Başkentin tarihi kadar eski Güven Park Ankara’nın merkezindedir. Yolu başkente düşenlerin mutlaka bu şirin ama huzur veren parka uğramışlığı vardır. Hatıraları da.
Kızılay’da yorgunluktan bitap düştüğünde hemen yakınlarda olduğundan, uğrayıp dinlenebilirsin.
Arkadaşınla buluşmak için en ideal randevu yeri olan bu parkta sabırsızlıkla beklersin.
Acıktığında aldığın meşhur Ankara simidini güvecinler le keyifle paylaşırsın.
Köşesinde de her zaman bulunan çiçekçilerden sevdiceğine bir demet bahar dalını alıverirsin.
Resim çektirmeyi i ihmal etmezsin Ata’nın “Türk, Öğün, Güven Çalış” nasihatlerinin önünde gururla.
Güven Parktan her geçişte mutlaka güzel bir hatıranı anımsayarak tebessüm edersin de, gün gelir meçhul bir patlamayla sevdiklerine veda edebileceğini hayal dahi etmezsin!
**
Yeni Şafak yazarı Selvi; “Terörle yaşamaya alışmamız gerekiyor” şeklinde talihsiz paylaşımlar yapmış. Sonrasında ne kadar toparlamaya çalışsa da “ İlk tepki de yazılanlar da ok gibidir. Yaydan çıkarsa geri dönmez”…
Konuşmasını bilmek nasıl bir kuvvetse ,güçse, hassas zamanlarda susmayı tercih etmek bir o kadar daha önemli bir fazilettir.
Acıya alışılmaz, sabredilir. Ağıtlar yakılır. Törenler düzenlenir. Haykırılır, bağırılır, çağırılır. Ama alışılmaz.
Kaybedilen evlat, ana, baba, sevgili… unutulmaz, unutulamaz. Sadece kalbin en derinlerine hatıraları ile birlikte gömülür.
**
Sosyal medyada emniyetin yayınladığının söylendiği, bombalı eylem hazırlığında olan araçların eşkal ve plakaları dolaşıyor. Plakaları ezberlemeyenimiz de kalmadı neredeyse, Hani trafikte kazara bu eşkallere çok benzer bir araç görülse, zaten iyice gerilmiş vatandaş tarafından sorgusuz sualsiz linç girişimi olur mu olur. Zaten teröristlere de;” bak canım, biz senin eylem yapacağın aracın rengini de plakasını da biliyoruz. Cümle alem de, sağır sultanda duydu. Sen iyisi mi tez elden bu araçları elden çıkar ve yeni bir sahte plaka ayarla” demek mi oluyor? Pek anlayamadık!
**
Sağlıkçı bir ailenin çocuğu olarak kısa yaşamında başarılı bir eğitim hayatına imza atan Ankara şehidimiz Ozancan Akkuş, gözyaşları içinde toprağa verildi. Bir anne baba için ne kadar tarifsiz ve korkunç acıdır. Kendilerine sabır diliyoruz. Artık bu son olsun ve evlatlarımız, insanımız ölmesin diyoruz.
Ve lütfen insanlarımızın kimlikleri ve siyasal görüşleri ile değil yarım kalan hayatları ile ilgilenelim. İnsanlığımızdan bir şeyler kalabildiyse eğer..
GÜNÜN SÖZÜ!
Acı çekmek, ölmekten daha çok cesaret ister.
Napoleon
TEBESSÜM
İki matematikçi bir uçak seyahatine başlarlar. Havalandıktan bir saat sonra bir anons duyulur: - Sayın yolcularımız. Uçağımızın dört motorundan biri arızalanmıştır. Endişe etmeyiniz. Üç motorla uçuşu tamamlayabiliriz. Fakat beş saat sürecek yolculuğumuz yedi saate uzamıştır. Yola devam ederler. Kısa bir süre sonra yeni bir anons duyulur: - Sayın yolcularımız. Uçağımızın sağlam olan üç motorundan biri arızalanmıştır. Endişe etmeyiniz. İki motorla uçuşu tamamlayabiliriz. Fakat yolculuğumuz on saate uzamıştır. Derken az bir vakit sonra üçüncü anons: - Sayın yolcularımız. Motorlarımızdan biri daha arızalanmıştır. Fakat paniğe kapılmayınız. Tek motorla da uçuşu tamamlayabiliriz. Ancak yolculuğumuz on sekiz saate uzamıştır. Bu son anons üzerine matematikçilerden biri söyle der: - Umarım bu son motor da arızalanmaz. Yoksa sonsuza kadar burada kalacağız.