Türk Sağlık Sen Gaziantep Şube Başkanı Kemal Kazak, sağlıkta yaşanan şiddet olayları ve artan iş yükü nedeniyle kamuda çalışan sağlık çalışanları ve hekimlerin Gaziantep’te durmadıklarını söyledi. Kazak, “Kamuda hekim ve sağlık çalışanı tutamıyoruz. Özelde çalışma imkanı bulan hekimler, özel hastanelere yöneliyor. İş yükü yoğun olduğu için sağlık çalışanları Gaziantep’te durmuyorlar” diye konuştu.
Türk Sağlık Sen Gaziantep Şube Başkanı Kemal Kazak, sağlık çalışanlarının yaşadıkları sorunlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Kazak, “10 yıl önce Gaziantep kamu çalışanları için oldukça iyi bir bölge idi, günümüzde ise insanlar Gaziantep’te kalmak istemiyorlar. Şehirlerin sağlık planlaması yapılırken, şehirlerdeki nüfus oranları göz önünde bulundurulur. Sağlık Bakanlığı Atama Nakil Yönetmeliğinde, Personel Dağılım Cetveli dediğimiz tablo, bu unvanlar itibariyle illerin doluluk oranı ile illerin sosyo-ekonomik gelişmişliği ve doluluk oranını gösteren tablodur. Bu veriler, Sağlık Bakanlığı tarafından yılda 3-4 kere güncellenir. Güncellenirken, A,B,C, D gruplandırılır. Gruplar unvanının doluluğunu ifade eder. Planlama yapılırken, kent nüfusuna göre yapılıyor. Türkiye’ye gelen 3 milyon mülteci bu hesabın içerisinde yer almıyor. Burada yapılan planlama nüfusumuza göre yapıldığı için mültecilere göre yapılmadı. Gaziantep’te yaşayan 500 bin civarında nüfus, yüzde 25 oranında iş yoğunluğu anlamına geliyor. Buna bağlı olarak hekim başına düşen hasta sayısı, hemşirenin hizmet verdiği hasta sayısı artıyor. Türk Sağlık –Sen olarak bizim teklifimiz, Suriyelilerin yoğun olarak yaşadıkları bölgelerde görev yapan 4 yıl hizmet vermiş personelleri bir defaya mahsus olmak üzere tayin hakkı verilmesidir. İş yükünün fazla olması nedeniyle kente gelen sağlık çalışanları, Gaziantep’te kalmak istemiyorlar, kalmak isteyen memur sayısı çok az. İş yükü, ekonomik zorluklar, şehrin sosyal yapısı değişti.”
Sağlık hizmetlerinin ücretsiz olmadığını belirten Kazak, “Kendimizi kandırmayalım, sağlık hizmetleri ücretsiz değil. Acillerde meydana gelen yoğunlukların başlıca nedenlerinden bir tanesi de sağlık hizmetlerinin ücretsiz olmamasından kaynaklanıyor. Vatandaşlar katılım payından imtina ettikleri için normal poliklinik hastaları acillere yığılıyor. Acil vakalarla ilgilenmesi gereken hekimler, sağlık çalışanları, acil olmayan vakalarla ilgilenmek zorunda kalıyorlar. Gerçek acil hastası olan kişilere müdahale edilmekte gecikmeler yaşanıyor. Vatandaşlar geçimlerini zor sağlıyor, 5 liranın hesabını yapıyorlar. Bu noktada koruyucu sağlık hizmetleri ön plana çıkıyor. Mesele hastalığı tedavi etmek değil, hastalığa yakalanılmasını önlemek olmalı. Böylece hem devleti hem de vatandaşı korumuş oluruz.”
Bazı branşlarda doktor eksikleri olduğunu ifade eden Kazak, “Gaziantep’e yan dallar adı altında gelen, Türkiye genelinde ve kentimizde sayısı az olan branşları bu kentte tutabilmek bu şehri ve ülkeyi yönetenlerin yeteneklerine bağlı. Gaziantep’e gelen çok sayıda hekim arkadaşlarımız var, kentteki kira oranları yüksek. Kent pahalılaştı, mültecilerin kene gelmesi kira fiyatlarını tetikledi. Kamu hastanelerinde çalışan hekim arkadaşlarımız özel hastaneleri tercih ediyorlar. Bunda sağlıkta şiddet olaylarının artması, yoğun iş yükü özel sektöre geçişte etkili oluyor. Hekim arkadaşlarımız, yoğun şekilde çalışıyor ve çaba sarf ediyorlar. Kamuda çalışan hekimleri tutabilmemiz gerekiyor. Bu insanların çalışma koşullarını iyileştirildiği zaman onları tutabiliriz.”
AYSU YIKMIŞ