“Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sayın Sezer Cihan ile göreve geldiği dönemden bugüne Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin gerçekleştirdiği ve gerçekleşmesi hazır birbirinden önemli projeleri ile ilgili çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.Hakimiyet Gazetesi olarak gazetemize yapmış oldukları açıklamalar için teşekkür ederiz.”
Asım Bey döneminde göreve başladınız. Projelerin mimarı olarak anılıyorsunuz. Gaziantep Belediyesinin 15 yılını değerlendirir misiniz?
28 yıllık belediyecilik geçmişim var. Gaziantep Büyükşehir Belediyesinde ise 15. Yılımı tamamladım. Belediyenin her alanında görev yaptım.İlk olarak 2005 yılında imar dairesi başkanlığında göreve başladım.Her ne kadar tarihi ve kültürel mirasın korunması imar daire başkanlığının işi olmasa da, Asım Bey restorasyon,müze ,çarşı restorasyonlaştırma ve diğer işlerini de bana bağladı.Gaziantep’e gelir gelmez şehrin tarihi dokularından başlayarak her yerini incelemeye başlamıştım.Hızlı bir şekilde tarihi doku ile ilgili beş yıllık bir eylem planı hazırladım.Dönemin mimarlar odası başkanı Zafer Bey’e de projelerimden bahsedince hem çok etkilendi hem de şehirde çok yeni olduğumu duyunca çok şaşırmıştı.
Nasıl bu kadar iddialı olabildiniz?
Bir şehri hemen tanıyıp nasıl cazibe merkezi haline gelecek; değerleri, geçmişi, kültürü,birikimi bunları bilmek çok önemli.Şehri ancak bunlar üzerine bina edebilirsiniz. Hafta içi genellikle sahada, şantiyedeyim. O dönem de “Kültür yolunu beş yıl içinde nasıl görmek istersiniz? “Diye bir resim yaptık.Hangi yıl hangi ay hangi projeyi hangi kaynakla yapacağımızın planlamasıyla sunumunu yaptık.İlgili olan kimler varsa paylaştık.Sonra da hedeflerimizin tamamını hayata geçirdik.Asım beyin “ben bu şehri kültür şehri yapacağım” mesajı ve ideolojisi çok önemliydi.O günden bugüne de katlanarak başarı ile devam ediyoruz.
O dönemde tarihi dokularında korunması ile ilgili projeler tamamlanıp hayata geçirilmeseydi bugünkü eserlerin çoğu yıkılıp kaybolup gitmişti, diyebilir miyiz?
Sayın başkanımız Fatma Şahin başkanımız da bu konuda çok hevesli.Kendisi göreve geldiğinde;“Asım Bey’in en güçlü ve gündeme gelen yönü bu.Buradan hiç geri adım atmayalım” dediler.Ondan sonra KUDEP daire başkanlığını kurdular.Dün nasılsak bugünde aynı hızla hatta daha fazlasıyla da çalışmalarımıza devam ediyoruz.Eğer bir şeyi doğru yapıyor ve de inanıyorsanız her yerden destekleri de alıyorsunuz.O dönemlerde başlayıp şimdide devam ettiğimiz sokak sanatlaşmasını kilometrelerce yaptık.Fatma başkanımız döneminde kültür yolunun 8 km’ sini tamamlandı. 5 yılda 8 km’ lik alanı yapmak bir rekordur. Eksik bütün sokakları bitirdik.
GASTRONOMİ kenti unvanını almak en ses getiren başarı oldu diyebilir miyiz?
GASTRONOMİ unvanı için çok uğraştık.Ben aslında yemekten anlamam.İşim projedir.UNESKO başkanı ile görüştüğümde “bize yemek tarifi yapmayın.Yemek kültürünün tarihi,şehrin ekonomisine sosyalleşmesine katkısı ve kültürün uluslararası plartfom da korunması,tanıtılması…”bunları iyi anlatın dedi.Bizde bu yönlendirmeyle çok güzel raporlar hazırladık.Ve başkanımızın da çabalarıyla hakkımız olan unvanı da elde ettik.
Kültür yolu önemli bir proje.Ama orada sosyal yaşam belli bir saate kadar. Akşam yediden sonra bitiyor.Bu da turistler açısından cazibesini koruyamıyor.
Eski çarşıların içindeki hanlar geç saatlere kadar açık kaldığından turist çekmeye başladı.Eskiye oranla yeni yeni canlanmaya başladı.Ama geceleri hala biraz daha canlandırmamız lazım.
İlçe belediyelerle sıkıntılar Asım Bey döneminde oluyordu.Mesela bir Şarap Evi yapılacaktı ama ilçe belediyesi ruhsat vermiyordu.Halen var mı öyle durumlar?
Şuan öyle sıkıntılar yaşamıyoruz ve onunda sonuçlarını görüyoruz. İlçelerde turistik alanlarda kendi üzerlerine düşenleri yapıyorlar.Ama zaman zaman içinde bulunduğun ortam,siyasi ortamlar,şehrin hassasiyetlerine göre de eylem planları şekillenebiliyor.
Yaşamsal alanlardaki fiyat politikaları da eleştiri konusu.Serbest piyasa ekonomisi de olsa dışarıdan gelen ziyaretçilerin arada uçurumlar olan fiyatlardan rahatsızlar.Kalite farkı olsa da dışarıda gelen yabancıya nasıl anlatacaksınız?Orta yol nasıl bulunacak?
Bir gerçek var.Piyasadaki her ürün aynı güçte,kalite de değil.Maliyetleri de ona göre farklı oluyor.Yine fiyat dengesi olması tercihimiz ama serbest piyasa ekonomisi ve maliyetlerle bir yere kadar müdahale edebiliyorsunuz. Ticaret Odasının standartlaşma çalışmaları var. Belediye olarak ta en çok ağırlık verdiğimiz konulardan biriside bu.
Turizm de ciddi anlamda potansiyeli oluşturduk.Personelin eğitimi,kalite,sunum gibi çalışmalara ağırlık veriyoruz.Gelen insanların her açıdan memnun ayrılması lazım.Deniz turizminde otele kapanıp dışarı çıkılmadığından sadece işletme sahibi kazanır.Kültür turizminde ise o şehirde bulunan bütün esnaf kazanır.O nedenle kültür turizmi bir şehrin can suyudur.
“Esnaf bizi güler yüzle karşılıyor”
Saha çalışmalarımızda başkan hanımla incelemelerde bulunurken esnafımız bizi güler yüzle, memnuniyetle karşılıyorlar.Eskiden yürümeye dahi korktuğumuz yerler, şimdi tarihi mekanlar olarak turizme hizmet veriyor.Nereden nereye gelmişiz,diyoruz.
” İslam bilim müzesi, “göç müzesi” ve de “el sanatları müzesi” ile hizmetlere devam edeceğiz.Kültür turizminde müze çok önemlidir. İlk defa size söylüyorum kalenin üzerinde Sabun Hanı var.Restorasyonuna başlıyoruz.İleriki dönemde bir sabun müzesi de yapmayı düşünüyoruz.
Önümüzdeki dönem için diğer projeleriniz nelerdir?
En önemlilerinden birisi “içme suyu projesi.”Düzbağ projesi , Gaziantep’in bugününü de geleceğini de kurtaracak devasa bir proje.
Toplu taşımada başlı başına bir sorun ve onu da en kısa sürede çözümleyeceğiz. 270 adet belediye otobüslerimiz var.Günde 170 bin yolcu taşıyoruz.Toplu taşıma hizmetlerimizde memnuniyet oldukça yüksek.Ayrıca hiçbir yerde göremeyeceğiniz, ilçe köy ve beldelere kadar toplu taşıma hizmeti götürüyoruz.310 civarında bu sayı ve bu bir rekordur.
Panorama müzesine neden ayrı bir önem veriyorsunuz?
2013’ de Kırım da Sivastopol’a sadece panorama müzesi olduğu için geziye katılmıştık.Çok etkilendik ve bizde Gaziantep’te halkının çoğunu milli mücadele de şehit vermiş,tam da kültür yolundaki bir mekanda bir panorama müzesi neden olmasın dedik? Şuan bitme aşamasında.Bittiğinde içinde araştırma merkezinin de olduğu müthiş bir müze olacak.Dünyanın pek çok ülkesinden ziyaretçi akınına uğratacak bir çalışma oluyor.Eserlerin yağlı boya olarak çalışılması da yıllar geçtikçe sanat değerinin de artmasını sağlayacak.25 Aralık Gaziantep’in kurtuluşunda resmi açılışı yapacağız.Herkesin mutlaka gidip görmesi,o muhteşem duygusal atmosferi yaşamasını diliyorum.
Alt yapı,üst yapı çalışmaları nasıl olacak.Asfaltlama da gecikme var gibi görülüyor.İlaçlamada da gecikme neden kaynaklandı?
Bu sene ortalamanın üzerinde yağışlar oldu.Otların uzaması ve nemden dolayı üvez görüldü.Ona da tedbirlerimizi hemen aldık.Şuan herhangi bir sıkıntı da yok.Asfaltlama çalışmalarımızda da aksama söz konusu değil.Planlanan şekilde bütün çalışmalarımız devam ediyor.
Çocukluğumuzu da yeniden yaşayacağımız, ayaklarımızı ıslatabileceğimiz Alleben Deresi projesi ne zaman başlayacak?
Şehrin göbeğinden su geçiyorsa ciddi bir cazibedir.Alleben Deresi zamanla oluşan sel tehlikelerine karşı duvarlarla yükseltilince aşağıda kalmış.Yeni çalışmamızla gelen seller alttan gidecek.Üstte de biz yine ayağımızı suya sokabileceğiz.Biz buna Gazianteplileri suyla tekrar buluşturma projesi diyoruz.
Dere yatağına konut yapanlara da dikkat çekerek, Alleben Göletinin ve deresinin önemine göz ardı etmeden yapılaşmada nelere dikkat ediliyor?
Asım başkanla başlayarak Fatma başkanımda dahil olmak üzere dere yataklarını imara açmadık. Buna hassasiyetle dikkat ediyoruz.Siz orada kiracısınız.Dere, eninden sonunda sizi üzerinden de atar.Örneklerini görüyoruz. 100.yıl Alleben deresinden başlar GASKİ arıtma tesislerine kadar giden büyük bir zenginliktir. Ancak Atatürk’ün sevdiğim bir sözü vardır; “hayata geçiren, uygulayan, fikir verenden üstündür” diye.Kafamızda binlerce bina yıkarız ama hayata geçiremezsek anlamı olmaz.Yüzüncü yıl doğru bir proje idi ve çoğunluğu da hizmete açılmıştı.Ancak, buranın mülkiyeti daha çözülmemiş.Mülkiyet sahiplerini 18. madde ile oradan taşıyıp alanların mülkiyetinin kamuya açılması gerekiyor.Ortadaki parseller taşınamıyor.Bunun içinde kamulaştırma yapmanız lazım ve maliyetler çok yüksek.Biz ona rağmen, kısmen gücümüz ölçüsünde kamulaştırmaya devam ediyoruz.Alleben Göletinin olduğu bölgede yıllar sonra aynı sıkıntıları yaşamamak için gereken her çalışmayı yaptık.Geleceğe dönük proje bu demektir.Yeni park projemizde hazır.
Metroya ne zaman kavuşacağız?
GAZİRAY için bayramdan sonra ihale tarihi belli oluyor.4800 metre yerin altına alınacak. Medikal Hastanesinin oradan başlayıp, adliyeye kadar olan bölge yerin altına alınacak. Bazı bölgelerde üstten giderken bazı bölgelerde yerin altından tam metro şeklinde ulaşım olacak.Alttan giden bölgelerin üst kısmını, parklar ,yeşil alanlar yapacağız.
Öz eleştiri yapacak olursanız, tramvay hayata geçirildiği dönemlerde metro olmuş olsaydı bugün trafik sorunu rahatlamış olmaz mıydı?
O dönemde yaptığımız yolcu akışı,nüfus yoğunluğu.. hesaplarına göre tramvay daha ucuz ve cazipti.Ama bugün ki veriler artık tramvayın yetersiz kalıp, metronun gerektiğini gösteriyor.O dönem de maliyeti daha düşük olan tramvay doğru iken bugün artık metro diyoruz.
Milli tartışmamız Rum Kale de işletme hakkı Gaziantep’in mi? Urfa’nın mı?
Ortak çalışmalarımız var aslında.Sayın Şahin döneminde” Fırat ortak değerimiz ve birlikte canlandıralım” çağrısı yaptık.Kayserinin Erciyes’i varsa bizim de Fırat’ımız,Rum Kalemiz var.Sahili yeniden düzenliyoruz. Yürüyüş yolları, sıkmacılar ve liman yapıyoruz. Teleferik ve su sporları merkezi,yüzme havuzları,Zeugma karşılama merkezi,feribotlar oluşturacağız.Buda şahane olacak.Bittikten sonra bir günün tamamını geçirebilecek kadar bol aktiviteli bir yer olacak..
“Derdin varsa başarılı oluyorsun”
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde daire başkalıkları azaltıldı.Sizde pek çok daire başkanlığını yüklenmek durumunda kaldınız.Nasıl yetişebiliyorsunuz?
İş olarak yormuyor. Ama bir çok sorunun direkt olarak bana sorulması yoruyor.Daire başkanlarımızın hepsi çok yetenekliler.Sorunu direkt muhatabına sorsalar rahat çözüme ulaşabilirler.Sürekli saha da olmamın da konulara hakimiyet açısından çok artıları var.İşlerimizin daha hızlı yürütülmesi için bilgisayar mühendislerinden oluşan bir veri merkezimizi kurduk.Proje bazlı yaptığımız toplantılarda konuştuğumuz her şey sisteme kaydedilip konunun muhataplarına sorun anında iletiliyor.Çözümde o oranda hızlı oluyor.
Şovenist bir kafa yapısına sahip Gaziantep de yabancı bürokratlara tepki var.Her yeni atama sıkıntılı oluyor.Sizde Denizlili bürokrat olarak bu tepkilere nasıl bakıyorsunuz?
Aslında bunun artıları da oluyor, eksileri de oluyor.Görevlendirmelerde öncelik ehliyet ve liyakat olmalıdır.Duruma tersinden baktığımızda bugün Ankara ve diğer şehirlerde çok başarılı Gaziantepli bürokratlar var.Asıl olan şehrin dinamiklerini bilip güzel hizmetler yapabileceklere görev verilmeli.Ama bu şehirde aynı potansiyele sahip olanlar varsa onların görev almalarından da yanayım.Lider çok önemlidir. Sayın başkanımız da bizlerin önünü açar ve ekip ruhuyla çalışır.Buda önemli bir güçtür.Gaziantep bugün artık belediyecilik de dahil her alanda rol model durumuna gelmeye başladı.
Hak ve adalet ölçülerinde hareketle açık olacağız.Buna dikkat ettiğiniz sürece karşılığını buluyorsunuz.Herkese eşit olmak,ön yargılı olmamak çok önemli. Birlik beraberlik ruhu önemlidir.