Türkiye’yi turizm açısından bir cazibe merkezi hâline getirse de maalesef biz bundan yeterince istifade edemiyoruz. Gelin ülkemizin turizm zenginliklerini biraz tanıyalım;               Jeotermal zenginlik açısından dünyanın sayılı ülkeleri arasında olan Türkiye de sıcaklığı 20 ile 110 derece arasında değişen ve zengin mineral özellikleri sayesinde tedavi ediciliği yüksek 1.500’ün üzerinde kaplıca vardır. Dünyadan ve Türkiye’den pek çok turist, yılın 12 ayı bu şifalı suların bulunduğu tesisleri ziyaret etmektedir. Ülkemiz, son yıllarda sağlık turizmi açısından dünya standartlarını yakalamıştır. Antalya bu konuda öne çıkan şehirlerin başında gelir. Saç ekimi, estetik operasyonlar, organ nakilleri, diş tedavileri ve diğer tedaviler için her yıl binlerce turist ülkemizi ziyaret etmektedir. Kış aylarını yaşadığımız şu günlerde gerçi beklenen kar yağışı henüz gelmedi ama er geç gelecek diye düşünüyorum.  Türkiye’nin yüksek dağlarla çevrili bir ülke oluşu ve kar örtüsünün yılın büyük bölümünde mevcut olması kış turizmini geliştirmiştir. Son yıllarda yüksek standartlara sahip kayak ve konaklama tesislerinin sayıca artışı, kayak tutkunlarını bu bölgelere çekmektedir. Isparta-Davraz, Erzurum-Palandöken, Bursa-Uludağ, Bolu-Kartalkaya, Kocaeli-Kartepe Türkiye’nin önemli kayak merkezlerinden bazılarıdır. Bu alanların turizm potansiyeli daha fazla geliştirilerek ülke ekonomisine katkı sağlanabilir. Türkiye’deki turizm çeşitlerinden birisi de yayla turizmidir. Kuzey Anadolu ve Toros Dağları, yayla turizminin en yaygın olduğu. Yayla turizminde yöreye has mimari ve yaşam biçimini yakından tanıma imkânının yanında dağcılık, atlı doğa gezisi, doğa yürüyüşü, yamaç paraşütü, flora ve faunanın incelenmesi, safari vb. doğa sporlarına uygun alanların bulunması bu turizm çeşidine ilgiyi artırmıştır. Türkiye’de binlerce mağara bulunsa da turizme açılan mağara sayısı yaklaşık 40 tır. Bu mağaraların birçoğu doğal özellikleri ile dikkat çekerken bazıları Anadolu’da ilk mağara yerleşmeleri olması açısından önemlidir. Karain, Beldibi, İnsuyu, Ballıca, Yarımburgaz bu mağaralardan bazılarıdır. Türkiye; Asya ve Avrupa’nın birleştiği noktada olması, eşsiz doğal güzelliklerinin varlığı, yüksek kapasiteli konaklama olanakları ile toplantı ve organizasyon potansiyeline sahiptir. Bu amaçla her yıl binlerce insan iş ve kongre amacıyla Türkiye’yi ziyaret etmektedir. Uluslararası toplantılar seminerler bu turizmin son yıllarda önem kazanmasına neden olmuştur. Ülkemizin sahip olduğu kültürel zenginlikler, turizm için çok önemlidir. Mimari yapısı, tarihi, müzik ve giyim tarzının yanı sıra el sanatları ile yöresel yemekleri dikkat çekici özelliktedir. Son yıllarda yöresel yemek tadımı için ülkemizde birçok il ziyaretçi akınına uğramaktadır. Özellikle Gaziantep, Adana ve Antakya, Şanlıurfa gibi iller mutfaklarıyla ilgi çekmektedir. Yukarıda bahsettiğim turizm çeşitleri yanında Türkiye İnanç turizmi açısından öyle bir potansiyele sahip ki üç din için de önemli sayılan yapılar ülkemizde yer almaktadır. Düşünün bizler nasıl hacı olmak için Mekke’ye gidiyorsak Hristiyanlarda İzmir’deki Meryem Ana Kilisesine hacı olmaya geliyorlar. Dünyanın ilk kilisesi olarak kabul edilen Saint Pierre Kilisesi Hatay’dadır, Ayasofya binlerce yıl Hristiyan dünyasının en önemli mabediydi. Hristiyanlar için önemli bir yere sahip olan Noel babanın doğum yeri olarak Antalya Demre’nin kabul edildiğini biliyor musunuz? Ve sayamadığım nice yapılar. Türkiye dünyanın en önemli inanç turizm merkezleri arasındadır.                 Cari açığımızın iyice arttığı ekonomik olarak ülkece dar boğazdan geçtiğimiz bu süreçte Turizm ülke için bir fırsat olabilir. Türkiye uygulayacağı gerçekçi ve sürdürülebilir politikalarla dünyada turizm gelirleri ve gelen turist sayısı bakımından ilk 3 ülke arasına girebilir. Kültürümüzle tarihimizle, denizlerimizle, göllerimizle, dağlarımızla sahip çıkalım yeter ki. Turistlere iyi davranalım unutmayalım ki her turist aynı zamanda ülkeye giren bir dövizdir, ülke için bir reklamdır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI