Yılmazkaya açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
' Milyonlarca çalışan yapılan maaş zammıyla birlikte 2022 yılın da ki zam yağmurunun altında ezildi."
CHP Gaziantep Milletvekili Opr. Dr. Bayram Yılmazkaya konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Elektriğe, doğalgaza, benzine, iğneden ipliğe her şeye art arda yapılan bu yüksek zamlar işçiyi, emekliyi, memuru geçinemez hale getirdi” dedi.
“Türkiye şartlarında hayatın çok pahalı olduğu ülkemizde asgari ücrete, memur ve emekliye yapılan maaş zamları yüksek enflasyon nedeniyle çoktan eridi gitti! Gaziantepli sanayici ve iş insanı asgari ücretin üzerinde maaş vermesine rağmen çalışanlar geçinemiyor” diyen Yılmazkaya, “Asgari ücretli 10 bin lira maaş alsa bile bu zamlar yüzünden geçinemez” dedi.
İşveren 10 Bin Lira Maaş Ödese Bile Çalışanlar Geçinemeyecek!
Yüksek enflasyon ve zamlar yüzünden geçinemeyen işçilerin isyanını dile getiren Yılmazkaya, “Antep’in sanayicisi ve iş insanı çalışan emekçisini mağdur etmemek adına gücünün yettiğince asgari ücretin üzerinde maaş vermeye çalışıyor. Hatta birçok fabrikada 5-6 bin lira maaş ödemekte. Ama AKP iktidarının yarattığı yüksek enflasyon yüzünden maaşı eriyen emekçi kardeşlerimiz, haklı olarak bu durumdan memnun değil. İşveren 10 bin lira maaş ödese bile ülkedeki bu yüksek enflasyondan dolayı hiçbir çalışan geçinemeyecek. Bu yaşanan ekonomik sıkıntılardan ne işveren memnun nede çalışan. Bu pahalılıktan kimse memnun değil” ifadelerini kullandı.
GOSB’de Asgari Ücret Zammı Yüzde 110’larda Ama İşçiler Geçinemiyor!
Yılmazkaya, “ASGARİ ücrete yapılan yüzde 50.5'lik zam ‘tarihi zam' diye kamuoyuna açıklanmıştı. Ama Gaziantep Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikalarda çalışan işçi kardeşlerimize asgari ücretin üzerinde yüzde 110’larda yapılan maaş zamlarına rağmen, elektrikten, doğalgaza, gıdadan, ev kırlarına kadar iğneden ipliğe yapılan yüksek zamlar karşısında maalesef işçi kardeşlerimiz geçinmemektedirler. GOSB’deki işverenler asgari ücretin üzerinde maaş vererek çalışan emekçi kardeşlerimizin maaşlarını 5-6 bin liralara yükseltmesine rağmen ülkedeki bu yüksek enflasyon ve zamlar yüzünden maaşlar yeterli gelmemektedir. Bu yüksek enflasyonun asıl sebebi ülkeyi kötü yöneten AKP Hükümetinin uyguladığı yanlış ekonomik ve siyasi politikalarıdır. Hükümet tarafından atılan bu yanlış adımlarda ülkede domino etkisi yaratarak yine vatandaşa yüksek enflasyon ve fiyat artışlarıyla geri dönmektedir” dedi.
Yoksulluk Sınırının 13 Bin 844 Lira Olduğu Ülkemizde Ne Emekli Geçine Biliyor, Ne İşçi, Nede Memur Geçine Biliyor!
Yılmazkaya, “ASGARİ ücrete yapılan yüzde 50.5'lik zammın açıklandığı günden bu yana asgari ücretin alım gücü hızla azaldı. Özellikle kışın ortasında elektrik ve doğalgaza yapılan yüklü zamlarla eşel mobil sisteminin kaldırılması yüzünden otomatik artış sürecine giren akaryakıt zamları asgari ücretle geçinmeyi şimdiden imkânsız hale getirdi. Yoksulluk sınırının 13 bin 844 lira olduğu ülkemizde ne emekli geçine biliyor, ne işçi, nede memur geçine biliyor.
Zaten milletimiz, giderek artan pahalılığın pençesinde kıvranıyor bu yüksek faturalar ve yüksek enflasyon nedeniyle dar gelirlinin iyice belini büken AKP Hükümeti kendi yanlışlarının bedelini vatandaşa ödetmektedir.
Kiradan daha yüksek gelen elektrik faturaları vatandaşı illallah ettirdi. Elektrik ve doğal gaz faturaları son yıllardaki zam yağmuruyla birlikte tarihi zirve yaptı. Elektrik ve doğalgaza gelen zamların ardından, kömür ve odun fiyatları da bu yıl cep yakmaya başladı. Bir yandan doğalgaza yüksek zam yapılırken eş zamanlı olarak kömür fiyatları da geçen seneye göre yüzde 275 oranında arttı. Geçen sene 1200 TL olan kömürün tonu bu yıl 4500 TL dolayında satılmakta. Bu zamlar asgari ücretli vatandaşı gibi, memuru ve emekliyi de zora sokmaktadır! Asgari ücretle çalışan ve asgari ücretin altında maaş alan emekli vatandaşlarımız kış aylarının kendini hissettirdiği bu günlerde kara kara düşünmekte” ifadelerini kullandı.
Lüks ve Şatafatın Bedelini Vatandaşa Ödetmekten Vazgeçin!
Asgari ücretlinin bir pazar, bir market alış verişini hakkıyla yapamadığını dile getiren Yılmazkaya AKP Hükümetini uyardı, “Düşün halkın yakasında, inin vatandaşın sırtından, yaşadığınız lüks ve şatafatın bedelini, peşkeş çektiğiniz ülke kaynaklarının ceremesini vatandaşa ödetmekten vazgeçin.
Ama herkes şunu çok iyi bilmelidir ki; vatandaşın vergisini, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyen bu düzeni hep birlikte değiştireceğiz. Daha adil bir düzen için ülke kaynaklarının hakça paylaşıldığı bir Türkiye için mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz!” dedi.