Sağlık-Sen Gaziantep Şube Başkanı Mehmet Ali Arayıcı, sağlık çalışanlarının iş yükünün ve sağlıkçılara yönelik şiddetin giderek arttığını, buna karşın sağlık çalışanlarının gelirlerinin düştüğünü söyledi.
Aylardır ek ödeme alamayan sağlık çalışanlarına üç ay süre ile tavandan ek ödeme verilmesi ile ilgili kararın olumlu olmakla birlikte sorunları çözmeyeceğini ifade eden Sağlık-Sen Şube Başkanı Arayıcı, “Sağlık çalışanlarının hakkı olan ancak alamadıkları ek ödemeyi 3 aylığına geçici olarak vermek bir lütuf olmadığı gibi sorunları da çözmeyecektir. Artık geçici çözümlerden vazgeçilmeli, adil bir ek ödeme sistemi hayata geçirilmelidir. Ek ödeme değil tek ödeme istiyoruz” dedi.
“Başka hiçbir meslek grubunda yok”
Sağlık çalışanlarının aldığı ücretler arasındaki adaletsizliğin çalışma barışını bozar duruma geldiğine dikkat çeken Başkan Arayıcı, “Aynı b ölümden mezun, aynı hastanede görev yapan, aynı unvanda ve çalışma saati aynı olan iki sağlık görevlisinin gelirleri arasında büyük fark olmasını anlamak mümkün değildir. Kamudaki hiçbir meslek grubunda bulunmayan bu çelişki çalışma barışını ve verimi olumsuz yönde etkilemektedir. Mesela öğretmenler öğrenci sayısına, polisler yakaladıkları suçlu sayısına veya imamlar camiye gelen cemaatin kalabalığına göre maaş alsa son derece karmaşık, saçma ve içinden çıkılması mümkün olmayan bir durum ortaya çıkar. Durum böyle iken sağlıkta hastanenin gelirine göre çalışanların ücretinin değişmesi savunulması mümkün olmayan bir anlayıştır. Bunun için de miadı dolmuş olan performans sisteminden bir an önce vazgeçilerek, sağlık çalışanlarının emeğinin karşılığı verilmelidir” ifadelerini kullandı.
Ağustos’ta 22 şiddet olayı yaşandı
Pandemi döneminde büyük bir fedakarlık örneği gösteren sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin hız kesmediğini de ifade eden Sağlık-Sen Gaziantep Şube Başkanı Arayıcı, Sağlık-Sen Genel Merkezi tarafından hazırlanan Ağustos ayı şiddet raporu ile ilgili bilgiler vererek, “Gelirimiz düşüyor ama diğer taraftan da sağlık çalışanlarına yönelik şiddet ve çalışma yükümüz artıyor. Sağlık-Sen Genel Merkezi tarafından hazırlanan rapora göre, Ağustos ayı boyunca, sağlık birimlerinde 22 şiddet olayının yaşandı. Yaşanan olaylarda 39 saldırgan yer alırken, 41 sağlık çalışanı şiddet mağduru oldu. 22 olayın 10’u fiili, 6’sı hem sözlü hem fiili, 4’ü sözlü, 2’si ise taciz şeklinde gerçekleşti. Olaylarda hasta yakınlarının ön planda olduğu görülmektedir. 39 saldırgandan 24’ü hasta yakını iken, 12’si hasta, 3’ünü de yöneticiler oluşturuyor. Saldırganlara karşı uygulanan adli işlemlere baktığımızda ise 21 saldırganın ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldıklarını görüyoruz. Buna karşın 15 saldırgan ise tutuklanmıştır. Mobing uyguladığı öne sürülen 3 şahıs hakkında da hiçbir işlem yapılmamıştır. Olaylarda adres ayırt etmeyen şiddetin kimlik ayrımı yapmadığını da görüyoruz. 13 güvenlik görevlisi, 11 doktor, 5 hemşire, 3 112 çalışanı, 4 eczacı, 5 de farklı branşlarda görev yapan sağlık çalışanı şiddetin kurbanı olmuştur” şeklinde konuştu.
“Bulaşma oranı 10 kat daha fazla”
Sağlık-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM) tarafından yapılan COVID-19 ile Mücadelede Sağlık Çalışanları Araştırmasının sağlık çalışanlarının yaşadığı sorunları çarpıcı bir şekilde ortaya koyduğunu söyleyen Arayıcı, “Yapılan araştırmada sağlık çalışanlarının pandemi öncesinde haftalık 40 saat ve üzeri çalışma oranının yüzde 22 olduğu, pandemiyle birlikte bu rakamın yüzde 75,8’e yükseldiği bulgusuna yer verildi. Nöbet tutma oranlarının yüzde 43,2’den yüzde 64,3’e yükseldiği tespit edildi. Araştırma sağlık çalışanlarının aile ve sosyal yaşamlarıyla ilgili de önemli bilgiler verirken, bir veya birden daha fazla hafta evine gidemeyen sağlık çalışanı oranının yüzde 12,4 olduğu belirlendi. 18 yaş altı çocuğu olan sağlık çalışanlarının çocuklarının bakımıyla ilgili kısmen ya da tamamen sorun yaşadığını söyleyenlerin oranı yüzde 67,1 iken, özellikle eşiyle birlikte sağlık sektöründe olan yüzde 36’lık bölümünün ailevi sorumluklarının ailevi sorunlara dönüştüğü vurgulandı. Çalışanların yüzde 63’ü 6 saat veya daha az uyduğunu belirtirken, yüzde 93,8’i ise yorgun veya çok yorgun olduğunu söyledi. Araştırma sonuçlarına göre sağlık çalışanlarının bulaş oranının yüzde 3,9 olduğu, bu oranın Türkiye’nin bulaş oranından 10 kat daha fazla olduğu görüldü” diye konuştu.