Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Kilis’te sivil toplum örgütleri temsilcileri ve kanaat önderleri ile yaptığı görüşmenin ardından Valilik binasında basın toplantısı düzenledi. Kilis’in nüfusundan fazla Suriyeli'ye ev sahipliği yaptığını hatırlatan Bakan Yılmaz, bundan dolayı bölge halkını kutladı.
Kilis’e düşen roket atar mermilere anında karşılık verildiğini belirten Bakan Yılmaz, 9-12 Nisan tarihleri arasında Suriye’deki IŞİD mevzilerine yönelik müdahalede 362 IŞİD militanının öldüğünü belirterek şöyle dedi: "Bizim tarafımıza gelen roketlere anında karşılık veriliyor. Fırtına obüsü, top ve tank atışı başta olmak üzere tespit edilen hedefler görerek veya görmeyerek ateş eden silahlarla ateş altına alınmaktadır. Hedef tespit sistemleri, kara gözetleme radarları ve sensörler vasıtasıyla Suriye tarafından atış yapılan silahlar ve mevziler tespit edilmekte. Yani hangi hedeften Türkiye’ye atış yapıldığı belli. Süratle ateş altına alınarak, misliyle karşılık verilmektedir. Yerel unsurlardan alınan desteklerle ve insansız hava araçlarıyla hedef tespiti yapılmakta ve gereği yerine getirilmektedir. 9 Ocaktan düne kadar yaklaşık 146 hedefe 1117 atış yapıldı. Burada 3998 fırtına, 48 topla, 115 tankla, 187 zırhlı muharebe aracıyla, 17 havanla, 36 makineli tüfekle ve130 uçaksavarla atış yapıldı. Sağlıklı bilgilerle karşı tarafta 362 zayiat verildi. 123 tane yaralıları olduğunu düşünüyoruz. 36 doçka, katyuşa mevzi, 15 keskin nişancı, 40 karargah binası, 19 havan mevzisi, 7 cephanelik, 1 tank, 1 top ve 17 el yapımı patlayıcı ve 10’da bomba yüklü araç imha edildi."
262 IŞİD’Lİ TUTUKLANDI
Suriye sınır hattında fiziki güvenlik sisteminin güçlendirildiğini de dile getiren Bakan Yılmaz, "Bakanlığımız tarafından bu güvenlik önlemlerinin artırılmasına devam ediliyor. Bu sınırı fiziki güvenlik sistemi ile önlemler artırılıyor. STK temsilcileri ile konuştuğumuzda sınırdan geçişler ve kaçakçılığın azaldığını, dolayısıyla tehdit ve riskin azaldığını anladık. Sınır bölgesinde yakalanan adli işlem yapılan kişi sayısı 701. Bunlardan 262’si tutuklandı, 97’si adli kontrol şartıyla serbest kaldı, diğerleri de sınır dışı edildi" diye konuştu.
KİLİS’E 300 YATAKLI YENİ HASTANE
Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar Kurulu ve hükümet olarak Kilisli vatandaşların yanında olduklarını dile getiren Bakan Yılmaz, kente 300 yataklı yeni bir hastane yapılmasına yatırım programına aldıklarını böylece olası acil durumlarda Kilisli vatandaşların sağlık hizmeti almakta sorun yaşamayacağını kaydetti.
Bakan Yılmaz, kente en kısa sürede zırhlı ambulans da gönderileceğini ifade ederken AB’den gelecek 3 milyar Euro ile Kilis’iin altyapısına yönelik ihtiyaçların karşılanacağını dile getirdi. Genelkurmay ve MİT başkanının sınırda yaptığı inceleme ile yangının etkisinin azaltılmasının hedeflendiğini vurgulayan Bakan Yılmaz, Kilis’e son 3 yıl içerisinde 395 milyon liralık yatırım yapıldığını söyledi.
SINIR DAHA GÜVENLİ OLACAK
Suriye sınırının daha güvenli olması için de çalıştıklarını anlatan Bakan Yılmaz şöyle dedi:
"Sınır hattını daha güvenli hale getiriyoruz. Modüler duvar yapılıyor. Kulelerin yapımı, radar konulması, yanına kameraların konulması, acil müdahale timleri bulunması, karakollarla onların desteklenmesi devam ediyor. Gün birlik zamanıdır. Her türlü engelleri ortadan kaldırırız, devletimiz güçlü. Bazı olaylara devletimiz ılımlı yaklaşıyorsa bu hukuka ve insan haklarına verdiği önemden kaynaklıdır. Hukuk ve insan hakları dikkate alınmasaydı bugün konuşulanlar konuşulmuyor olurdu."
HERKESİN ZARARI KARŞILANACAK
Kilis’te patlamalar nedeniyle mağdur olan kişilerin zararlarının tespit edildiğini ve karşılanacağını da dile getiren Bakan Yılmaz, "Bugün hastanede yaralılarımızı ziyaret ettik. 2’si yoğun bakımda, diğerleri iyi durumda ve 10-15 günde taburcu olacaklar. Bu olaylardan dolayı zarar görenlerin zararı komisyon tarafından tespit ediliyor ve devlet tarafından karşılanacaktır. Sıkıntılarımız yok mu, var. Güzel bir söz var; öldürmeyen darbe güçlendirir diye. Bu sıkıntılar milleti daha güçlendirecek birlik beraberliğini, dayanışmasın, kardeşlik ruhunu artıracaktır" dedi.
GÜVENLİ BÖLGE ÇALIŞMASI SÜRÜYOR
Bakan Yılmaz, Azez ile Carablus arasında güvenli bölge oluşturulmasına yönelik çalışmanın yeniden ele alındığını ve bunun sağlanmasının herkesin menfaatine olacağını kaydederek şöyle devam etti:
"Ülkemizde 2 milyon 700 bin sığınmacı var. Sınır dışında da insanlar var. Halep’in farklı statüye geçmesi durumunda veya farklı şehirlerde gelişmeler olunca insanlar gelince içeride değil kendi vatanlarında saldırıya uğramayacak şekilde tutmak lazım. Mare-Hercele yani Azez’in doğusunda Carablus hattına kadar Fırat nehrine kadar olan bölgede bu insanların kalacağı bir başka ülkeye gitme ihtiyacı duymayacağı güvenli bölge oluşması için daha önce ABD ile mutabakata varılan çalışma vardı. Bu çalışmanın hayata geçmesine yönelik çalışma devam ediyor. Biliyorsunuz Almanya’da bunu destekliyor. Uluslararası topluluk sorumluluk gereği Suriyelileri vatanında tutacak bir bölge oluştururlarsa bu Avrupa’nın da Türkiye’nin de Suriyelilerin de menfaatine olacaktır."
TÜRKİYE’YE KEFEN BİÇENİN ÖLÜMÜ KORKUNÇ OLUR
Türkiye’nin kendi hukukunu korumak için gerekeni yapacağını ve Türkiye ile düşman değil dost olmanın herkesin menfaatine olacağını anlatan Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye kendi hak hukukunu korumak için gereğini yapıyor. Misliyle karşılık veriyoruz ama caydırıcı unsurlara. Türkiye hak hukukunu korur bundan kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye kendi hakkı için ne gerekiyorsa yapar ve bundan tereddüt etmez. Roketlerin radar sistemleriyle hangi noktadan atıldığı belli. Atılınca oraya anında karşılık veriyor. Zayiatlar ve yaralılar ondan kaynaklanıyor. Hepsi DAEŞ mensubu, eğer PYD’den gelirse onun da gereği yapılıyor. Katyuşa füzelerinin menzili 35-40 kilometre. Atılan mevzilere gerekli saldırı yapılıyor. Şu ana kadar nokta atışı yapılan alan DEAŞ bölgesi. Onlar o bölgeden uzaklaştırılmadan tehdit devam ediyor. Tehdidi ortadan kaldırmak için Türkiye olarak her türlü çalışmayı yapıyoruz. 'Türkiye’ye kefen biçenin ölümü korkunç olur' diye söz var. Bize zarar verirlerse bunun kat kat fazlasını görürler. Bu coğrafyada Türk ile Türkiye ile düşman olmak değil herkes dost olmak için çalışmalı. Kim Türkiye ile dost olursa kendi menfaatine olur."
Mobil