TMMOB Mimarlar Odası Gaziantep Şubesi 16.Dönem Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Başkan Aslı Ölçal Tezel, "1985 yılından bu yana ‘’Dünya Mimarlık Günü’’ her yıl Ekim ayının ilk Pazartesi günü, Birleşmiş Milletler Dünya Habitat Günü ile birlikte kutlanmakta; çeşitli etkinlikler ile mimarlığın toplumun gündemine getirilmesi ve farkındalık oluşturulması amaçlanmaktadır" dedi.
"SAĞLIKLI BİR DÜNYA İÇİN TEMİZ ÇEVRE"
"Uluslararası Mimarlar Birliği (UIA) tüm dünyanın yaşadığı bu özel koşulları da dikkate alarak bu yılın temasını “SAĞLIKLI BİR DÜNYA İÇİN TEMİZ ÇEVRE” olarak belirledi. Bu temayla (barınma, kamusal alanlar ve bunların iklim değişikliğiyle ilişkisi) üç temel alana odaklanarak 2030 küresel kalkınma gündemine katkıda bulunmayı umuyor" şeklinde sözlerine başlayan TMMOB Mimarlar Odası Gaziantep Şube Başkanı Aslı Ölçal Tezel açıklamalarını şu şekilde sürdürdü;
"Tüm insanların yeterli barınma hakkına sahip olması gerektiğine inanıyoruz. Dünya çapında 1,8 milyardan fazla insan yeterli barınma hakkından yoksun. 2030 yılına kadar, dünya nüfusunun yüzde 40’ının, istihdam, eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlere erişim için bir ön koşul olan yeterli konut erişimine ihtiyacı olacağı tahmin ediliyor. İklim değişikliği, dünyamız için gerçek bir tehdit. Hızlı kentleşme ve yapılaşma, yakıt enerjisi tüketimimizi ve sera gazı emisyonunu artırmaktadır. Birleşmiş Milletler Çevre Programı, şehirlerin küresel CO2 emisyonlarının yüzde 75’inden sorumlu olduğunu; ulaşım ve binaların bunun en büyük sorumlusu olduğu tahmin ediyor. Mimarlar, yapılı çevrenin karmaşık zorluklarına yanıt verecek donanıma sahip. UIA SDG Komisyonu, BM girişimleri ile dünyadaki mimarların uygulamaları arasında bir köprü oluşturmak için çalışıyor. Mimarların sadece yeni Sürdürülebilir Kalkınma Gündemine duyarlı olmalarını değil, aynı zamanda uygulanması ve geliştirilmesinde aracı olmalarını sağlamayı amaçlıyor."
"KAMU YARARINI GÖZETEN BİR KURUMUZ"
"Kurulduğu tarihten bu yana kamu yararının gözeten ve topluma hizmet için mimarlığı temel alan Mimarlar Odası; sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşam ve mülkiyet hakkının korunması, kentlerin kimlikli ve planlı gelişmesi için çalışmalarını sürdürmektedir" şeklinde konuşan TMMOB Mimarlar Odası Gaziantep Şube Başkanı Aslı Ölçal Tezel açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
"Bütün yerleşmelerin fiziksel ortamını oluşturan yapı üretimi ve mekân tasarımı etkinliği olan mimarlık; yalnızca “üretim süreci” ile sınırlı değil, aynı zamanda taşıdığı toplumsal sorumluluk nedeniyle evrensel değerler bağlamında insancıl ve yaşam hakkına saygılıdır. Son yıllarda; nükleer santraller, köprüler ve oto yollar, havaalanları, hidroelektrik santraller, kanallar gibi birçok projenin çevreye olan etkilerinin değerlendirilmeden uygulanması için yasal düzenlemeler yapılmıştır. Verimli araziler yetersiz tarım politikaları nedeniyle toprak ve üretim kaybına uğramış; denetimsiz madencilik faaliyetleri ve afet riski gibi gerekçelerle yeşil alanlar, milli parklar ve ormanlık araziler kullanıma açılmış veya rezerv alan ilan edilmiştir. Tek başına bir çevre felaketine ve bölgesel iklim değişikliklerine yol açacak olan projeler başlatılmıştır. Cumhuriyet tarihinde ilk kez nüfusun çoğunluğunun kırsal alanlar yerine kentlerde yaşadığı ülkemizde; doğal kaynaklarını kaybeden şehirlerimiz, bu proje ve uygulamalar eliyle yalnızca doğal değil insan kaynaklı afetlere de açık hale gelmiştir. Küresel iklim değişikliği sebebiyle yükselen deniz seviyesi daha şiddetli fırtına ve sellere, yeşil alanların kaybedilmesi ise daha sert geçen mevsimlere ve sonuçta kuraklığa sebep olmaktadır. Dünyamızda yaşanan bu değişime; ülkemizin sahip olduğu doğal kaynakların korunması ve uzun vadeli çevre politikaları oluşturulması yoluyla karşı koymak mümkün olacaktır. Bu bağlamda çevre karşıtı yatırım ve plan kararlarının ivedilikle durdurulması; bilimsel yöntemlere, şehircilik ilkelerine ve planlama süreçlerine bağlı kararların hayata geçirilmesi zorunludur. Her bireyin hiçbir ayrım, mahrumiyet ve kısıtlama yaşamadan temel insan hak ve özgürlükleri doğrultusunda sağlıklı, güvenli ve temiz bir çevrede yaşama hakkının korunması adına sorumluluğumuzu yerine getirmek için mesleki deneyim, birikim ve bilgimizi daha iyi bir dünya için kullanmayı ve dayanışmayı temel ilke olarak kabul ediyoruz. Dünyamızın, ülkemizin, kentsel ve kırsal alanlarımızın, mesleğimizin ve yaşama hakkımızın tehdit altında olduğu bu zorlu dönemde; meslektaşlarımızı SAĞLIKLI BİR DÜNYA İÇİN TEMİZ ÇEVRE oluşturmak adına dayanışmaya çağırıyor, tüm mimarların ve yurttaşlarımızın Dünya Mimarlık Günü’nü kutluyoruz."
