Yaklaşık 10 gün önce Isparta merkezli 6 ilde “Paralel Devlet Yapılanmasına” yönelik operasyon gerçekleştirildiğini basından takip etmişsinizdir… Bu operasyonda ortaya çıktığı iddia edilen belgelerin, bugüne kadar yapılan operasyonlarda elde edilen en önemli deliller olduğu da basına yansıdı… Operasyon kapsamında, Fenerbahçe'ye yönelik gerçekleştirilen “şike kumpası” ile ilgili el yazması talimatlardan, 2011 yılında MHP’li vekillere ait gizli görüntülerin sosyal medyaya servis edilmesine ve Deniz Baykal'ın montajlanmış şantaj görüntülerine kadar birçok delilin bulunduğu iddia edildi… Bu arada ele geçirilen hard disklerde hedefte olan insanların bilgisayarlarına yüklenmek üzere onlarca “çocuk ****su” görüntülerinin de bulunduğu iddiası var...
Bunlar tabii ki iddia ve yargılamada tüm bunların gerçekliği ile ayrıntıları ortaya çıkacak… Ancak yaşanan süreçte kumpas davaları maalesef “çocuk ve hayvan ****su”ile özdeşleşmeye başlamıştı…
Örneğin kumpasların en kapsamlısı olan “İzmir Askeri Casusluk” kumpasındaO.D isimli bir denizci astsubayı itibarsızlaştırmak için bilgisayarına hayvan ****su indirildiği ancak filmin internetten indirildiği tarihtebu kişinin seferde olduğu ortaya çıktı…
Ya da Hanefi Avcı’nın da yargılandığı “Devrimci Karargah”davasındada yükleme yapılmış yada sözde bulunmuş çocuk ve hayvan ****sugörüntüleri mevcuttu…Keza Hanefi Avcı verdiği bir röportajda paralel yapılanmanın“Ergenekon ve diğer operasyonlarda herkesin evine çocuk ****su ve hayvan ****su konulduğu”belirtti...
DURUMUN VAHAMETİNİ AÇIKLADI
Yine “Ergenekon” davasında yargılanan eski Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan bir TV programında özetle; “ O süreçte komplo düzenleyenler, sahte CD’leri insanların evlerine koydular. Benim evime de aşağılık **** CD’leri koydular.Hepimizin evlerine ayrı ayrı yerlerde koydular ama görüntüler hep aynı görüntüler.Bizim davada tutuklu 80 küsur kişiye CD’ler koydular. Sadece ceza almamız için değil, bir de insanları tahkir etmek, küçük düşürmek, toplumda saygınlığını zedelemek için yapıyorlardı” diyerek durumun vahametini açıkladı…
Keza benzeri kumpas davalarda yargılanan birçok sanığın ev ve iş yeri aramalarında çocuk ve hayvan ****su CD ve DVD’lerinin ele geçirildiğinin iddia edilmişti…
Basından izleyenler ya da davaların içinde bulunanların da bildiği üzere; ev ve işyerlerinde bu şekilde ****grafik CD ve DVD’ler bulunduğu iddia edilen bazı isimler şunlardı: Eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu, Avukat Hüseyin Buzoğlu, Adil Serdar Saçan, Avukat EmcetOlcaytu, gazeteci Ufuk Mehmet Büyükçelebi, Vatan Bölükbaşoğlu yanı sıra Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ninbazı şubeleri…Bu kişiler hakkında yerel mahkemelerde birçok dava açıldı ve çoğunluğu takipsizlik ve beraatla sonuçlandı…
Ama bu örnekler içinde en önemlilerinden birisi “İstanbul Askeri Casusluk” kumpasının yan davası olan yine bu dosyanın sanıkları denizci subayların yargılandığı “Çocuk ve Hayvan Pornosu” davalarıdır…
“Çocuk ve Hayvan Pornosu” davaları da ne diye soracak olursanız, o dönemde Polis, 26 muvazzaf subayın bilgisayarında çocuk ****su görüntülerini tespit ettiği iddiasıyla, içlerinde Tuğamiralin de bulunduğu 2 albay, 1 yarbay, 22 yüzbaşı ve teğmenin bulunduğu denizci subaylar hakkında soruşturma açıldı…Türkiye’nin değişik şehirlerinde yapılan yargılamalar sonunda tamamı takipsizlik ve beraat ilesonuçlanmışsa da yaşanan süreçten bazı çarpıcı hususları anımsatmak da yarar gördüm…
Örneğin Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi Tamer Karslıoğlu hakkında beraat kararı verirken gerekçesi ise çok ilginçti… “…savunma ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde, binlerce CD ve DVD inceleme işlemi sırasında sanığın savunduğu gibi DVD’nin karışmış olabileceği gibi kötü niyetli kişi ya da kurumlar tarafından sanığı aşağılayıcı bir suçla suçlamak isteyen kurumlar tarafından bu DVD’nin diğer el koyulmuş eşyalar arasına koyulmuş olabileceği”…
Yine bu iğrenç iftiradan beraat eden Binbaşı Hakan Çetinkaya ise özürlü kardeşine ait ve onun sakinleşmesi için verilen filmlerden oluşan CD'lere el koyan ve bunların içine **** görüntüler yükleyen emniyet personeli hakkında suç duyurusunda bulundu…
Yine İstanbul Askeri Casusluk Davası'nın bir diğer 5 sanığı bu davada sözde evlerinde bulunduğu öne sürülen ****grafi görüntülerinin yer aldığı DVD ve o DVD'deki görüntüleri oluşturdukları iddiasıyla ayrıca İstanbul Anadolu 10 Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanıyordu ve haklarında 5'er yıla kadar hapis cezası isteniyordu…
5 yıla yakın süren yargılama boyunca gördüğümüz hukuksuzlukları, kumpası mahkemelere ve kamuoyuna anlatmaya çalıştık… Nihayetinde bizim gördüğümüzü mahkemeler de gördü ve bu insanlar atılan iftiralardan 5 yıl sonra da olsa kurtuldular ve aklandılar…
Eminim bu kumpasların diğer mağdurları da aklanacaklardır, ancak benim dikkat çekmek istediğim başka bir husus var…
EN DİKKAT ÇEKEN YANI BAMBAŞKA
Bu davada İstanbul Anadolu 10. Asliye Ceza Mahkemesi tüm sanıkların beraatlarına karar verdi… Kararını da CMK 223/2-b maddesi uyarınca yani yüklenen suçun sanıklar tarafından işlenmediğinin sabit olması nedeniyleverdi… Ayrıca bu kumpası kuran tüm görevliler hakkında SUÇ DUYURUSUNDA bulunulmasına hükmetti…
Mahkeme beraat karar verirken Bilirkişi heyeti raporunu da dikkate aldı… Rapor özetle;
“…Sanıklara ait olduğu iddia edilen 11 Numaralı DVD içerisindeki incelenen videoların hiçbirinde DVD içindeki belgeleri oluşturan kişiyi belirlemek için gerekli olan elektronik imzaya rastlanmadığı….”, “…El konulan medya aracında birebir imaj alınması gerektiği halde imaj alınmadığı, “…Bir bilgisayarın kullanıcı adını istenilen şekilde değiştirerek başka şahıslar adına kullanıcı adı düzenlemek ve başka şahıslar adına dosyalar oluşturmak mümkün olduğu,DVD'ye ekleme, serpme yapıldığına dair şüphelerinbulunduğuydu”...SonuçolarakBilirkişi heyeti tüm bu dijitallerin sahteliğini ortaya çıkarttı…
Raporun özeti kısaca böyleydi ama raporun en dikkat çekici yanı ise bambaşka; “Meta veri kısımlarının incelenmesi sırasında göze çarpan en belirgin özelliğin görüntülenin yer aldığı iddia edilen dijital veride yer alan 9adet video da, sadece aynı yazılım ile değil aynı yazılımın aynı versiyonuile hazırlanmış… Yüzlerce video birleştirme yazılımı olduğu dikkate alınırsa, bu işin belli bir merkez tarafından yapıldığı sonucu büyük olasılık kazanmaktadır…
Farklı kişiler tarafından gönderildiği iddia edilmişse de sadece aynı yazılım değil de, aynı versiyon yazılımının 9 ayrı kişi tarafından seçilebilmiş olması oldukça imkansız bir ihtimal... Bu videoları kimin oluşturduğu belli değil, ancak aynı merkez tarafından hazırlandığında şüphe yok, ayrıca iddianamede belirtildiği gibi farklı kişilertarafındandeğişik tarihlerde gönderilmediği de açıklığa kavuşmuştur”…
Yani “kötü niyetli tek bir irade tek bir program ile tüm sanıklara bu görüntüleri yüklemişti”…
Şimdi acaba Isparta merkezli Paralel Devlet Yapılanmasına yönelik operasyonlarla bu kötü niyetli irade ortaya mı çıkıyor?
Isparta’da elde edildiği iddia edilen bu verilerin kumpas davaların mağdurlarına yüklenen dijital görüntülerle birlikte incelenmesi ile soruşturma yeni bir boyut kazanabilir…
Bu kumpaslar ilenasıl iftiraya uğranıldığını, nasıl haysiyet cellatlığı yapılıp insanların şeref ve onurlarını ayaklar altına alarak mesleklerini, geleceklerini, ailelerini, hayat ve sağlıklarını bitirmeye çalıştıklarını gördük, tarihe tanıklık ettik…
Bunlar bizim bildiklerimiz gördüklerimiz… Kim bilir ülkemizin hangi yöresinde kimler bu tip iftiralara maruz kaldı, neler yaşandı, nasıl sonuçlandı...
Artık inancımız ve temennimiz er yada geç her kim yada kimlerse bu haysiyet cellatlarının ortaya çıkması ve bağımsız mahkemeler önünde adil bir şekilde yargılanarak hem milletimize hem de bu davanın mağdurlarına hesap vermeleridir…
Diğer bir temennimiz ise ivedilikle yapılacak yasal düzenleme ile bu davalarının mağdurlarının itibarlarının iade edilmesidir…
ODA TV