KESK’e ve DİSK’e bağlı sendikaların temsilcileri bir araya geldi. Sendikaların temsilcileri kamu çalışanlarına yönelik verilen son zamlara karşı ortak bildiri yayınladı. Gaziantep KESK Dönem Sözcüsü Ali Ersönmez basın toplantısında kamu çalışanına yapılan yüzde 5’lik zammı protesto ettiklerini dile getirdi.
KAMU ÇALIŞANLARI 24 TEMMUZ’U BEKLİYOR
“2020-2021 yıllarını kapsayan toplu sözleşme görüşmeleri 1 Ağustos 2019 Perşembe günü Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda başlayacak olup, Konfederasyonlar ve yetkili sendikalar taleplerini en son 24 Temmuz 2019 Çarşamba günü Bakanlığa ileteceklerdir” şeklinde sözlerine başlayan KESK Gaziantep Dönem Sözcüsü Ali Ersönmez sözlerini şu şekilde sürdürdü;
“Bu gün tüm illerde yetkili konfederasyonun 2017 toplu satış sözleşmesinin bir sonucu olarak 2019 Temmuz maaşlarına yansıtılan maaş zammını ve bu konfederasyonu, iğneden ipliğe her şeye zam yapılmasını, kendilerine yüksek zamlar yaparken kamu emekçisine %5 sefalet zammını reva görmelerini protesto ve teşhir etmek, 2020-2021 TİS dönemi için temel taleplerimizi kamuoyu ile paylaşmak amacıyla basın açıklamaları yapmaktayız. TİS taleplerimizin daha fazla kitleye ulaştırılarak toplumsal desteğin sağlanması için KESK olarak 16 Temmuz- 10 Ağustos 2019 tarihleri arasında merkezi ve yerellerde sürekli etkinlikler ve mücadele yürüteceğiz. Ağustos ayında yapılacak TİS’te, 3 milyonun üzerinde kamu emekçisi ile 2 milyon üzerinde memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarında alacağı zam ve sosyal destek ödemelerini merakla dönem olacak. Toplu sözleşme süreci kamu emekçilerinin ortak ekonomik, sosyal, demokratik, özlük ve mesleki hak ve çıkarlarının tümünü kapsamalı ve grev hakkının kullanıldığı bir süreç olmalıdır. Kamu emekçileri başta yoksulluk ve güvencesizlik olmak üzere ağırlaşmış sorunlarla bu süreci karşılamaktadır. Son yıllarda açığa çıkan ekonomik kriz, enflasyon, hayat pahalılığı, döviz artışları kamu emekçileri başta olmak üzere toplumun büyük kesimini yoksulluğa ve sefalete mahkum etmiştir.On milyonlarca işçi, emekli, kamu çalışanı açlık sınırında ve yoksulluk sınırının çok altında ücretle geçinmeye çalışmaktadırlar.”
MEMUR-SEN KONFEDERASYONUNA ELEŞTİRİ
“Daha önceki üç toplu sözleşme döneminde yetkili sendika olarak masaya oturan Memur-Sen, 2014-2015 yıllarını kapsayan toplu sözleşme döneminde 2014 yılı için hükümetin önerdiğinin altında bir rakam olan ve seyyanen ödenen 123 TL zamma imza atmıştır” diye sözlerini sürdüren Ersönmez daha sonra şu şekilde sözlerini sürdürdü;
“2015 yılında ise toplu sözleşme gereği %3+%3 zam yapılmıştır. Bu sözleşme ile son 13 yılda ilk defa kamu emekçileri resmi enflasyonun altında zamma mahkûm edilmişlerdir. 2016-2017 yıllarını kapsayan toplu sözleşme döneminde 2016 için %6+%5; 2017 için ise %3+%4 zam yapılmıştır. 2018-2019 yıllarını kapsayan toplu sözleşme döneminde ise Memur-Sen, iki yıl için toplam %38,52 altında bir zamma asla imza atmayacağını iddia etmişti. Ancak hayallerin ve gerçeklerin aynı olmadığını bir kez daha gördük. 2018 için %4+%3,5; 2019 için ise %4+%5 oranına çektikleri zamma imza atarak, bu zamları kazanım gibi kamu emekçilerine açıklamakta bir sakınca görmediler. 31 Mart seçimleri ve 23 haziran seçimleri biter bitmez başta elektrik olmak üzere, çay, şeker, motorin, benzin birçok temel tüketim maddesine zam yapılmıştır. Ancak TÜİK yine mucizevi hesaplarıyla Haziran ayı enflasyonu %0,03 olarak açıklanmıştır. Yılın ilk altı ayı için resmi enflasyon rakamı da %5,01 olarak duyurulmuştur. Bu rakamların halkın yaşadığı gerçek enflasyonla yakından uzaktan ilgisi bulunmamaktadır. Vergiden cezalara kadar her şey, açıklanan resmi enflasyonun kat be kat üzerinde arttırılmıştır. Kamu emekçilerine de Temmuz ayında verilecek olan %5’lik zamma %1,01’lik enflasyon farkı da eklenerek maaşlar ödenecektir. Ancak bir-iki ay geçmeden kamu emekçileri %20’lik vergi dilimine gireceği için verilen zamlar daha eline geçmeden kaynağında kesilmeye başlayacak. Bu soygun düzenine dur demek zorundayız.