Gaziantep’te sağlık çalışanları ile savunma iki gün sürecek eyleme başladı. Konya Şehir Hastanesi’nde görevli Dr. Ekrem Karakaya ve İstanbul Barosu üyesi Avukat Servet Bakırtaş’ın uğradıkları silahlı saldırı sonucu hayatlarını kaybetmesi sonrası, Sağlık Çalışanları ve Avukatlar isyan etti.
Şiddet olayı yalnızca sağlık alanıyla sınırlı kalmadı, İstanbul Barosu’na kayıtlı Avukat Servet Bakırtaş, ofisinde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Gaziantepli olan Bakırtaş’ın öldürülmesi sonrası Gaziantep Barosu da 7-8 Temmuz tarihlerinde duruşmalara girmeme kararı aldı. Karakaya ve Bakırtaş’ın görevi başında öldürülmesinin ardından sağlıkçılar ve avukatlar isyan etti.
SAVUNMA AYAĞA KALKTI!
Gaziantep Baro Başkanı İskender Kahraman tarafından yapılan yazılı açıklamada, ‘’ İstanbul Barosuna kayıtlı meslektaşımız Av. Servet BAKIRTAŞ’ın 06/07/2022 tarihinde katledilmesinin ardından bugün burada Avukata karşı şiddetin son bulmasını, avukatın taraf olmadığını hatırlatmak için ve meslektaşımızı anmak için toplandık. Benzeri olaylar ülkenin çeşitli illerinde devamlı olarak meslektaşa karşı yapılmaktadır. Vatandaşın birbirine duyduğu öfkenin kurbanı her defasında avukat olmaktadır. Bu ve benzeri olayları anmaktan ve buna ilişkin açıklamalar yapmaktan bıktık! Avukat mesleğini yaparken kamu görevlisidir. Avukatın gün geçtikçe itibarsızlaştırılması ve ekonomik problemlerin, sorunların içine çekilmesi mesleğin itibarını kaybetmesine neden olmaktadır. Bir bina ile açılan hukuk fakülteleri, avukatlık mesleğinin ikinci meslek haline getirilmesi, vatandaşın gözünde mesleğimizi küçültmektedir. Toplumun Avukat ölümlerinde duyarsız kalması, en aşağıdan en yukarıya kadar meslek için ve avukat için bir açıklamayı, eylemi dahi çok görmeleri geldiğimiz noktayı açıklamaktadır. Mesleğin itibarını zedeleyen uygulamalar genelge, yönerge, talimat ile hayata geçirilmekte, kanunun bu şekilde önüne geçilmekte ve avukata mesleğini icra edecek çok dar bir alan bırakarak, avukata karşı yapılan katliamlarda pay sahibi olunmaktadır” dedi.
“ADALETTEN BAHSEDİLEMEZ”
Kahraman açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
‘’Toplumun ve kişilerin hak arama özgürlüklerinin güvencesi olan avukatların özgür olmadığı bir ülkede adaletten bahsedilemez. Avukatların görevleri sırasında saldırıya uğramaları, bu durumun bazı yargı organlarınca olağan karşılanması, görev riski olarak değerlendirilmesi kabul edilemez. Ölüm tehdidi altında bu meslek icra edilemez. Vatandaşın avukatı dosyanın tarafı olarak görmesi, kendisinin ve hukukun teminatı olarak görmemesi karşında avukata karşı yapılan her saldırı cahillik ve ilkelliktir. Vatandaş bilinçlenmeli ve avukatı mesleğini yasalar çerçevesinde yerine getiren bir kamu görevlisi olarak benimsemelidir. Herkesin bir hayali var, iktidarın hayali; yargı denetimsiz olmak ve savunmasız yargı kurmaktır. Yargının bağımsız ve tarafsızmış gibi bile davranamadığını, yargıya duyulan güvenin tarihin en dip seviyesine düştüğünü, devletin hukuktan, yargının da adaletten kopuşa sürüklendiğini, hukuksal ve yargısal süreçlerde savunmanın yok sayıldığını, avukatların ekonomik ve mesleki hiçbir sorununa, bilerek ve isteyerek, hiçbir ciddi ve kalıcı çözüm üretilmediğini görmekteyiz. Yine bilerek ve isteyerek ekonomik ve mesleki çöküşün eşiğine getirildiğini, avukatlık mesleğine ve Avukatlara yönelik saldırıların her geçen gün daha da yoğunlaştığını görüyor ve yaşıyoruz. Bu çerçevede katledilen hemşehrimiz Av. Servet Bakırtaş’ı anarak yakınlarına ve camiamıza baş sağlığı diliyoruz. Vatandaşta farkındalık yaratmak adına 07/07/2022 ve 08/07/2022 tarihlerinde duruşmalara girmeme kararımızı bir kez daha burada duyuruyorum. Katılan meslektaşlarıma teşekkür ederek bu güne kadar vatandaşlar tarafından katledilen meslektaşlarımı saygıyla ve rahmetle anıyorum’’ ifadelerine ver verdi.
Kentte Avukatların eyleminin ardından Sağlık Çalışanları da düzenlenen iş bırakma ve basın açıklaması ile sağlıkta şiddet olayları protesto edildi. Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık çalışanları, Kırkayak Parkı’na protesto yürüyüşü gerçekleştirdi. Kırkayak Parkı’nda bir araya gelen Gaziantep Sağlıkçılar Meclisi birleşenleri, bir dakikalık saygı duruşunun ardından basın açıklamasında bulundular. Gaziantep Sağlıkçılar Meclisi adına basın açıklamasından bulunan Gaziantep-Kilis Tabipler Odası Başkanı Prof. Dr. Mehmet Yılmaz, ‘’6 Temmuz 2022 tarihinde Konya Şehir Hastanesi’nde, görev yaptığı esnada hasta yakını tarafından uğradığı silahlı saldırı sonucunda katledilen Dr. Ekrem Karakaya’yı kaybetmenin derin üzüntüsü ve aynı zamanda öfkesi içindeyiz. Biz sağlık emek ve meslek örgütleri olarak; bu şiddet sarmalının genişlemesi karşısında siyasi iktidarı defalarca uyardık. Sağlıkta şiddetin münferit bir olgu olmadığını, bunun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu, gerekçeleriyle birlikte tekrar tekrar ifade ettik. Sağlık kurumlarında meydana gelen silahlı saldırıların artışı nedeniyle bu konuda önlemler alınmasını ve 6136 sayılı yasada değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifleri önerdik. Ancak tüm uyarılarımız görmezden gelindi, bilinçli bir yaklaşımla şiddetin kaynağı toplumsal bağlamından koparılarak sorun bireylere indirgendi.’’
“YAŞANANLAR KARŞISINDA SESSİZ KALMAYACAĞIZ”
‘’Sorumlular bu durumu arada bir kınamak dışında bir adım atmadı. Kınamanın bir işe yaramadığı ve sağlıkta şiddet olgusunun çığırından çıktığının bakanlık da farkında olacak ki; sağlıkta şiddet istatistiklerinin yer aldığı “Beyaz Kod” verileri tüm ısrarlarımıza ve konuya dair dava açmamıza rağmen toplumla paylaşılmamaktadır. Sorumluların bu yaklaşımı bugün yeniden bir cinayetle sonuçlandı. Ülkede artan şiddet iklimi, bizlerin sadece çalışma koşullarını bozmakla kalmamış, can güvenliğimizi de ortadan kaldırmıştır. Her anlamıyla tıkanan sağlık sisteminin tüm sorumluluğu hekimlerin ve sağlık emekçilerinin omuzlarına yıkılmakta, bu durum bizleri hedef haline getirmekte, sağlık alanında yürütülen politikalar bizlere, şiddet, ölüm, çaresizlik ve umutsuzluk olarak geri dönmektedir. Bugün yeniden ve daha güçlü bir şekilde söylüyoruz: Sağlık emekçilerine en ufak bir zarar gelmesine tahammülümüz yoktur. Şiddet daha önce de defalarca belirttiğimiz gibi, öngörülebilir ve önlenebilir toplumsal bir sorundur ve sorun çözmeye niyetli bütünlüklü politikalarla aşılabilecektir. Güvenli çalışma alanı sağlamak siyasal iktidarın sorumluluğundadır. Sağlık Bakanı başta olmak üzere sorumluluğunu yerine getirmeyen yetkililer derhal istifa etmelidir. Bizler bu konuda, yaşam hakkımız ve güvenli çalışma koşulları için, gücümüzü; her yerde, her koşulda, hep birlikte göstermeye hazır olduğumuzu bir kere daha belirtiyoruz. Bu çerçevede bugün ve yarın ülke genelinde iş bırakıyoruz! Dr. Ekrem Karakaya’nın ailesine ve tüm sevenlerine taziyelerimizi iletiyoruz. Şiddet karşısındaki taleplerimize kulak tıkayanlardan, söylemleri ve politikalarıyla şiddeti teşvik edenlerden mücadelemizi yükselterek hesap soracağımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Konuşmaların ardından sağlık çalışanları ve Avukatlar, 2 gün süreyle iş bıraktı.
