Güven İş Sendikası Genel Başkanı Tuncay Şaş, yeni ekonomik pakete yönelik sert eleştirilerde bulundu. Şaş açıklamasında, “İşçilerin geleceği olan Kıdem Tazminatına dokunmayın” dedi.
“Kıdem Tazminatı işçilerin geleceğidir, umududur, hayalleridir, bu geleceği, bu umudu ve bu hayalleri yıkmaya kimsenin hakkı yoktur. Güven İş Sendikası olarak, Kıdem Tazminatı bizim için asla pazarlık konusu yapılamaz, Kıdem Tazminatı kırmızıçizgimizdir, tartışmayacağız, kabul etmeyeceğiz” şeklinde konuşan Şaş açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
“Zaten birçok işveren işçilere kıdem tazminatı vermiyor, vermemek içinde her türlü oyunu çeviriyor. O yüzden işçiden yana olan işçinin kazandığı bir Kıdem Tazminatı sistemi istiyoruz. Çünkü Kıdem Tazminatının fona devredilmesi halinde işçilerin savunmasız olacak, güvencesiz bırakılacak” dedi.
Kıdem Tazminatı işçilerin ve çalışanların alın terinin hakkıdır. Bakan’ın açıklamasına göre Kıdem Tazminatı ile Bireysel Emeklilik Sistemi entegre edilmek istenmektedir. Ancak böyle bir sistemin uygulanabilirliği yoktur. Çünkü daha önceden de zorunlu hale getirilen Bireysel Emeklilik Sistemi içerisine giren çalışanlar belli bir zaman sonra parayı ödeyemediklerinden sistemden çıkmak zorunda kaldılar. Biz biliyoruz ki bu yeni sistemle iktidar ekonomik krizden çıkma planları yapıyor, ancak iktidarda olmak üzere hiç kimse işçinin Kıdem Tazminatına dokunmaya hakkı yoktur. Kıdem Tazminatı işçilerin ve çalışanların alın terinin hakkıdır. Her zaman söylediğimiz Kıdem Tazminatı bizim kırmızıçizgimizdir, bu çizgimizden hiçbir zaman ödün vermeyeceğiz. Eğer bu Kıdem Tazminatı Reformu hayata geçirilirse, biz biliyoruz ki yine kazanan işveren, kaybeden ise her zaman olduğu gibi işçi olacak.”
“İŞÇİLERİN SON KALESİ OLAN KIDEM TAZMİNATINDAN ELİNİZİ ÇEKİN”
Şaş, Kıdem Tazminatının “Ben Yaptım oldu mantığı ile çözüme kavuşturulacak bir konu olmadığının altını çizerken, “Öncelikle bu konuda bütün Sivil Toplum Kuruluşlarının ve işçi sendikalarının görüşü alınmalı. Ortak bir masa etrafında toplanıp, ortak akıl yolu ile Kıdem Tazminatı sorununun çözüme kavuşturulması lazım. Bu zamana kadar işverenden yana olanlar bu saatten sonra çalışanların yanında yer almalılar. Çünkü işverenin bu ülkenin kalkınmasında ne kadar emeği varsa işçinin daha fazla emeği bulunmaktadır. Buradan bir kez daha sesleniyoruz, işçilerin son kalesi olan Kıdem Tazminatından elinizi çekin” diye seslendi.
Şaş açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
“Kıdem Tazminatının Fon’u planında yer alan 15 yıllık çalışma süresi ile 3600 prim gününü doldurma koşulu nedeniyle:
1-Askere gidenler kıdem tazminatı alamayacak.
2-Evlenen kadın işçi, bir yıl içinde işinden ayrılırsa tazminat alamayacak.
3-İşyerinde bir yıllık kıdemi olan işçi işten çıkarılırsa tazminat ödenmeyecek.
4-Prim gün ve çalışma süresi koşulu nedeniyle işçi haklı bir nedenle işten ayrılsa (geçerli sağlık nedeni, işverenin tacizi, kötü muamelesi gibi) dahi tazminat ALAMAYACAK. Ayrıca işçinin iş koşullarındaki değişikliği kabul etmemesi, ücretinin ödenmemesi halinde işi bırakması gibi nedenlerle işten çıkarılması halinde de tazminat alamayacak.
5-Mevcut sistemde işveren işçiyi işten attığında kıdem tazminatı hemen ödeniyordu. Yeni sistemde işçi işten atıldığında kıdem tazminatı ödenmeyecek. Fonda biriken paranın yarısı, en az 15 yıl sonra veya ilk defa konut alındığında ödenecek. Paranın tamamı ise emeklilikte veya 56 yaşında alınabilecek. Hak etme koşulu gerçekleşinceye kadar(emekli olana kadar) parası Fon’da hapis kalacak. Belki de kıdem tazminatını almaya ömrü yetmeyecek.
6-Kıdem tazminatı miktarı azalacak, şimdi her bir yıllık kıdem karşılığı 30 günlük brüt ücret tutarı olan kıdem tazminatı, 14 günlük ücrete düşürülecek. Yani kıdem tazminatı miktarı şu anda aylık yüzde 8,3 iken Fon’a devredilmesinden sonra yüzde 3,8’e düşecek. Artık işçi, son aldığı ücret üzerinden değil, fona yatırılan prim miktarının yıllık ortalaması üzerinden tazminat alacak.
7-İşveren, ücret ya da ücret benzeri, ikramiye vs. ödemeleri zamanında yapmazsa, işçi ya duruma katlanacak yada katlanmak istemeyip işten çıkarsa, kıdem tazminatı alamayacak. Yani işverenin ücret ödememesi bir anlamda cezasız kalacak. İşverenler istediği zaman, istediği şekilde iş şartlarını değiştirebilecek, işçiye ya kabul et ya da işten çık diyebilecek.
8-Emeklilikte yaş şartını beklemek için işten ayrılan işçi tazminat alamayacak.
9- İşten çıkarılma kolaylaştığı için sendikalaşma büyük darbe yiyecek.
10- Esnek ve güvencesiz çalışmaya karşı direnç azalacak. Tazminatın caydırıcı özelliği kaybolacak.
11- Tazminattaki faiz ödemesi ortadan kalkacak.
12- Fon yönetiminde işçi eşit oyla temsil edilmeyecek.
13- İşsiz kaldığı dönemde aldığı kıdem tazminatı bir anlamda işçinin geçim güvencesidir. Ancak fona devredildiğinde bu geçim güvencesinden mahrum kalacak. İşçi, ailesiyle birlikte açlığa, işsizliğe mahkûm olacak. Çok düşük olduğu için yetmeyen işsizlik ödeneği, kıdem tazminatından mahrum kalan işçi ve ailesinin hiçbir ihtiyacını karşılamaya yetmeyecek.
14– Getirilmek istenen düzenleme ile fondan 15 yıl sonra parasını alabilecek asgari ücretli bir işçinin uğradığı zarar en az 7.500 lira olacaktır. Ücreti daha yüksek olan işçilerin uğradığı zarar ise çok daha fazla olacak.
15-Kıdem tazminatı fonunun en büyük açmazlarından birini patronun fona prim yatırmaması halinde ne olacağı hususu oluşturuyor. Türkiye’de devlet dahi vergi ve sosyal güvenlik primlerini toplayamazken, işverenin, işçinin maaşından kestiği primi yatırmaması halinde işçinin kıdem tazminatı riske girecektir.”