Gaziantep Valisi Davut Gül, Fetullahçı Terör Örgütünün 15 Temmuz kalkışmasına karşı iktidarı muhalefeti bir arada demokrasiye sahip çıkıldığını dile getirdi. Vali Gül, düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Hakimiyet Gazetesi’nin pandemi sürecinde Suriyeli sığınmacılarda vaka sayısının ne olduğu konusunda ki sorusuna Vali Gül, “Suriyeli vatandaşlarda vaka sayısı neredeyse sıfır” dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın son açıklamalarının ardından pandemi sürecinde en çok adı geçen kentlerin arasında Gaziantep yer aldı. Son dönemde alınan önlemlere ilişkin sorulara yanıt veren Gaziantep Valisi Davut Gül, “Suriyelilerde vaka sayısı hemen hemen 0’a yakın” dedi. 15 Temmuz Demokrasi ve Birlik Günü etkinliklerine ilişkin basın toplantısı düzenleyen Vali Gül, 15 Temmuz’da demokrasi nöbetinin randevulu bir şekilde gerçekleştirileceğini duyurdu.
“ÖNLEM ALMASAK 10 BİN KİŞİLİK HASTANE YAPILSA YETMEZ”
Gaziantep’te sahra hastanesi kurulacağına ilişkin iddiaları değerlendiren Vali Gül, “Gaziantep’in 2,5 milyon nüfusu var. Biz tedbir almazsak, 10 bin kişilik ilave hastane yapsak yine yetmez. 10 bin yeni yatak yapsak bile, vaka sayılarının artması halinde bu yatak sayısı da yetmeyecektir. Sağlık Bakanlığımızın kimi nerede tedavi edeceği konusunda bir kriteri var. Evinde uygun şartları olmayan hastalar, yurtlarda tedavi ediliyor. Evinde uygun şartları var olan ve semptomu daha hafif olan hastalar, evlerinde hekim kontrolünde tedavilerini sürdürebiliyorlar. Bu hastaların ölüme terk edildiği anlamına gelmez. Sağlık Bakanlığından gelen Saha elemanları kentimizdeler. Hastanelerde bir sıkışıklık meydana geldi ancak bunun çözümü yatak sayısını artırmak değil, kaynağı kesmektir. Kaynak kesilmediği müddetçe, vaka sayıları artıyor. Hastane yaparak bunun altından kalkma şansımız yok” dedi.
“TEDBİR ALINMASA 5 VAKA 5 BİN OLABİLİR”
Daha önce gazeteler tarafından kamuoyuna duyurulan vaka sayılarına değinen Vali Gül açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
“Yayımlanan rakamlar doğru değildi. Sağlık Bakanlığının kesin talimatı var, tüm rakamları Sağlık Bakanı açıklıyor. Sağlık Bakanlığının açıklamadığı rakamları, Fili tarif eder gibi burada sıkıntı var diye paylaşmanın bir anlamı yok. Sağlık Bakanımız, vaka artışının olduğu 5 ili açıkladı. Gaziantep ile ilgili açıklamanın ardından biz de gerekli paylaşımlarda bulunduk. Bu noktada rakamlara çok takılmamak gerekiyor. Bir kişi de olsa, 5 kişi de olsa bu vakalar yayılacak. Tedbirlere uymazsak 5 vaka, 5 bin vaka olabilir. Tedbirlere uyarsak 5 bin vaka 20 gün sonra sıfırlanabiliyor. Koronavirüs’ün ilk kez bir yerde görülmesinin haber değeri var. Şu an itibariyle binlerce insan koronavirüse yakalandı. Her yerde vakalar çıkıyor. Herhangi bir işletmede vakaya rastlanmasının şehre de mücadeleye de faydası yok. Fabrikada rastlanan vaka sonrasında fabrika yönetiminin bir şey yapmaması haberdir. Ancak vaka görülmesinin ardından gerekli tüm işlemler yapılıyorsa, bunun ötesinde yönetimin yapabileceği bir şey yok. OSB’de denetimlerde bulunduk. Keşke şöyle bir şey olsa, kentte 20 gün hiçbir şey üretilmese, her yer kapansa bu durum gündemimizden kalksa. Bunun olma ihtimali yok. 20 günde vaka sayısını sıfırlasak bile 21.gün kurallara uymazsak vakalar devam edecek. Pandemi dönemi uzun sürecek, bizim disiplinli bir yaşam biçimine geçiş yapmamız gerekiyor. Vaka sayısı Gaziantep’te sıfırlansa, tedbirlere uyulmaması halinde yine vaka sayısı artacaktır. Cezalara rağmen maske takmayan kişileri, sokağa çıkma yasağı ile evde tutmak ne kadar mantıklı? Makul olanda ittifak yapmak gerekiyor. Maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyulmasını istedik. OSB’de kurallara uyulduğunu görüyoruz. Ancak sosyal hayatta bunun 4’te 1’ini göremiyoruz. Bu açıdan fabrikalar, iş yerlerini kapatmak, insanları sokağa çıkma yasağı ile evlere kapatmak çözüm değil. Her evin önüne polis koyma imkanımız yok. Bizi hastalıktan koruyacak olan kendimiziz.
“50’ŞER KİŞİLİK GRUPLAR HALİNDE NÖBET TUTULACAK”
Gaziantep Valisi Davut Gül, yaklaşan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde 50'şer kişilik gruplar halinde sabah namazına kadar nöbet tutulacağını açıkladı. Valilikte düzenlenen toplantıda bu sene Covid-19 tedbirleri kapsamında anma ve kutlama programının gerçekleştirileceğini aktaran Vali Gül, dört yıl önce verilen mücadeleyi hatırlatarak milletin demokrasiye sahip çıktığını belirtti. 4 yıl önce Fethullahcı Terör Örgütü'nün yaptığı darbe kalkışmasının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, milletin, o dönemde bütün farklılıkları bir tarafa bırakarak demokrasinin, devletinin yanında yer alması ile bertaraf edildiğini kaydeden Gül açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
“15 Temmuz'un hem kutlama hem de anma yönü var. Kutluyoruz çünkü bu ülke, bu devlet, bu millet uçurumun kenarından alındı. Dolayısıyla da önemli bir kazanım, önemli bir mücadele. Anıyoruz çünkü şehitlerimiz var. O dönem itibari ile 249 şehidimiz vardı daha sonra da gazilerimizden şehit düşenlerimiz oldu. 2 bin 200'ün üzerinde o dönemde gazi var ama bana göre o mücadelenin içerisinde olan 82 milyonun tamamı bir anlamda gazi" ifadelerini kullandı. Dört seneyi geride bırakırken bu sene gerçekleştirilen etkinlikler hakkında bilgi veren Gül, "Her sene bu etkinlikler, kutlamalar, anmalar Cumhurbaşkanlığı'nın koordinesinde, İçişleri Bakanlığı'nın talimatları çerçevesinde yapılıyor. Yine aynı şekilde yapılacak. Tabi bu sene salgın hastalıkla karşı karşıyayız. Bir şeyi anarken, kutlarken başka bir sıkıntıya yol açmak da istenmediği için 19 Mayıs, 23 Nisan gibi çerçevesi biraz daha daraltıldı. Daha çok dijital ortamda, temasın olmadığı, temasın en aza indirildiği etkinlikler yapılacak. Burada en önemli şey 15 Temmuz'da yapılan yürüyüş, toplu miting gibi kalabalık etkinlikler bu sene olmayacak. Ama demokrasi nöbeti devam edecek. Saat 08.00'da başlayacak sabah ezanına kadar nöbetleşe devam edilecek. 50 kişilik gruplar halinde olacak. Burada kamu kurum ve kuruluşları, sendikalar, basın mensupları, dernekler, şehit ve gazi ailelerimiz, vatandaşlarımızdan katılmak isteyenler olursa randevu usulü ile katılacak. Belirli bir saat aralığı verilerek orada bulunması sağlanacak. Bu arada da billboardlarda evlerimizde balkonlarımızda bayraklarla milli ve manevi değerlerimize sahip çıkacak görsellerimizle bu günü anma ve kutlamaya devam edeceğiz.”
“MÜCADELE KARARLILIKLA SÜRÜYOR”
FETÖ ile mücadelenin kararlılıkla sürdürüldüğüne dikkat çeken Gül açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
“Gaziantep'te yaklaşık olarak 29 bin kişiyle ilgili işlem yapıldı. Bu 29 bin kişinin hepsi ceza aldı ya da hepsi suçludur anlamına gelmiyor. Bunların içerisinde ceza alanlar, beraat edenler, mahkemesi sürenler, ifadesi alınanlar var. Bizim burada bir çatışma olmadığı için Gaziantep'te o dönemde şehidimiz olmadı ama Gaziantepli olup başka şehirlerde gerek görev yapan gerekse bu mücadelenin içerisinde olan 3 şehidimiz 8 tane de gazimiz var. Bu vesile ile bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize de sağlık, sıhhat diliyorum. Hem 15 Temmuz hem bu vatanın her karış toprağı şehitlerimizin bizlere, kalanlara, 83 milyona emanetidir. O anlamda bu emaneti yere düşürmeyeceğiz. Bu emaneti 83 milyon olarak sahip çıkacağız" diye konuştu. Gaziantep'te kamudan ihraçlar Açıklamasında kamudan ihraçlar noktasında da bilgi veren Gül, "Davaların sonuçlananları var sonuçlanmayanları var ama her şey kendi mecrasında devam ediyor. Dört yılda bir dava sonuçlanmaz mı diye bir şey aklınıza gelebilir ama sonuç itibariyle bunların hepsi dört yıl önce açılan davalar değil, dört yıl önce bir dava açıyorsunuz sonrasında bir yıl önce başka bir delil buluyorsunuz, iki yıl sonra başka bir delil buluyorsunuz. Sizlerde takdir edersiniz ki bu terör örgütü gizliliğe riayet eden bir terör örgütü. Dolayısıyla da Türkiye bir hukuk devleti ve delil bulduğunda işlem yapıyor. Bu mücadelede de ne zaman bir bilgi, belge, delil olduğunda bağımsız mahkemeler kararlarını veriyorlar o süreçte devam ediyor. Kamudan ihraç edilenler var. Bizde de toplamda 2 bin 294 kişi ihraç edilmiş. Orda da bütün süreç kendi mecrasında devam ediyor. İhraç edilenler Cumhurbaşkanlığı koordinesinde OHAL komisyonlarına müracaat ediyor. Orada mesleğe geri dönenler ver itirazları reddedilenler var. Özetle hukuk sistemi işliyor. Suç işlemişse mahkemede süreç devam ediyor, idare anlamında bir yanlışlık yapılmışsa geri dönüş mekanizması devam ediyor. Ama geri dönüşlere baktığımızda %1, 2ölçeğinde. Demek ki verilen kararlar isabetli kararlar, deliller elde, bir yanlışlık yapılmamış. Ama yanlışlık yapıldığında da o mekanizma işleyerek hakları iade ediliyor.”
“BURADA 2,5 MİLYON İNSAN VAR”
Vali Gül, bir gazetecinin FETÖ’den yargılanan ve Gaziantep Valiliği ile protokol imzalanması konusunda ise şunları söyledi: “Bu insanların ne olduğunu hiç sormuyorum ben. Burada 2,5 milyon insan var. Başkanız benim 10 bine fotoğrafım var. Sanayicilerin hepsine gidiyorum. Hayır, hasanet yapacak herkesle protokol imzalıyorum. kim varsa hepsiyle protokol yaparım. Bunun suçu, sıkıntısı varsa bunu zaten hakim-savcı takip ediyor. Yani hakime, savcıya ben talimat vermiyorum. Oradaki iş bağımsız olarak işliyor. Adamın işletmesi açıksa, Maliye vergi, SGK prim alıyorsa, adam ihracat-ithalat yapıyorsa ve bu adam hayır hasanet yapmak isterse “Sen hayır-hasanet yapma demiyorum. Şimdi 100 tane hayırsever arıyorum. Bildiğiniz kim varsa gelen herkesle protokol yaparız. Bu başka bir şey. Suçla suçluyla mücadele başka bir şey. Cin başka, şeytan başka. Bunları birbirine karıştırmamak lazım. Gaziantep’te uyuşturucu kullanan da, suç işleyen de, her çeşit işe bulaşmış adam var. Ama devlet olarak adam geliyor ona yardımcı olmaya çalışıyoruz. Onun elinden tutmaya çalışıyoruz. Onu yönlendirmeye çalışıyoruz. FETÖ’nün darbe girişimince birçok amacı vardı ama temel amacı yönetimi değiştirmek. Sayın Cumhurbaşkanımızı değiştirmek istiyorlardı. Bunu silah kullanarak yapmak istedi, başarısız oldu” dedi.