Gündem

Siyasette Düzey ve Etik Sınırları Zorlanıyor

Türkiye'nin siyasi sahnesi, fikirlerin ve projelerin çekişme alanı olmalıdır, ancak son günlerde tarihe geçecek düzeysizliklere sahne oldu. Siyasetin onurlu bir yarışma alanı olması gerektiğine inanırken, kara bir lekeye dönüşen olaylar, politikanın ne kadar çalkantılı bir dönemden geçtiğini gözler önüne seriyor.

Siyasette Düzey ve Etik Sınırları Zorlanıyor
20-01-2024 15:31

Milletvekilliğinin para ile satın alındığı iddiaları, fake hesaplar aracılığıyla borsa spekülasyonları ve küfürlü bir üslupla siyasete atılan bir isimle ilgili haberler, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. 

Geçtiğimiz günlerde İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Mustafa Gürban ile CHP’li Hasan Şencan arasında başlayan tartışma yeni bir boyut kazandı. Şencan’ın kendisi ile ilgili yaptığı bir paylaşımı alıntılayan İYİ Partili Gürban, skandal bir paylaşıma imza attı. CHP İl Başkanı ve Milletvekillerine seslenen Gürban, ‘’Geçen gün aradınız, ‘Acı itimize vurma ağam dediniz!’ Bende, ‘’Peki’’ dedim. Ama artık lütfen siz de itinize sahip çıkın’’ ifadelerini kullandı. Siyaset, fikirlerin ve projelerin yarıştığı bir alan olmalıdır. Küfürlerin, çirkefliğin ve Antep deyimi ile "Ehven"liğin alanı olmamalıdır. Maalesef, son günlerde siyasi tarihimize kara bir leke olarak geçecek düzeysizliklere şahit olduk diyen Şencan konu üzerine yeniden bir açıklama yaptı.

Açıklamasında:

Milletvekilliğini para ile satın aldığı iddiasıyla hakkında  ulusal basında çok sayıda haber yayınlanan, Umut Sarı feyk hesabıyla borsa spekülatörlüğü yapan ve en önemlisi küfürbaz bir üslupla siyasete kalkışan, travmalarını siyasetle iyileştirmeye çalışan bir vekilin şahsıma olan hakaretlerine karşı İYİ Partili dostlarımızın baskısıyla dava açmaya karar verdim.

AKP tarzı siyaseti ile AKP'lilere şirin gözükmeye çalışan bu şahıs, partimize ve en önemlisi Atatürk’ün mirasına bile dil uzatacak düzeye gelince siyaset çerçevesinde partimizi ve Atatürk’ü korumak siyasetten önce vatandaşlık görevimdir diyerek, adam yerine koyup cevap verme gereği duydum. Öncelikle sağlıklı iletişimin olmadığı bu şahısla iletişime girdiğim için bütün kamuoyundan özür dilerim. Ancak gelinen noktada, şahsıma ve partimize karşı yapılan hakaretlerin karşılıksız kalmaması adına yargı yoluna başvurma zorunluluğu doğmuştur.

Bu kişisel bir dava değildir. Ben şahsımın yanında, partimin, il başkanımın, milletvekillerimizin ve örgütümüzün haklarını korumak için bu davayı açıyorum. Bu davadan kazanacağım tazminat ile bu şahıs adına sokak köpeklerine mama ve kulübe bağışı yapacağım. Sonra da kendisine kişisel gelişim kitapları alarak, 6317 şehidin verildiği Gaziantep’in milletvekili olma ayrıcalığının ve üslubunun nasıl olması gerektiğini öğrenmesi için bu hediye kitapları göndereceğim. Umarım hayatı boyunca kendi için ilk defa güzel bir şey yapar, bu kitapları okur. Çünkü bu tür insanları ötekileştirmeden, topluma kazandırmak gerektiği düşüncesindeyim. Kendisine buradan acil şifalar diler, iyi partili dostlarımıza da Allah sabır versin.

HABER MERKEZİ

 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER