Yaşam

Coşkun kişisel sergisini açtı

Coşkun kişisel sergisini açtı
05-11-2017 08:54
Gaziantep

Sanko Sanat Galerisi’nde 21’inci kişisel resim sergisini açan Halil Coşkun, “Sanatçı öğrendikçe daha çok kendine dönen ve yalnızlaşandır” dedi.

Sanko Sanat Galerisi Yürütme Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Halil Çiçek, Sanko Park AVM yetkilileri, sanatçı ve sanatseverlerin katıldığı sergi açılışında yaptığı konuşmasına, bir hafta önce vefat eden suluboya resim sanatının büyük ustası Mustafa Bencan’ı anarak başladı.

Galerinin 2004 yılında açıldığını ve şimdiye kadar 200’e yakın sergi açıldığını anımsatan Çiçek, “Özel Sanko Okulları öğrencilerinin sergilerine ev sahipliği yapılması amacıyla açılan Sanko Sanat Galerisi, istikrarlı bir şekilde gelişimini sürdürdü ve bugün ülkemizin nadide sanatçılarının buluşma noktası haline geldi” diye konuştu.

Ressam Halil Coşkun ise sanata ve sanatçıya ulaşım amacıyla galeri açan Sanko’ya şükranlarını sundu. “Bu üç beş kelime ile anlatılacak bir şey değil” diyen Coşkun, son 30 yıldır soyutlanmış güvercin figürleri yaptığını söyledi.

TEK TERCİHİM RESİM OLDU

Ankara’da atölyesinde çalışmalarını sürdüren Coşkun, ortaokul ve lise yıllarında resmin kendisi için büyük bir tutku olduğunu ve arkadaşlarının okul dışında futbol oynarlarken kendisinin resim yaptığını kaydetti.

“Sanatçı öğrendikçe daha çok kendine dönen ve yalnızlaşandır” diyen Coşkun, şöyle devam etti:

“Henüz ortaokuldayken mecmualardan kopyalama yapardım. Ailem çalışmalarımı ilgi ile izlerdi. Bu tutkumu bildiği için babam bütün mecmuaları alırdı. Lise son sınıfa geldiğimde resmin akademik eğitimini almaya karar verdim ve tek tercihim resim oldu. Üniversite yıllarında resim benim için vazgeçilmez bir tutkuya dönüştü.

Okulun tatil olduğu zamanlarda bile geç saatlere kadar resim yapardım. Mezuniyetimden sonra öğretmenliğe başladım. Fakat sanat ortamlarında olma isteğim daha ağır bastı ve öğretmenlikten istifa edip Ankara’ya yerleştim. Yüksek lisansımı Hacettepe Üniversitesi’nde tamamladım. Atölyemi kurdum ve halen çalışmalarımı sürdürüyorum.”

Resmi ve özel koleksiyonlarda eserlerinin bulunduğunu anlatan Coşkun, “Resimlerimdeki kuş, kendine ait yuvada dış dünyadan soyutlanmış, bir bakıma inzivaya çekilmiş, dıştan gelen tüm kötülüklere karşı etrafını saran dalların arasında kendine bir zırh oluşturmuş ve böylece kendi mekânında özgürlüğe kavuşmuştur. Boşlukta kendi başına korkusuzca durabilmektedir” ifadelerini kullandı.

RESİM YAPMAK BENİM İÇİN HAYATIN ANLAMI VE VAR OLMA BİÇİMİ

Tuval üzerine yağlı boya tekniğiyle yapılmış 42 farklı ölçülerde eserinin yer aldığı serginin kendisi için anlamlı olduğunu vurgulayan Coşkun, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir sanat yapıtının gerçek değeri, sanatçının yaşantısına ait tüm verilerin toplamında yattığı yaygın bir yaklaşımdır. Sanatçı, doğadaki somut biçimlerden başlayıp adım adım gözle görünür bir değişimle betimlediği her nesneyi ‘soyut dilde’ biçimlenene kadar yüzeye aktarıp, gizemi düşünceye, düşünceyi düşe, düşü ise gerçeğe doğru hızlıca, tıpkı bir film şeridi gibi sürüklemektedir. Resim yapmak benim için hayatın anlamı ve var olma biçimidir. Resim yapmadan kendimi yaşamamış gibi hissediyor ve varlığımı sorguluyorum.”

Konuşmaların ardından ziyaretçiler arasında bulunan İTÜ Tekstil Mühendisliği bölümü öğrencisi Yunus Emre Dağdeviren, SANKO Holding tarafından bastırılan ve Gaziantep Arkeoloji Müzesi’nin bilimsel yayını olan “Belkıs Zeugma ve Mozaikleri” isimli bilimsel yayını, sanatçı Halil Coşkun’a takdim etti.
 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER