Zaman zaman tekrar aday gösterilmeyen milletvekilleri, eski belediye başkanları,görevden alınan bürokratlar,işten kovuldu kovulacak tehlikesi yaşayan gazeteciler…”konuşursam,çok şey biliyorum,elimde neler neler var..”modasını takip etmeye başladılar.Etmeye de devam ediyorlar.Tek çekinceleri FETÖ ’cü ya da bölücü damgası yemek.O korkuda olmasa daha kimleri göreceğiz kim bilir?
Bu modayı ilk olarak First Lady’miz Hayrünisa Gül ile başlatmıştı. Cumhurbaşkanlıkları döneminde de yandaş medya yakalarını bırakmamış, inceden inceden dokunmuş,parti içindeki eleştirilerden kurtulamamışlardı. Gidişlerinin,güle oynaya olması beklenirken sanılanın aksine kırgınlıkları gündeme damga vuran Hayrunnisa Gül’ün , "Bir turnusol döneminden geçiyoruz. Neler yazıldı, gördük. Neler söylendi, duyduk. Ben her şeyi biliyorum.” Diyerek açıklamalar yapması bu modanın kıvılcımını tetiklemişti.
Sonrasında Bülent Arınç’ın “Ankara’yı parsel parsel satmışlar.Seçimden sonra açıklayacağım..” meşhur çıkışı ve bizlerin o günden bu yana ısrarla bekleyişlerimiz sürüyor.
Akabinde eski başbakanlardan Sayın Davutoğlu’nun “konuşursam….”diye başlayan ama sonu gelmeyen ve de gelmeyecek gibi görünen çıkışı demodelik tadı verirken,son olarak eski bakanlardan Egemen Bağış’ın eşi,sosyal medyadan çıkış yaptı ve oda “konuşursam yer yerinden oynayacak “modasına katıldı.Halbuki Sayın Bağış diğerleri gibi dışlanmamış iyi de bir göreve getirilmişti ama …Hayret!
Eşlerinden daha cesur hanımlara buradan sesleniyoruz;
Konuş canım konuş, tutma kendini,içine atma sakın.Sen cesurca konuş ki bizde yeni gündemler oluşturalım, meraklarımızı giderelim.Sizin altın tepsi de bulduğunuz hayatların hep ışıltılı olmadığını, sıkıntılı yönlerini bizlerle paylaşın ki çokta özenti duymayalım,halimize şükredelim.Beylerin konuşursam…deyip de susturulmaları kolay oluyor da hanımlara söz hakkı bir verilse,eşleri beyefendiler engel olmasa neler neler duyacağız da …olmuyor işte yolları kapalı..
Bizim Gaziantep bu modaya uymasa ayıp olurdu.Bizden de eski belediye başkanlarından Asım Bey de çıktı meydana ve oda konuşmaya başladı.Meğer ne kadar da doluymuş..Şimdilik yandan yandan açıklıyorlar ama ileriki günlerde cesaretleri artarsa kim bilir daha neler duyacağız?Çok uzaklardan değil de gelip memlekette bu açıklama cesaretinde bulunsalar…sorulacak çoook sorular var.
Eğer ortalığa atıp tutanların gerçekten ellerinde bir şeyler varsa bizde vatandaş olarak diyoruz ki; “Ya şimdi ne var ne yoksa hepsini konuşun ya da zamanı geçmiş meseleleri ısıtmayıp, ölene kadar susun..”
Ayrıca iddialarının doğruluklarının da sorgulanması lazım ki, kuyruk acısının insana yaptıramayacağı şey yoktur.
Güzel bir atasözümüzle yazımızı noktalayalım;” Isıracak…….dişini göstermez…”
GÜNÜN SÖZÜ
İnsanları kandırmak, kandırıldığına inandırmaktan daha kolaydır.
Oscar
TEBESSÜM
Mecliste odalardan birisinin kapısı bozulmuş. Kapının tamir olması için marangoz çağırmak gerek. Gelenek olarak iki marangoz çağırmışlar ihaleyi açıyorlar. Konu ile ilgilenen milletvekili gelen birinci marangoza sormuş:
- Bu kapıyı kaça yaparsın?
- 500 liraya yaparım. Milletvekili ikinci marangoza dönmüş:
- Sen kaça yaparsın?
- 2500 liraya yaparım, demiş ikinci marangoz. Vekil şaşırmış. ---- Nasıl yani! Bu nasıl 500 liraya yapıyor da sen 2500 lira diyorsun?
- Sayın vekilim, 1000 lira ben alacağım, 1000 lira siz alacaksınız. 500 lira da buna vereceğiz, kapıyı yaptıracağız.
İşi tabii ki ikinci marangoz almış.
**
Milletvekili kürsüde konuşurken diğer sıralardan biri:
- Cehenneme kadar yolun var! diye bağırmış.
Konuşmacı hemen başkana dönüp ters ters bakmış.
Başkan;
-Devam ediniz lütfen sayın milletvekili, demiş ve devam etmiş.
- İç tüzüğe göre gitmeniz zorunlu değil efendim.
**
Biletçi kompartımana girer:
- Biletleriniz.
Pencere yanında göbekli adam bir kart uzatır
- Milletvekili, der.
Karşısındaki:
- Bakan, der.
Köşede oturan sıska adam da cebinden biletini çıkarıp:
- Seçmen, der.