Yokluk ve açlıkla mücadele ederken bile düşmana geçit vermeyen, teslim olmayan Antep halkının bugün de aynı inanç, azim ve kararlılıkla gazi olmaya, şehit olmaya hazır olduğunu vurgulayan Şahin, şunları söyledi:
“25 Aralık destanı; kan ve barut kokusu içinde sevdiklerine siper olanların, kefenleri olan kanlı elbiseleriyle koyun koyuna gömülen şehitlerin, mağaralara sığınarak cepheye cephane akışı için yardımcı olan kadın ve çocukların, el yapımı tezgâhlarda silah üretip cepheye yetiştirenlerin, Türk bayrağının Antep Kalesi’nden indirilmesine canları pahasına izin vermeyenlerin, ‘kefen bayraklı kale’nin destanıdır. Bu destan, birlik ve beraberlik ile kardeşlik duyguları ile kenetlenen bir halkın, her türlü yokluk ve zorluk karşısında bile neler yapabileceğinin en güzel kanıtıdır.”
Bugün ülkemizin yine benzer bir saldırı altında olduğunu ifade eden Başkan Şahin, “Gün birlik olma günüdür, gün vatana sahip çıkma günüdür, gün provokasyonlara gelmeme, aklıselim davranma günüdür.” diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“15 Temmuz’da çok büyük bir tehlike atlattık. Aziz milletimiz ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet’ ilkesi etrafında bütünleşerek, işgal girişimini bertaraf etmiştir. Ancak tehlike bitmedi. O gün başarılı olamayan FETÖ, bugün diğer terör örgütleriyle el ele vererek çirkin oyunlarını sahnelemeye, tuzaklarını kurmaya devam ediyorlar. Ama başaramayacaklar. Çünkü ne Türkiye herhangi bir ülkedir ne de bu millet sıradan bir millettir. Tarihini kendi kanıyla yazan bir milletin karşısında hiçbir güç duramayacaktır.”
Gaziantep’in “Gaziantep şehit olur, gazi olur ancak esir olmaz” sözünün hakkını vererek geçmişte işgal güçlerine ve 15 Temmuz gecesi de darbecilere teslim olmadığına vurgu yapan Şahin, Anteplilerin vatan sevdasını her gece meydanları doldurarak gösterdiğini ve 15 Temmuz’dan beri yapılan tüm provokasyonlara rağmen oyuna gelmeyerek birliğini muhafaza ettiğini belirtti.
Bundan 95 yıl önce Antep’te gerçekleştirilen direnişin bugün herkese örnek olması gerektiğinin altını çizen Başkan Şahin; sözlerini şu şekilde noktaladı:
“Gaziantep'in kurtuluş mücadelesini unutmayacağız, unutturmayacağız. Ülkemiz üzerine oynana oyunlara, yapılan planlara geçit vermeyeceğiz. Çok çalışacağız. Bize bırakılan mirasa sahip çıkacak ve rengini şehitlerimizin kanından alan al bayrağımızı ilelebet bu topraklar üzerinde dalgalandıracağız. Yurdumun üstünde tutan son ocak sönmeden bu bayrak inmeyecek bu ezan dinmeyecek. 25 Aralık'taki aynı azim ve kararlılıkla, kesinlikle bağımsız ve hür Türkiye için mücadele edeceğiz. Muhtaç olduğumuz kudretin, damarlarımızda dolaşan kanda mevcut olduğu bilinciyle ülkemiz için yılmadan çalışmaya devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle; gazi şehrimizin düşman işgalinden kurtuluş günü olan 25 Aralık’ın yıldönümünde, ‘ben Gaziantepliyim’ deme onurunu bizlere yaşatan aziz şehitlerimiz ve gazilerimizi, Antep’in tüm gücüyle direnen fedakâr ve cefakâr halkını bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyorum."