Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Gür, adaletli bir paylaşım ve istikrarlı bir dünya olmadığı müddetçe, güç algısıyla mazlumların her zaman zulme uğradığını belirtirken, herkesin tarihimizi bilmesi gerektiği vurgusunu yaptı,”Tarihini bilmeyenler, geleceğe asla yön veremez” dedi.
Fen Edebiyat Fakültesi tarafından Hocalı Katliamı’nın 25. Yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde hazırlanan Anma Programı’nda konuşan Rektör Prof. Dr. Gür, dünyanın neresinde olursa olsun, çocuk kadın, yaşlı tek suçları sivil olmak silahsız olmak olan sivillere bu katliamı reva görenleri lanetlerken; “İşte bu katliamlardan birisi de Karabağ’da, Hocalı’da yaşandı. Yaklaşık 11 bin kişinin yaşadığı bir kasabada, maalesef büyük bir vahşetle, karşılarında silahları olmayan çoluk, çocuk, yaşlıya büyük bir katliam yapılıyor” şeklinde konuştu.
ORTAK ŞUURUMUZ VAR
Önce Anadolu’nun istikrarı arkasından bölgemizin, coğrafyamızın istikrarı güçlü, istikrarlı ve aynı zamanda da tarihinden aldığı ilhamla adaletli bir millet olarak dünyaya adaleti getirmek zorunda olduğumuzu kaydeden Prof. Dr. Gür şunları söyledi: “Biz bu kadar geri kaldıkça, kendi içimizde parçalandıkça detaylarda boğuldukça daha çok zulüm yaparlar. Biz de arkalarından ağıt yakarız. Artık ağıt yakmak istemiyoruz. Yapılan zulümlerin hesabını sormak istiyoruz. Bu konuda geçmişimiz bizde en önemli hatıra olarak duruyor. Bu hatırayı tekrarlamak, geçmişi güncellemek hiçbir zaman insani vasıftan uzak değildir. Geçmişimizi hatırlayacağız ki, gelecekte aynı hataları yapmayalım. O yüzden şu anda Türk Dünyası, özellikle Azerbaycan ile ortak kavgamız, davamız, ortak şuurumuz var. Bu şuurla yaşamanızı istiyorum ve geçmişte yapılan bu katliamları da asla unutmayın.”
HOCALI ERMENİLERİN EN BÜYÜK KATLİAMI
Hocalı Katliamını sıradan olan bir katliam olmadığını, İkinci Dünya Savaşı’nda bile bu şekilde bir dehşetin görülmediğini ifade eden GAÜN Öğretim Üyesi Prof. Dr. Babek Kurbanov ise, “Burada resmi olarak bir günde 613 insan katledildi. Azerbaycan’ın bu felaketi, bu ağır günleri sadece Azeri Türkler için değil, aslında Anadolu Türkleri için aynı zamanda bütün Türk soylu halklar için belki de beşeriyet için son derece önemlidir” diye konuştu.
Prof. Dr. İlgar İmamverdiyev ise, 20. yüzyılın en büyük felaketlerinden biri Hocalı Katliamı’nda, nice masum insanların bu olayın kurbanı olduğunu belirterek, “Karabağ sorunu, Hocalı Katliamı, günahlının suçunu başkasının üzerine atmasıdır. Suçu olmayanın günahlıların vebalini boynundan fırlatmayı başaramaması. Günahsızın suçlu gibi göstermeye çalışması sayesinde oluşmuş Karabağ sorunu, Hocalı katliamı. Suçlunun suçsuz üzerinde hakemlik yapmasıdır Karabağ sorunu, Hocalı katliamı” dedi.
Geçmişten günümüze Türk - Ermeni ilişkileri ve Hocalı Katliamı konusunda katılımcıları bilgilendiren Yrd. Doç. Dr. Yunus Emre Tansü ise, “Hocalı katliamı bütün Ermenilerin gerçekleştirdiği katliamlar içinde en son tarihli olan ve kaydedilmiş olandır. Ama unutmayın Ermeniler o günden bu güne bürokratlarımızı, vatandaşlarımızı, sivillerimizi 1895’ten beri sistematik olarak yüz yıldan fazla bir süredir katletmektedir. Aslında büyük olan Osmanlı İmparatorluğu çizgisinin altında arka planda da Azerbaycan’ı ve diğer Türk yurtlarını da hedef almaktadır” diye konuştu.
GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Savaş Gürsoy, Prof. Dr. Hilmi Bayraktar, Rektör Danışmanı Doç. Dr. Mehmet Emin Sönmez’in de katılımıyla gerçekleşen ve öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği etkinliğin sonunda TMDK Öğrencisi Yasemin Zengin tarafından ağıtlar seslendirilerek mini bir müzik dinletisi sunuldu.
