Eskilerin ölümle ilgili çok güzel bir duası vardır;”Allah her insanoğluna evlatları başında yer yatak ölümü versin..”diye.Başka ülkelerde olsanız belki bu ihtimal sizin için yüksek olabilir ama Türkiye’de yaşıyorsanız; böyle huzurlu bir ölümü çok görürsünüz.
İnsan hayatının önemli olduğu ülkeler sıralaması yapsak muhtemelen en sondan birincilik bizim olur.
Kadınsanız zaten hayata mağlup başlamışsınız ki, eş, baba, töre şiddeti cinayetlerine kurban gitmeniz olağandır.Kadın cinayetleri ve intiharlarında altın madalyamıza az kaldı.
Sağlıkta yapılan hatalarla, ihmallerle en basit operasyonlardan sağ girip ölü çıkmayacağınızın garantisi yok.Ağır hastalıklarda ilaç sıkıntılarını delerseniz yaşarsınız.Yoksa mezar yerinizi hazırlayın.
Yolda giderken başınıza her an roket, bomba düşmesi ülkemizde artık normalken, güvenle evde çayınızı yudumladığınız düşünürken bile maganda kurşunu hedefi olabilirsiniz.
Otobüste, kaldırımda beklerken aniden patlayan bir bombanın hedefi olamayacağınızın asla garantisi yok. Yanlış yerdeyseniz patlarsınız. Doğru yeri de bilen yok.Oda canlı bombanın keyfine kalmış artık.
Yediğimiz kontrolsüz gıdalar yüzünden hormonal hastalıklar,kanser vakaları ve adını dahi duymadığımız hastalıklardan ne kadar kurtulma şansına sahibiz? Kuş gribi,domuz gribi olmadı vampir gribi.Ölelim de adının ne olduğu çokta mühim değil.
Trafik terörümüzde ne yazık ki PKK ile başa baş yarışmakta.Hatta amansız yarışta zaman zaman önüne bile geçmekte.En kısa yolculuğa dahi çıkarken insanlar sevdikleri ile helalleşir oldu.Gidiş belli dönüş meçhul!Trafikte kol gezen eli silahlı öfkeli magandalarımızda unutmayalım.Ayıp olur.
Dünya da çokta benzeri olmayan bir ölüm sebebi de yine bize özel ;” kahrından ölme ” şekli.İftira atmanın, haksız suça uğramanın çok kolay olduğu ülkemizde yasaların ve hukukunda şahane işlemesinden dolayı suçsuz yer yıllarca içerilerde kalıp,eziyetler çekip dert sahibi olarak Azrail’in listesine girmeniz de çok kolay.
Bakımı yapılmayan asansörler düşmeniz çok sıradan.
Tedbiri yapılmayan inşaatın altından geçerseniz hiçbir garantiniz yok.
Hiçbir güvenliği olmayan Azrail’in en rahat ettiği maden ocaklarında, tedbirsiz iş kazalarında ölüm sizin her an ensenizde gezinir.
Hiç olmadı;
Bu kadar yaşanan olaylara karşı halen at gözlüğü ile dolaşıp neyimiz eksik diyenlere, ölüme tedbir için abdestsiz dolaşmayın diyenlere,istikrar da istikrar diyenlere karşı çıldırır, kahrınızdan ölürsünüz!
Bu kadar bol malzeme varken Türkiye’ de rahat yatak ölümünü bu kafayla siz çok görürsünüz.
GÜNÜN SÖZÜ
İnsan ne zaman ölür bilir misiniz; tembellikten, inançsızlıktan ve hayatı yaşamaya değer kılmayı becerememekten.
Bernard Shaw
TEBESSÜM
Kadının biri, 46 yaşındayken kalp krizi geçiriyor ve hastaneye kaldırılıyor.
Ameliyat masasındayken, ölüme yakın, birden bir hayal görüyor.Azrail’i görüyor ve soruyor:
- "Benim saatim geldi mi?"
Azrail cevap veriyor:
- "Hayır, senin daha 43 sene, 2 ay ve de 8 günün var".
Narkozdan uyandığında, estetik yaptırmaya karar veriyor.
Yüzünü gerdiriyor, dudaklarını doldurtuyor ve de göğüslerini düzelttiriyor. Yeniden doğmuş gibi daha uzun bir süre yaşayacağını bildiği için şimdi, o kadar ameliyatın değdiğini düşünüyor.
Son ameliyattan sonra, hastaneden tamamen yeni bir insan gibi çıkıyor.
Tam karşıdan karşıya geçiyor ki, ambülans çarpıyor. Ölüyor.
Cennette Azrail'e soruyor:
- "40 seneden daha fazla yaşayacağımı sanıyordum! Neden o zaman bana o ambülansın çarpmasını sağlayıp beni öldürttün?"
Azrail cevap veriyor:
- "Kız, sen miydin.Ama ben seni tanıyamadım..."