Güncel

Ustalara önem verilmiyor

Gaziantep’in önemli kültür değerlerinden olan Kutnu Kumaşı’nın kalan 4 dokuma ustasından biri olan...

Ustalara önem verilmiyor
31-01-2017 16:01
Gaziantep

Gaziantep’in önemli kültür değerlerinden olan Kutnu Kumaşı’nın kalan 4 dokuma ustasından biri olan Abdülkadir Mekki, “Kutnu ustaları, Gaziantep’in önemli kültürel değerinin sürdürülmesi ve yaşatılması konusunda canla başla mücadele veriyorlar. Ancak ustalara gereken önem verilmiyor” şeklinde konuştu.

Gaziantep’te Kutnu Kumaşı Dokumacılığı büyük bir öneme sahip. Yapılan yoğun çalışmalar sonunda Gaziantep Sanayi Odası Kutnu Kumaşı’nın Coğrafi İşaret Tecilini alarak Gaziantep Kültürüne büyük bir katkıda bulundu. Gaziantep ve bölge açısında büyük bir değere sahip olan Kutnu Kumaşı ve Dokumacılığının korunması ve yaşatılması konusu oldukça önemli. Gaziantep’te yaşayan ve 4 kuşaktır Kutnu Kumaşı Dokumacılığı yapan Mekki Ailesi, Kutnu Kumaşı’nın yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması noktasında büyük bir katkıya sahipler. 5 yaşında Kutnu Kumaşı Dokumacılığına başladığını ifade eden 58 yaşındaki Abdülkadir Mekki, Kutnu Kumaşı’nın tarihi ve Gaziantep Kültürü’nde ki önemine ilişkin gazetemize açıklamalarda bulundu.

“KUTNU, ARAPÇA’DA KUTUN SÖZCÜĞÜNDEN GELİR”

Kutnu Kumaşı’nın temeline ilişkin bilgiler veren Mekki, “Kutnu kelimesi Osmanlıca ve Arapça da yer alan ‘Kutun’ sözcüğünden türemiş bir kelimedir. Kutun, pamuk anlamına gelen bir sözcüktür, Kutnu ise pamuk ve ipeğin karışımından elde edilen bir kumaştır. İpek ve pamuk karışımı ile elde edilen tüm kumaşlara Kutnu denir. Kutnunun da kendi arasında değişik kumaş çeşitleri vardır. Bu kumaşların örgü sistemleri değişiktir. Saten örgü ile elde edilenler ‘Atlas’ adı verilir. Onlarında kendi aralarında düz, çizgili ve bir de bağlama tekniği ile yapılanları var. Kutnunun bez ayak örgüsü olan çeşidi vardır, sürtünmeye karşı, ışığa karşı hassas olan kumaşları vardır. Bunun adı da ‘Meydaniye’dir. Birde Alaca grupları vardır, bunların kumaşları daha zayıftır. Çelik çözgüsü, atkı çözgüsü vardır” dedi.

“İPEKLİ KUMAŞLARIN ANA ÇIKIŞ NOKTASI ÇİN”

Kutnu Kumaşı’nın hikayesine değinen Mekki, “Kutnu Kumaşı’nın Gaziantep’e geliş hikayesine değinmek gerekirse, Kutnu Türk-İslam Sentezinden oluşuyor. Renkler ve çizgi aynıdır. Bağlamalı olan kumaşlarda Batik olanlarda figürler ok, başak ve başak tanesidir. Türk motiflerine daha sonra ‘Gül’ motifleri işlenmiştir. Kutnu Kumaşı’nı Anadolu Selçuklular Konya çevresinde, Suriye Selçukluları ise Halep Bölgesi’nde yapmaya başladılar. İpekli kumaşların ana noktası Çin oluyor. İpek Yolu üzerinden dolaşarak, Yörükler Anadolu’ya geldiklerinde hanımlar bu motifleri yapmaya başladılar. Selçuklular Dönemi’nde belli seviyede gelişmeye başladı. Hatta Kutnu motiflerinin üzerinde farklı sistemler geliştirdi. Suriye’de özellikle Halep ve Şam bölgelerinde yüzyıllar boyunca bu dokuma devam etmiş. Osmanlı Döneminde ipekli olarak, Bursa buna el attı. Buldan’da Kutnu Dokumacılığı vardır” diye konuştu.

“DUTLUK BÖLGESİ’NDE İPEK BÖCEĞİ YETİŞTİRİLDİ”

Gaziantep’te İpek Yolu üzerinde bulunması sebebiyle İpek Böcekçiliği faaliyetlerinin yapıldığını söyleyen Mekki, “Gaziantep Lisesi’nin ilk olarak Mesleki İpek Okulu olarak, açıldığı bazı kaynaklarda yer aldığı söylenir. Gaziantep’in Dutluk Mevkisinde İpek Böceği yetiştiriciliği yapmak amacıyla dut ağaçları dikilmiştir. Gaziantep’in Başkarakol’dan Kavaklık bölgesine kadar olan yerlerde dut ağaçları yetiştirilmiştir. Erkek ipekböceğinin kozasından ipek üretilmiştir. Haliyle şuanda kullanılan kumaşların büyük bir kısmı suni ipektir. Floş ipek, arasındaki atkı ipinin birleşmesinden kutnu ipeği meydana geliyor. Saten örgülü olanlar 60 santimdir. Saten örgülüler daha nazlı daha itinalı bir kumaş olduğu için saray erkanı ve zengin kesim tarafından tercih edilmiştir. Meydaniye grubunu ise orta kesimden insanlar kullanırken, Alaca grubu ise dar gelirli kesimler tarafından tercih edilmiştir. Daha önce boyama teknikleri olmadığı zamanlarda bağlamalar İkat adı verilen bağlama tekniği ile yapıldığı için bandıra bandıra renkler verilirdi. Baskı sanayisi ortaya çıkınca ‘Enpirme’ bunlar revaçtan düşmüşlerdir. Bu kumaşlar dar olduğu ve şimdiki teknik gelişmelere uyum sağlamadığı için insanlar kullanmamaya başladılar. Çok doğal olduğu için Kutnu Kumaşı sağlık açısından çok faydalı bir kumaş. Ancak insanlar aldıkları ürünleri sağlık açısından değerlendirmiyorlar” şeklinde ifade etti.

“HER YÖRENİN KENDİNE ÖZGÜ KUMAŞLARI OLURDU”

Kutnu Kumaşı’nın insan sağlığı açısından önemine değinen Mekki, “Kumaşların eni dar olduğu için insanlar 3 metre eninde kumaş yapıyorlar. Baskısını Bursa yapıyor. Ancak kimse orijinal ürünleri kullanmayı tercih etmiyorlar. Bugün Türkiye’nin en büyük Mehteran Takımı Konya ve Bursa’da bulunuyor. Bursa’da bile Mehteran Takımlarına yapılmış olan elbiseler Polyesterden yapılıyor. Ama insanlar bunları giydikleri zaman rahat edemiyorlar. Atalarımız bu kumaştan ürünleri kullanırken, içine saten örtüsü dışına ise meydaniye kumaşı kullanılırmış. Meydaniye tarafı günlük kullanım için saten kısmı ise misafirlik için kullanılırdı. Erkekler için haki yaka adı verilen düğmesiz gömleklerini kullanırlardı. Her yörenin kendine özgü kumaşları olurdu. Ev döşemlerinde, perdelerde bu kumaş kullanırdı. Maliyetli olması nedeniyle insanlar tarafından bu tercih edilmiyor. Diğer yandan nazlı bir kumaş olması sebebiyle itina ile kullanılması, temizlenmesi ve yıkanması gerekiyor” dedi.

“USTALARA DEĞER VERİLMESİ GEREKİYOR”

Son dönemlerde Kutnu’ya olan ilginin arttığını belirten Mekki, “Gaziantep’te buluna birçok ustamız Kutnu Dokumacılığını bırakmıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığının emri ile yeniden başladık. Bu işin içinde bulunan ustalar sayılı miktarda bulunuyor. Ancak az sayıda ustanın bulunması ve bu ustaların onure edilmesi konusunda sorunlar var. Benim gibi bu şehirde 4 tane Kutnu ustası var. Kutnu ustası aslında çözgüsünü, tezeneğini, dokumasını, ütüsünü, apresini yapabilen ustalardır. Her birinin ayrı bir ustası var. Bunlar öldüğü zaman Kutnu ustalığı biter. Büyükşehir Belediyesi ve Sanayi Odası bu konuya el attı. Ancak bu noktada kutnu nedir? Nasıl üretilir? Ne yapılır? Konusunu var olan ustalarla görüşmüyorlar. Proje hazırlanıyor ancak arkası gelmiyor. Yapılması gereken önce o ustaların onure edilmesi ve ekonomik şartlarının düzeltilmesi gerekiyor. Bu mesleği geleceğe taşınabilmesi için önce bu ustalara değer verilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

“KUTNU KUMAŞI’NIN TANITIMI NOKTASINDA ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YAPILDI”

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin ve Gaziantep Sanayi Odası’nın Kutnu Kumaşı’nın tanıtımı noktasında önemli katkıları olduğunu dile getiren Mekki, “Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Kutnu Tasarım Mağazası açtı, Gaziantep Sanayi Odası Kutnu konusunda belgesel hazırladı. Diğer yandan Gaziantep Sanayi Odası Kutnu Kumaşı’nın Coğrafi İşareti’ni aldı. Kutnu Kumaşı’nın reklamı çok güzel yapıldı. Türkiye’nin ve dünyanın her yerinden bu ürüne ilgi gösterdi. Bu mamul için talep gelse Gaziantep’teki ustalar bunu yapar. Ancak bunu teknolojiye uydururken özüne uygun olarak yapılması gerekir. 4 usta ile birlikte proje yapılması gerekiyor. Türkiye’de işin hammaddesini yapan kalmadı. Teknoloji gelişti şimdi insanoğlu bir çözgüde 6 bin metre çözüyor. Bir müşteri için aynı mamulden çıkarılabilmesi için 3 ay zaman geçiyor. Bunu yağan insanların stoklama imkanı yok. Yüzlerce çeşit, desen yapıldı. Ben Bakanlık talimatı ile 4 yıl içerisinde bin 583 tane motif renklendirdim. Bundan ne kazandın diye sorarsan bir kazancım olmadı. Bu işleri yapan insanlar için çalışma yapılması gerekiyor. Bu insanların durumlarının dikkate alınması gerekiyor. Bunun yanında akademisyenlerin, mühendislerin, ustaların bir araya gelmeleri gerekiyor. Bu insanların aynı dili konuşması gerekiyor” şeklinde ifade etti.

“4 NESİLDİR BU İŞİ YAPIYORUZ”

Gaziantep’te bulunan eski köklü Kutnu Ustalarından biri olduğunu ifade eden Mekki, “Gaziantep’te bulunan 4 ustadan biriyim. Kutnu dokumacılığı bizim için büyük öneme sahip, atadan yadigar meslektir. Dedem, babam, ben ve çocuklarım bu mesleği yapıyoruz. 4 nesildir bu işi yapıyoruz. Ancak bu işte ekmeği kazanmak çok zor. Teknoloji çok eski, alana yatırım yapılması gerekiyor.Kutnuya hayat vermiş, gelecek nesillere aktarılmasında önemli rol oynamış insanlara değer verilmesi gerekiyor” dedi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER