Gaziantep’te yüzlerce çocuk evde kalması gerekirken, koronavirüsle mücadele sürecinde sokaklarda. Sabahın şafağından gün batımına kadar yağmura, soğuğa, sıcağa ve belki de virüslü maske ve eldivenlerin atıldığı çöp konteynırlarının başında gördüğümüz çocuklar yürek burkuyor.
Vicdanları kanatan hikayelere ve anlatılara konu olacak görüntülerin kahramanı onlar. Ne eve kapanabiliyorlar ne de koruma kalkanı alabiliyorlar. İnsanlığı tehdit eden virüsün yarattığı belirsizliğin ve bilinmezliğin çaresiz “kurbanlarından” onlar. Toplamaya çalışıyorlar geri dönüşüm maddelerini çöp bidonlarından. Yaşamlarının büyük risk altında olduğunun farkında bile değiller. Gaziantep’te yüzlerce çocuk sabahın erken saatlerinden itibaren geri dönüşüm toplamak üzere sokağa çıkıyor. Kent genelinde gördüğümüz atık toplayan çocuklara yönelik çalışma yürütülmesi isteniliyor.
ÇOCUK İŞÇİLİĞİ KENT GENELİNDE ARTIYOR
Çalışma hayatının en önemli sorunlarından biri olan çocuk işçiliği, “Çoğu kez çocukları çocukluklarını yaşamaktan alıkoyan, potansiyellerini ve saygınlıklarını eksilten, fiziksel ve zihinsel gelişimleri açısından zararlı işler” olarak tanımlanıyor. Gaziantep’te Yaprak Mahallesi’nde kağıt toplayarak ailenin geçimine katkı sunduklarını söyleyen kağıt işçisi çocuklar, yaptıkları işin belli bir mesaisi olmadığını, kağıt arabaları dolana kadar kağıt toplamak zorunda bırakıldıklarını ifade ediyor. Küçük bedenleriyle kağıt toplamak zorunda bırakılan çocuk işçiler, çok az bir miktara çalışıyor. Kağıt toplayan çocuk işçilerden biri: “Bu gördüğün torba dolmadan teslim edemeyiz. Gaziantep’in çeşitli sokaklarında, caddelerinde kağıt karton topluyoruz. Daha sonra Çıksorutta bunları toplayan bir yer var oraya teslim ediyoruz. Az para kazanıyoruz, miktarını söylemek istemiyorum. O kazandığımız parayı iş sırasında harcamamaya çalışıyoruz. Ama bazen karnımız acıkıyor, bir ekmek alıp arkadaşlarımızla bölüşüp yiyoruz” diye belirtiyor.
EN ÇOK ETKİLENENLER ARASINDA ONLAR DA YER ALDI
Türkiye’de koronavirüsün tespit edildiği açıklanan 11 Mart 2020 tarihinden bu yana toplumun hemen her kesimi ekonomik ve sosyal bir krizle karşı karşıya kaldı. Bunlar arasında en dezavantajlı kesimlerden biri ise günübirlik para kazanarak geçimini sağlamaya çalışan kâğıt işçileriydi. Türkiye’de kaç kişinin kâğıt toplayarak geçimini sağladığına ilişkin resmi bir rakam bulunmuyor. Yaygın görüş, yarım milyon insanın bu şekilde geçimini sağladığı yönünde. Karantina süresince kapalı olan mağaza ve iş yerleri ile uygulanan sokağa çıkma yasakları kâğıt toplayıcılarını çalışamaz hale getirdi. Yine bu dönemde virüsün çöp konteynırlarında, herhangi bir eşya üzerinde 72 saat canlı kalabildiği yönündeki açıklamalar da eklenince sokakta atık toplanması tümüyle yasaklandı. Buna ek olarak, insanlarda da tepki oluşmaya başladı, kâğıt toplayıcılarını gördükleri anda uzaklaşmaları için yapılan uyarıların tonu sertleşti. İnsanların çöp kutularına dahi dokunulmasına tahammül edemedikleri bir ortamda, onların durumu her gün daha da zorlaşıyor, kötüleşiyor.