USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Özel Haber

“Paniklemeye gerek yok”…

“Paniklemeye gerek yok”…
27-11-2017 09:57
Gaziantep

Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Kenan Seçkin, yılın son ayına girmemize az bir süre kalmasına rağmen yağışların beklenenin altında olması karşısında paniklemeye gerek olmadığını dile getirdi. Ekimlerde tohumların yağmurla buluşması için henüz erken olduğunu anlatan Seçkin, umutlarının Aralık ayıyla birlikte yağmurun fazla olmasından yana olduğunu anlattı.

“YAĞIŞLARIN OLMAMASI BUGÜN İÇİN SORUN DEĞİL”

Çiftçinin tarlasını önemli oranda ektiğini anlatan Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Kenan Seçkin, “Kasım ayının sonlarını yaşamamıza rağmen yağmur konusunda henüz beklediğimizi göremedik. Ama bu şimdilik ekili alanlarımız için önemli bir sorun teşkil etmiyor. Tohumun rutubetle buluşmasının ardından göğermesi başlayacak. İşte bundan sonra ekili alanların yağmura önemli oranda ihtiyacı olacak. Yani bugün itibariyle yağmurun henüz istenilen oranda yağmaması çiftçimiz ve ekili araziler adına çok önemli bir sorun değil. Ama bu durum birkaç hafta içerisinde değişmese önemli oranda sorunların başlamasını hep birlikte izleriz” diye konuştu.

“SU TOPRAK VE BİTKİ İÇİN VAZGEÇİLMEZ CAN DAMARIDIR”

Suyun bitki hayatının kaynağı olduğunu belirten Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Kenan Seçkin, “Su bulunmayan yerde zaten hayat olmaz. Canlıların hayatsal olaylarında su kullanılır ve yapılarının büyük bölümünde su vardır. Nitekim bitkilerin değişik organları içinde de yüzde 5 ile yüzde 95 arasında su bulunmaktadır. Bitkiler suyu yağış ve yağışın yeterli olmadığı zamanlarda sulama suyu ile temin eder. Toprak katı maddeler ve boşluklardan ibarettir. Yağış ve sulama suyu ile bu boşlukların belli bir bölümü suyla dolar. Toprağa giren suyun tutunamayan kısmı yer çekiminin de etkisiyle aşağılara doğru sızar. Burada birikerek yeraltı sularını oluşturur. Yeraltı suları, toprağın üst taraftaki suyun buharlaşma veya bitkiler tarafından kullanılarak azalması halinde, topraktaki kılcal borular vasıtasıyla yukarı doğru çıkarak, toprağın üst kısmındaki eksik olan su kısmı tamamlar. Yine yeraltı suları kuyular açılarak yeryüzüne çıkartılır ve sulama suyu olarak kullanılır. Yağış sırasında suyun hepsi toprak içine işlemez. Çünkü toprağın su emme gücü çok yüksek değildir. Yağış hızı ve miktarı az ise emilme oranı artar. Hız ve miktar fazla ise bir bölümü emilir. Toprak tarafından emilemeyen diğer kısmı toprak yüzünde birikir. Meyilli yerlerde bu birikim akışkan hale geçer, dere, çay ve nehirler, çukur yerlerde birikerek göller oluşur. Böylece yağış sonrası hem toprak içi ve altı suları, hem de toprak üstü suları meydana gelir” şeklinde konuştu.

“YAŞAMIN HER ALANINDA SU OLDUKÇA ÖNEMLİ”

Suyun, sulama imkanı olmayan yerlerde bitkilerin yaşamlarını sürdürebilmeleri için büyük öneme sahip olduğunu kaydeden Seçkin, “Suyun, ticari sebze yetiştiriciliğindeki önemi, havadaki nem oranını arttırdığından daha çok yaprakları yenen sebzelerde kalitenin artmasına yardımcı olur. Yağmur suları çevre kirliliği olmayan yerlerde bitkiler için en iyi sudur. Yağışların bir yıl boyunca düzenli bir şekilde oluşması ve özellikle bitkilerin yetiştiği dönemde düşmesi onların su gereksinimini sağlar" diye konuştu.  Seçkin, “Yağmur, bölgemiz için sonbaharda diktiğimiz ağaçlarda gübrenin eriyerek bitkinin alabileceği forma dönüşmesine yardımcı olur. Tek yıllık bakliyat ve hububatlar şu anda çiftçilerimizin tarlalarına atmış olduğu bitkinin alabileceği forma dönüşmesi için eriyerek, bitkinin alabilmesi için yağışlara ihtiyaç vardır. Yağışlar bitkinin alabileceği forma dönüşmesi için gereklidir. Bu bölgemizde güz döneminde çok fazla nohut ekilir. Nohutların bir kısmı ekildi. Nohutların çimlenip büyümesi için bu dönemlerde yağan yağmurların da nohutlar üzerine olumlu etkileri vardır” dedi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
19 Ekim 2024 Hakimiyet Gazetesi
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Karikatürler