Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türk Patent Enstitüsü tarafından düzenlenen Türk Patent Ödülleri Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer ülkemizin üzerinde bazı oyunlar oynanıyorsa, bilesiniz ki bu oyunların arkasında Türkiye’nin farklı alanlarda gerçekleştirdiği sıçramalar var. Her kim ki, Gezi Olaylarının, 17-25 Aralık darbe girişiminin, son terör eylemlerinin, hatta bölgemizdeki gelişmelerin bu durumla hiçbir ilişkisi olmadığını söylerse, onun idrakinden şüphe ederim. Türkiye artık küçük manipülasyonlarla krizlere sokulan, istikrarı pamuk ipliğine bağlı bir ülke değil” dedi.
Sınai mülkiyet hakları konusunda toplumda farkındalık yaratılması ve inovasyona daha fazla önem verilmesi amacıyla düzenlenen ödüllerin 5. kez verildiği ve Ankara JW Marriot Otel’de gerçekleştirilen törende; Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ile bazı bakanlar, akademisyenler, sanayiciler, buluş sahipleri, araştırmacılar ve yetkililer de hazır bulundu. Patent, marka, endüstriyel tasarım ve coğrafi işaret alanlarında ödüllerin verildiği törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.
Ödüle layık görülen firmaları, kurumları ve onların temsilcilerini tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye için yeni fikirler ortaya koyan, sorunlara çözümler üreten herkese teşekkür etti ve Türkiye’nin gelişimine katkıda bulunan, fikrî ürün havuzunu zenginleştiren herkesin, bu ülkeye ve millete en büyük hizmeti verdiğini söyledi.
“PATENT MESELESİ ÖZEL ÖNEM VERDİĞİM BİR KONUDUR”
Türk Patent Ödüllerinin verildiği daha önceki 4 ödül törenine de katıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çünkü patent meselesi, özel önem verdiğim bir konudur. Arkasında çok büyük emeğin, alın terinin, birikimin, marifetin olduğu bu çalışmaların, ödülle değerlendirilmesini çok çok isabetli buluyorum. Zira bizim kültürümüz, ‘marifet’in mutlak surette ‘iltifat’ ile taçlandırılmasını tavsiye eder. Türk Patent Ödülleri Töreni, bizlere bu imkânı sağlarken, konunun ülkenin gündemine gelmesine de katkı sağlıyor” diye konuştu.
Hayatlarını patent, marka ve tasarım çalışmalarına adayan Ar-Ge merkezlerindeki mühendisleri, yeniliklerin peşinde koşan girişimcileri, buluş yapmak için laboratuvarlarına kapanan akademisyenleri, özgün tasarımlar üreten tasarımcıları ve bu uğurda çaba gösteren tüm isimsiz kahramanları gönülden selamladığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Onların heyecanı, yenilik üretme arzusu olmasaydı, Yeni Türkiye’nin inşasına dair umutlarımız bu kadar güçlü olamazdı” dedi.
Türkiye, sınai mülkiyet alanında, son 13 yılda, büyük mesafe kat ettiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu alanda kat edilen mesafeyi gösteren sayısal verileri paylaştı. 2015 yılında Türkiye’nin, 5 bin 500’ü aşan başvuruyla, yerli patent başvuru sayısını bir önceki yıla göre yüzde 13 oranında artırdığını, 2014 yılında, ülke olarak 853 uluslararası patent başvurusunda bulunulduğunu, bu sayının 2015’te yüzde 18 artışla, 1.000 barajını aştığını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğer ülkelerin yüzde 1-2 oranlarındaki artışları ve küçük orandaki düşüşleri yeterli gördüğü bir ortamda, Türkiye’nin elde ettiği bu oranların, kendisini umutlandırdığını ancak tatmin etmediğini belirtti.
“TÜRKİYE, SINAİ MÜLKİYET ALANINDA KÜRESEL YARIŞA GEÇ BAŞLADI”
Türkiye’nin pek çok alanda olduğu gibi, sınai mülkiyet alanında da küresel yarışa geç başladığına ve bu alandaki yarışı diğer ülkelere oranla pek çok dezavantaja sahip olarak sürdürdüğüne dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 13 yıllık dönemde patent başvuru sayısının 13, patent tescil sayısının ise 23 katına çıkmasının, bu alanda Türkiye’nin aldığı mesafenin büyüklüğünü gösterdiğini dile getirdi. Türkiye’nin 2015 yılında 40 bini aşan tasarım başvurusuyla en fazla tasarım başvurusu yapılan ülkeler sıralamasında Avrupa’da 2’nci, dünyada ise 4’üncü sırada yer aldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu azmin önünde hiçbir gücün durması mümkün değildir. Sadece sınai mülkiyet verilerine bakarak dahi, kabına sığmayan bir Türkiye’yi görebilirsiniz. Büyüyen, gelişen ve sağlam adımlarla ilerleyen Türkiye gerçeğini tüm dünya görüyor” şeklinde konuştu.
Son 3 yıldır yaşanan sorunların, bu durumdan bağımsız olmadığını düşündüğünü bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları söyledi: “Eğer ülkemizin üzerinde bazı oyunlar oynanıyorsa, bilesiniz ki bu oyunların arkasında işte bu sıçrama var. Her kim ki, Gezi Olaylarının, 17-25 Aralık darbe girişiminin, son terör eylemlerinin, hatta bölgemizdeki gelişmelerin bu durumla hiçbir ilişkisi olmadığını söylerse, onun idrakinden şüphe ederim. Ama şu gerçeğin de görülmesi lazım. Türkiye, artık eski Türkiye değil. Ayağına her çelme takıldığında yere kapaklanan, küçük manipülasyonlarla krizlere sokulan, istikrarı pamuk ipliğine bağlı Türkiye, artık yok. Yeni Türkiye yolunda kararlılıkla yürüyoruz. Allah’ın izniyle, 2023 hedeflerimize mutlaka ama mutlaka ulaşacağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bize bu mücadelede destek veren herkes, milletimizin gönlünde hak ettiği yeri alacaktır.”
“TÜRK PATENT ENSTİTÜSÜ, ULUSLARARASI DÜZEYDE HİZMET VEREN BİR KURUM HALİNE GELECEK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bugün geldiği yer itibariyle, küçük başarılarla yetinmelerinin ve rehavete kapılmalarının söz konusu olmayacağını ve hedeflerinin büyük olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmeden, o günleri görmeden, kendimizi gerçek başarıya ulaşmış saymayacağız” dedi ve Türkiye’nin ihracatını 500 milyar dolara ulaştırmadan kendilerine rahat olmadığını ifade etti.
“Kendi uçağını, otomobilini, savunma sanayi ürünlerini, yüksek teknolojiye dayalı bir üretimle ortaya koymayan, kendi yazılımlarının sahibi olmayan bir Türkiye, Yeni Türkiye olamaz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödül alan firma ve kurumlar başta olmak üzere bu alanda çalışanlara, “İlk çeyrek itibariyle çok olumlu sinyaller aldığımız 2016 yılında, sınai mülkiyet hakları konusunda çok daha büyük bir sıçramayı hep birlikte gerçekleştirelim” çağrısında bulundu.
Sınai mülkiyet sistemini, bugünün değil, yarının Türkiye’sine ve geleceğin rekabet ortamına göre hazırladıklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2000’li yılların başında kendisine gelen patent başvurularını araştırıp inceleyemediği için yabancı ülkelerin patent kurumlarına göndermek zorunda kalan Türk Patent Enstitüsü’nün bugün uluslararası patent araştırma ve inceleme otoritesi olarak kabul edilme seviyesine geldiğini kaydetti.
Kurumun Birleşmiş Milletlere bağlı Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı’na yaptığı ‘uluslararası otorite’ başvurusuna işaret ederek, bu yılın sonunda Türk Patent Enstitüsü’nün, uluslararası düzeyde hizmet veren bir kurum haline geleceğini müjdeleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sadece Türk Patent Enstitüsü’nün 14 yıllık serencamına bakarak Türkiye’nin nereden nereye geldiğini görebiliriz” ifadelerine yer verdi.
“TÜRKİYE’NİN SAHİP OLDUĞU DEĞERLER, İÇERİDE VE DIŞARIDA DAHA GÜÇLÜ ŞEKİLDE KORUNMALI”
Konuşmasında, geçtiğimiz günlerde TBMM’ye sevk edilen Sınai Mülkiyet Kanunu Tasarısı’na ve Borsa İstanbul bünyesinde yürütülen Patent Borsası çalışmalarına da dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, verilen ödül dalları içinde yer alan coğrafi işaretler konusu ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Sınai Mülkiyet Kanunu’nda özel yer verilen coğrafi işaretler, bize ecdadımızın emaneti olan ülkemizin tarihine, kültürüne ve coğrafyasına dair ürünlere daha iyi sahip çıkmamızı da sağlayacaktır. Nitekim bugüne kadar yürütülen çalışmalar sayesinde, pek çok ilimiz, ilçemiz, yöremiz artık daha fazla tanınıyor, daha fazla ziyaret ediliyor. Bu çerçevede, özellikle illerimizdeki valilerimize, belediye başkanlarımıza, ticaret ve sanayi odalarımıza, sivil toplum kuruluşlarımıza büyük sorumluluk düşüyor.”
Türkiye’nin sahip olduğu değerlerin, içeride ve dışarıda daha güçlü şekilde korunmasının zamanı geldiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçmişte, yiyecekten motiflere kadar, bizim sahip çıkmadığımız pek çok değerimizin, başkaları tarafından uluslararası patentler yoluyla nasıl sahiplenildiğini çok iyi hatırlıyoruz. Artık, bu ayıpları ortadan kaldırmak mecburiyetindeyiz. Şehirlerimiz kendi değerlerine, firmalarımız kendi değerlerine, ülkemiz de bunların tamamına sahip çıkarak, Türkiye markasını her alanda tescilli hale getirmelidir” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini, 5. Türk Patent Ödülleri’ne layık görülen firma ve kurumları ile onların temsilcilerine başarılarının devamını dileyerek tamamladı.
Konuşmanın ardından, Türk Patent Ödülleri’ne layık görülen firma ve kurumların temsilcileri ödüllerini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinden aldı.