AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, Tiryaki AGRO Gıda çalışanlarıyla bir araya gelerek, ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ hakkında açıklamalarda bulundu. Tayyar, devlet içine kümelenmiş bürokratik oligarşinin 15 Temmuz gecesi millet eliyle yıkıldığını vurgulayarak, ülkeye patinaj yaptıran parlamenter sistemin millet eliyle değişmesi için bir fırsatın doğduğunu ifade etti.
Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, AK Parti Şehitkamil İlçe Başkanı Halil Uğur ve bir grup partili ile birlikte Tiryaki AGRO Gıda’yı ziyaret etti. Tiryaki Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu tarafından karşılanan Milletvekili Tayyar burada holdingin yaklaşık 300 çalışanıyla bir araya gelerek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi hakkında bilgiler verdi.
Milletvekili Tayyar’ın yeni hükümet sistemi ile ilgili yaptığı konuşma telekonferans sistemi ile Tiryaki Agro Gıda’nın, İstanbul, Samsun, Bandırma, Çorum, Trabzon ve Mersin’deki iştiraklerinde de canlı olarak izlendi.
Türkiye’nin 16 Nisan’da sandık başına gideceğini ve çıkacak olan her türlü sonuca saygı duyacaklarını belirten Tayyar, “Tercihiniz ne olursa olsun başımızın tacıdır. Yıllardır millet iradesi diyen bu siyasi anlayışın kalkıp da farklı bir tercih çıkması durumunda buna itirazı elbette olmaz “dedi. Pazar günü verilecek oylarla hükümet sistemi ile ilgili tercihin ortaya konulacağını kaydeden Tayyar, 200 yıldır devleti yöneten, devlet içinde kümelenmiş bürokratik oligarşinin 15 Temmuz gecesi milletin eliyle yıkıldığını ve sistemi yeniden millet eliyle düzenleme fırsatının ortaya çıktığını söyledi.
Tayyar, “Bu ülkeye dar gelen ve bu ülkeye patinaj yaptıran, engel hale gelen parlamenter sistemi artık değiştirelim. İnsanlığın ürettiği iki model var. Birisi parlamenter sistem diğeri de başkanlık sistemi. Şimdi Amerika’daki başkanlık sistemini biz biraz kendimize uyarlayarak aldık. Niye kendimize uyarladık? Çünkü Türkiye’nin şartları farklı. Üniter sistem yani tek bayrak, tek devlet, tek millet, tek vatan diye tarif ettiğimiz, farklılıkları zenginlik olarak gören, birlikte yaşamayı esas alan bir sistemi öngördük. Onun için bu sisteme biz Türk tipi Cumhurbaşkanlığı sistemi diyoruz. Ama biz bunu yaparken rejimi değiştirmiyoruz. Rejim dediğimizde devlet sistemini anlatıyoruz. Eğer gücü halktan alıyorsa biz buna demokrasi diyoruz. Din den alıyorsa teokrasi, saltanattan alıyorsa ona da monarşi diyoruz.1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti, Cumhuriyetten yana tercihini yaptı. Cumhuriyetle ilgili en ufak kavis ve taviz yok. Cumhuriyette mutabık mıyız? evet mutabıkız. Peki biz neyi değiştiriyoruz. Hükümet modelini değiştiriyoruz. Parlamenter sistem olmasın, başkanlık modeli olsun. Cumhurbaşkanlığı modeli olsun birde bize uygun olsun. Şimdi bununla ilgili dedik ki başbakanlığı kaldıralım, başbakana ait yetkileri, bakanlar kuruluna ait yetkileri cumhurbaşkanlığı hükümetine verelim. Yaptığımız işin kısaca özeti budur. Ama maalesef bunun üzerinden o kadar çok yalan üretildi ki şaşırmamak elde değil. Öyle şeyler söylüyorlar ki, Cumhurbaşkanı isterse asgari ücreti düşürebilir. Cumhurbaşkanı isterse lokanta kapatabilir, Cumhurbaşkanı isterse şunu yapar, bunu yapar. Yalanda artık sınır tanımaz hale geldiler. Sevgili hemşerilerim, asgari ücret düşürülebilir mi? Emekli maaşı yarı yarıya azaltılabilir mi? Biz 15 yıldır iktidardayız asgari ücreti 1300 liranın üzerine çıkaran biziz, emekli maaşlarını iyileştiren biziz, Türkiye’de bu reformları yapan biziz. Peki bu siyasi anlayış bu model değiştiğinde bunu niye yapsın. Yapması zaten mümkün değil” dedi.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde tek adamlığın iddia edildiği gibi mümkün olmadığını da vurgulayan Tayyar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yeni sisteme göre Cumhurbaşkanı bir kararname çıkardı, kararname resmî gazetede yayınlandığı gün meclis gelmek zorundadır. Mecliste son kararı milletvekilleri söyleyecektir. Milletvekilleri isterse iade edebilir, isterse içeriğini ve yürürlülük tarihini değiştirebilir. Ne yapılacaksa buna milletvekilleri karar verecek. Dolayısıyla denetleyici mekanizma olarak bizatihi parlamentonun kendisi var.”
Suriyelilere ayda 1400 TL maaş bağlandığı yönünde son günlerde yanıltıcı bazı söylemlerin kasti olarak dile getirildiğini söyleyen Tayyar, bunların külliyen yalan olduğunu belirtti.
Herhangi birinin devlet tarafından 1400 TL maaş bağlanmış Suriyeli getirmesi durumunda Milletvekilliğinden istifa edeceğini vurgulayan Tayyar, “Kamplarda kalan 35 bin Suriyeliye kişi başı ayda 100 lira yardım yapılmakta. Oda nakdi değil karta yükleme ile yapılıyor. Suriyeliler o kartla kamp içerisindeki marketlerden alış-veriş yapmakta. Kampın dışında kalan Gaziantep’te yaklaşık 350 bin Suriyeliye ise bu 100 liralık ödeme de yapılmamakta” dedi.
Suriyelilerin üniversitelere sınavsız girmesinin de söz konusu olmadığını belirten Tayyar, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Son dönemlerde birde Suriyeliler üniversitelere sınavsız giriyor söylentisi dillendirilmeye çalışılmakta. Buda külliyen yalan bir tane örnek getirin az önceki istifa iddiam yine geçerlidir. Sadece ve sadece yabancı öğrenci kontenjanından yurt dışında üniversitede okuyan öğrenciler yatay geçiş ile kaydını Türkiye’ye alabilir. Bu şartlarda ülkemizde okuyan yabancı öğrenci sayısı 16 bindir. Bunların arasında Nijeryalı, Somalili, Sudanlı, İranlı ve Iraklı olanlar var. Suriyeli öğrenci sayısı ise yaklaşık 500 civarındadır oda yabancı öğrenci kontenjanından üniversiteye girmiştir. Ama maalesef gerçekleri söylemeyerek gerçekleri toplumdan kaçırarak milletin zihnini bulandırmaya çalışıyorlar.”
Tayyar konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili çalışanlardan gelen sorulara da yanıt verdi.