SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu Hastanesi Uygulama ve Araştırma Merkezi Uzman Psikoloğu - Çift ve Aile Terapisti Melis Tümer Süyür, “Öğrenciler için bir çeşit özgürlük, arada bir soluklanmak, disiplinden az da olsa uzaklaşmak fırsatı olan yarı yıl tatilinde, mutlaka konu tekrarı yapılmalı, yeni konulara çalışılmalı” dedi.
Süyür, okul dönemi boyunca aynı saatte yatıp, aynı saatte kalkan, düzenli ve tempolu bir çalışma içinde olan, her gün derslerine mutlaka çalışmak durumunda kalan öğrenciler için yarıyıl tatilinin çok büyük önem taşıdığını söyledi.
Öğrenciler için yarıyıl tatilinin bir çeşit özgürlük, arada bir soluklanmak, disiplinden az da olsa uzaklaşmak fırsatı olduğunu belirten Süyür, şu uyarılarda bulundu:
“Çocuklar için gerçek anlamda dinlendirici, rahatlatıcı ve motivasyonla ikinci döneme başlamalarını sağlamak ailelerin elindedir. Sömestrde mutlaka bir tatil programı hazırlanmalı, konu tekrarı yapılmalı, yeni konulara çalışılmalı, ders çalışmak ihmal edilmemeli ve bol bol kitap okunmalı.
Her öğrencinin tatille ilgili beklentisi farklıdır. Kimi öğrenci 15 günlük tatilini, eksiklerini gidermek için ders çalışarak değerlendirirken, kimi öğrenci günlerini televizyon veya bilgisayar başında bu dönemi geçirmeyi tercih ediyor. Televizyon veya bilgisayar başında geçirilen boş zamanın dinlenmekten çok yorgunluk yapar.”
TATİLDE TEMBELLİĞE ALIŞILMAMALI
Birçok öğrencinin yarı yıl tatilini, kitap ve defter kapağı açmadan, okullar açılana kadar televizyon seyrederek, geceleri geç saatlerde yatarak ya da odasına kapanıp bilgisayar başında saatlerini harcayarak değerlendirme eğilimde olduğunu kaydeden Süyür, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu düzene alışık olmayan fizyolojik yapı önceleri zorlanır, daha sonrasında yavaş yavaş tembellik ortaya çıkar. Tatil boyunca tembelliğe alışan bünye okul açıldığında eski düzenine dönebilmek için zorlanacağı gibi, uzun bir süre kendini toparlayamaz. Bunun sonucunda ikinci döneme iyi bir başlangıç yapmak amacıyla verilen tatil tam tersi bir durumla sonuçlanır
Her öğrenci kendi durumuna göre bir çalışma stratejisi belirlemeli. Kısa ve uzun vadeli hedefler, öğrencilerin çalışma isteklerini kamçılar. Gerçekleşmesi imkansız hedeflerse belli bir süre sonra öğrencinin ümidinin kırılmasına ve çalışma isteğinin azalmasına neden olabilecektir. Bu dönem içinde uygulanabilecek 4 temel strateji; konu tekrarı yapmak, eksik kalan konuları tamamlamak, yeni konulara çalışmak, bol bol kitap okumaktır.”
İNSANLAR ÖĞRENDİKLERİNİN YÜZDE 66’SINI BİR GÜNDE UNUTUYOR
İnsanların öğrendiklerinin yüzde 75’ini bir haftada, yüzde 66’sını bir günde, yüzde 54’ünü de bir saat içerisinde unuttuklarına dikkati çeken Süyür, “Unutmayı önlemenin yoluysa yapılanları tekrar etmekten geçiyor. Özellikle geçmiş konularla ilgili çalışmalarda çok fazla hata yapan öğrencilerin mutlaka genel tekrara ağırlık vermeleri gerekiyor” diye konuştu.
Konu eksiği fazla olan, konuları sınava kadar yetiştirememe korkusu yaşayan öğrencilerin bu tatilde önceliğinin eksik konularını tamamlamak olması gerektiğini anlatan Süyür, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Çünkü ikinci dönem hem zamanın daha kısa olması hem de bahar mevsiminin gelmesi ve sıcakların başlaması nedeniyle öğrenci için güçlüklere yol açabilir. Konu eksikleri olmayan ve çalıştığı konularda az hata yapan öğrenciler ise yeni konulara çalışabilirler. Kitap okumaya karşı ilgisi olmayan öğrencilerin kalıcı başarılar yakalaması çok güç. Böyle bir alışkanlığa sahip olmayan öğrenciler için tatil bulunmaz bir fırsattır.”
AİLELERE ÖNERİLER
“Çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişmesinde ‘koşulsuz sevgi’ ve ‘güven’ duygusunun önemli etkileri vardır” diyen Melis Tümer Süyür, ailelere uyarılarını şöyle sıraladı
“Çocuklarınızın düşük not alma nedenlerini birlikte tartışıp çözüm üretin, karar alma süreçlerinize çocuğunuzu da dahil ederek sorumluluk bilincinin gelişmesine katkı sağlayın. Okul zamanında kalkış saati, çalışma saati gibi belli rutinlere alışmış çocuklarınızın tatil döneminde vakitlerini eğlendirici ve eğitici geçirmelerine yardımcı olun. Çocuğunuzla mümkün olduğunca çok zaman geçirin, tatili birbirinizi daha iyi tanımak, anlamak ve birbirinizin arkadaşlığından zevk almak için değerlendirin.
Yetenek, ilgi ve beceri bakımından her çocuğun kendine özgü özellikleri olduğunu unutmayın. Bu nedenle çocuğunuzun dönem boyunca sergilediği performansı başka çocuklarla asla kıyaslamayın. Çocukları ikinci döneme motive ederken kullanılacak en yanlış yöntemlerden biri kaygıyı artıran ve özgüveni azaltan ifadelerdir. Başarısız karne getirdiği için sevgi göstermemek ve ilgisiz davranmak gibi yanlış tutumlarla karşılaşan gençlerin genellikle güven kaybı yaşadıkları görülüyor.
Tatilde ilk dönemin yorgunluğunu atmak, bedeni dinlendirmek ve zihni bir nebze olsun rahatlatmak da çalışmak kadar önem taşıyor. Bu nedenle tatil programına; sevilen ve zararsız televizyon programlarının izlenmesi, arkadaşlarla bir araya gelinip ortak aktiviteler yapılması, yakınların ziyaret edilmesi, hobilere daha çok zaman ayrılması gibi zevk alınacak birtakım aktiviteleri de eklemek çocuklarımıza iyi gelecektir, ancak tüm bunları yaparken ölçülü davranmak gerektiğini unutmayalım.”