Bana da bu yazıyı yazmak şart oldu!

Merve Tanrıöver
Merve Tanrıöver
Bana da bu yazıyı yazmak şart oldu!
19-09-2015

Kadını dövmek şiddet değil “deşarj” olmak ise bunları susturmakta bize şart oldu.

Daha önce 6 yaşındaki çocukları evlendirmeye çalışmasıyla gündeme gelen Nurettin Yıldız,  vaazında kadının boynundan yukarısına, göğsüne ve beline vurulmayacağını ifade etti. Yıldız “Erkek kadını dövmezse rahatlamak için başka yollar bulur ve kadın o zaman delirir. Kadınlar delirmemek için yatıp kalkıp Allah erkeklere kendilerini dövme hakkı verdiği için şükretmelidir” dedi. Ayrıca da koca dayağında hikmet vardır diyorlar ki bende kendilerine soruyorum:”Acaba ne içtiniz?”

Ben hocanın sakalına, kurduğu derneklere ki son yıllarda derneklere bakışlarımızda değişti,

okuduğu okullara değil, vereceği cevaplara, İslamı ne kadar yaşadığına bakarım. Hz.Ebubekir’in    imani değerini ölçebilecek hadsizliği kendisinde bulan birinin tek kelimesine bile itibar etmem.

Hz. İsa’nın  annesi   Hz. Meryem, İslam dan önceki hak dinin kutsal saydığı değer verdiği bir insandı.Hep öyle de kaldı.Ve o bir kadındı.

Hz. Muhammed’in eşi Hz. Hatice,  sevgili eşine peygamberlik verildiğinde sorgusuz sualsiz biat eden ve bu uğurda malını canını feda eden ilk insandı. Ve o bir kadındı.

İlahi dinler ki en hassas bir konuda, inanç konusunda ilk  olarak  kadınları  layık  görüp  şereflendirirken  aciz insanoğlu ne yazıktır ki kadını ikinci sınıf olarak görmekte  ve değersizleştirmeye de devam etmektedir. Oyla bütün bu çırpınışlar aslında acizliğin bir göstergesidir. İyi çalışan, pratik çözümler ustası beynin karşısında, ne yapacağını bilemeyen zavallı bir kaba kuvvet göstergesi. Daha doğrusu   bir  nevi savunma mekanizması.

2000’den günümüzde kadına şiddet ve cinayetlerde ne yazık ki önlenemez bir artış oldu. Tedbirler alınmazsa,  artmaya da devam edecek görünüyor. Genç kızlar hunharca cinayetlere kurban gidiyor.Kadınlar eşleri,babaları  tarafından katlediliyor.Çünkü bunu kendilerinde “hak” olarak görüyor.

İslam dini ilk günden, ilk Müslüman olarak şereflendirdiği ve sonraki dönemlerde de her türlü hak ve imtiyazlarla onurlandırdığı kadın, bugün artık neredeyse sözde modern dünyanın çarkları içinde harcanmaya çalışılıyor.Sakalını uzatanların verdiği  absürt söylemlerle de erkek hegomanyası kurulmaya çalışılıyor.

Eşini öldüren sapkın kocalar, yine hüküm verenlerin çoğunluğunun erkek olmasında dolayı “iyi hal” denilen bir saçmalık yüzünden hem az ceza alıyor hem de sırtı sıvazlanıp erkek!!! adam olmuş oluyor.

Sakallılar bir yana, ya en tepedekiler dediklerimiz.Seçimlerde kadın oyları ile iktidara gelenler,saltanat sahibi olanlar; siz akil sahiplerine neler oluyor ki kiminiz;

Kadına yönelik şiddet algıda seçiciliktir.( Fatma Şahin Eski Aile Sos. Pol.Bakanı)

Kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek.( Mehmet Şimşek Maliye Bakanı)

Evdeki işler yetmiyor mu? (Veysel Eroğlu   Orman ve Su İşleri Bakanı)

Ben zaten kadın erkek eşitliğine inanmıyorum. (Cumhurbaşkanı    Recep Tayyip Erdoğan)

Anası tecavüze uğruyorsa çocuk neden ölsün? Anası ölsün. (Melih Gökçek)

Demekten çekinmiyorsunuz.

Sabırlar artık tükendi,bardaklar taştı.Kadınlar artık bilinçleniyor.

GÜNÜN SÖZÜ

ERKEK DEVLETTİR; YÖNETİR, KORUR , SAHİP ÇIKAR.

KADIN MİLLETTİE; DEVLETİ YALNIZCA O AYAKTA TUTAR.

TEBESSÜM

Kadınlar diyorlar ki;

-“Bilgisayar erkektir. Çünkü bilgisayarlar aslında sorunları çözmek için yaratılmasına rağmen, ömürlerinin dörtte üçünü sorun yaratarak geçirirler.

Daha da önemlisi; bunlardan bir tane aldığınız an, biraz daha sabretmiş olsaydınız, çok daha gelişmiş bir modeline sahip olabileceğinizi görüp pişman olursunuz.”

Erkekler diyorlar ki;

-“Bilgisayar dişidir. Çünkü onun mantığını yaratıcısından başka kimsenin anlaması mümkün değildir. Yaptığınız en ufak hatayı bile hafızasına kaydedip tekrar tekrar önünüze koyar. Ve bir bilgisayar aldıktan kısa bir süre sonra fark edersiniz ki, asıl parayı ona gereken aksesuarlar için harcamak zorundasınız.”

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?