Suriyeliler sorunu, sınır komşusu olduğumuzdan dolayı en büyük göçü sıkıntılarıyla da alan il olarak Gaziantep’ li milletvekili adaylarına sorulan sorunların da başında gelmekte. Her aday kendi partisinin projeleri doğrultusunda farklı çözüm önerileri sunuyor. Kimine göre halledilmesi öncelikli meselelerin başında gelirken, kimine göre ise biraz abartılmış idare edilebilinir bir konu.Çok ta sıkıntı yok yani.
İster kabul edilsin ister edilmesin, farklı kültüre, farklı yaşam tarzına sahip bu iki halkın bir arada yaşaması artık her geçen gün artıyor.Suriyelilerin artan nüfus oranları da göz önüne alınıldığın da tehlikenin boyutları ilerleyen zamanda daha da kendisini gösterecektir.
Beyler açısından olumlu,güzel bile olabilir ama, Gaziantepli kadınların Suriyelilerle ilgili en büyük şikayetleri,serzenişleri kuma olaylarında patlama yaşanması.Onlar bu sorunun sessiz mağdurları.
Suriyeli Gelinler..
Evlenme çağındaki bekar erkeklerin, çeyiz talep etmedikleri için Suriyeli genç kızlarla evlenmeyi tercih etmesi bekar kızlar arasında da ciddi sıkıntı yaratıyor. Bizimde gezdiğimiz mahallelerde sık sık bu konuyla ilgili şikayetler almaktayız.”Kızlarımız evlenecek koca bulamıyor” diye dert yanan anneler ise sıkıntılarını aktaracak yetkililer bulamamaktan şikayetçi. Mahalle muhtarına şikayete giden kadınlar “Biz bunları mahallemizde istemiyoruz. Kocalarımızı, gençlerimizi kandırıyorlar” dediklerin de Muhtarın ”Hanımlar siz Müslüman değimli siniz? Yazık değil mi, gariplerden ne istiyorsunuz? Bakın bende bir tane aldım Allah rızası için. Ne var bun da? ”
Zinanın suç olarak çıkarılmasından sonra zaten bunu fırsat bekleyen beyefendiler için ikinci eş vakalarında artışlar yaşanıyorken, birde bunlara daha ucuza başlık paralarıyla anlaşabildikleri Suriyeliler eklenince yakında bir kadın ayaklanması yaşanırsa şaşırmamak gerekir.
Şimdiye kadar meseleye hep göçmen kadınların dramları, mağduriyetleri şeklinde bakıldığından nedense kumalar yüzünden artan aile içi şiddet, maddi sıkıntılar, evinden atılan kadınlarımız göz ardı edilmekte, boşanmalardaki istatistiksel korkutucu rakamlar ise görülmek istenilmemekte.
Kadınımız sıkıntısını, çilesini söyleyemez, utanır.
Yaşadığı zulümde olsa çocukları uğruna çeker, katlanır.
Vefalıdır, cefalıdır.
Ama bıçak kemiğe dayanırda, kocaları ellerinden gitmeye başlarsa,ellerinde oklavalarla sokağa dökülürlerse onları hangi yiğit tutabilir artık; bilemem..
GÜNÜN SÖZÜ
KADIN OLMAK ÇOK ZOR BİR İŞTİR ÇÜNKÜ ERKEKLERLE UĞRAŞMAK ZORUNDADIRLAR.
J.CONRAD
TEBESSÜM
Adam, beledîye seçimlerinde adaylığını koymaya karar vermişti. Karısı küplere bindi;
-Çıldırdın mı sen? Sana kim oy verir?
Adam gülümseyerek;
-Sen öyle zannet.
Seçimler yapıldı. Sandıklar açıldı. Oylar sayıldı. Adama üç oy aldığı belli olunca, karısı feryadı bastı;
-Hayatında bir başka kadın olduğunu tahmin ediyordum.
**
KADIN AKILLIDIR!
New York’tan Los Angeles’e giden uçakta cingöz bir avukat ile sarışın bir hanım yan yana otururlar. Avukat hem kadınla yakınlaşmak hem de hoş vakit geçirmek için bir oyun teklif eder. Kabul görünce oyunu anlatır;
-Size bir soru soracağım, cevabı bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz, sonra siz soracaksınız bilemezsem ben size 50 dolar vereceğim.
Ve ilk soruyu sorar;
-Ay ile dünya arasındaki uzaklık ne kadardır? Kadın tek söz söylemeden çantasından 5 dolar çıkarıp adama uzatır.
Soru sorma sırası sarışına gelmiştir;
-Tepeye 3 ayakla tırmanıp 4 ayakla aşağı inen şey nedir?
Adam dakikalarca düşünmüş. Yanıtı bulamamış. Cüzdanından 50 dolar çıkarıp kadına uzatmış. Kadın parayı kibarca alıp çantasına koyarken avukat merakla sormuş;
-Cevap ne?
Kadın tek kelime etmeden çantasını açmış ve 5 dolar çıkarıp adama uzatıvermiş.