Okullarda manevi danışman adıyla imam ve müezzin görevlendirilmesini ilköğretime kadar indiren, sadece kız çocuklarının okuyacağı okulların olması gerektiğini savunan Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin şimdi de öğretmenlere tek tip kıyafet uygulamasını hayata geçirmeye çalışıyor. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından geçtiğimiz günlerde destekleme kursları ve merdiven altı Özel Öğretim Kursları gibi birkaç hususta bir açıklama yaptı. Bakanlığın açıklamasında Destekleme ve yetiştirme kurslarında 10 sayının altında öğrenci olduğu zaman destekleme ve yetiştirme kursu kapanıyordu yeni düzenleme ile bu sayı 16 ya çıkarıldı. Eski düzenlemede 10. sınıflarda eğitim gören öğrencilerde destekleme ve yetiştirme kurslarına gidebiliyordu yeni düzenleme ile Lise düzeyinde sadece 11 ve 12. Sınıf öğrencilerdi destekleme ve yetiştirme kurslarına gidebilecek. Ayrıca destekleme kurslarında görev alacak öğretmenleri komisyon belirleyecek, bu değerlendirme nasıl olacak bir muamma. Bu kararlar ile destekleme ve yetiştirme kurslarının açılması zorlaştırılmış oldu. Bu durumun dezavantajı zaten kamuda çalışan öğretmenler özel öğretim kurslarında çalışıyorlardı yasal olmasa da yeni düzenleme ile kamuda görev yapan öğretmenler özel sektöre kanalize olacak ve özel sektörde zaten zor şartlarda çalışan iş bulmakta zorlanan on binlerce öğretmen zor iş bulacak. Ama yapılan açıklamada özel sektörde çalışan öğretmenlerinde destekleme ve yetiştirme kurslarında görev alabilecek. Bu olumlu bir düzenleme olsa da özel sektörde kurum idarecileri öğretmenlerine destekleme kurslarında görev almaları izin verecek mi? Bence hayır.
Ayrıca çok tuhaf karşıladığım bir açıklamada bakanlık’’ öğretmenler mesleki temsil ve öğrencilere rol ve model olmaları bakımından önlük giymeleri teşvik edilecek’’ demektedir. Hatta Valiliklere bununla ilgili genelge gönderilmiştir. Eğitim sistemimizde makro ölçekte sorunlar varken bu şekilde öğretmenin giyeceği kıyafetle eğitimin gelişeceğini düşünmek hayalcilikten başka bir şey değil bence. Öğretmenler tabi ki öğretmene yakışır şekilde giyinmeni buna kimsenin itirazı yok ama öğretmenlerin önlük giymeye zorlanmasının eğitime bir katkısı olmayacağını düşünmekteyim. Bizim daha büyük sorunlarımız var önlük meselesinden önce. Mesela özel sektördeki öğretmenlerin durumları ne olacak sayın bakan? Asgari ücret düzeyinde çalışan öğretmenler özel sektörde açlığa mahkûm edildi bununla ilgili bir düzenleme enden yapmıyorsunuz? Yüzyılın en büyük depremlerini yaşadık geçtiğimiz kış afetler konusu bu kadar önemliyken ve önümüzde büyük Marmara depremi varken müfredatta afetler adında bağımsız bir ders neden yok, afetler sadece coğrafya ya da sosyal bilgiler dersinde son ünitede iki üç sayfayla geçiştirilecek kadar önemsiz mi? Uzman öğretmenlik sistemi ile ilgili neden yeni bir düzenleme yapmıyorsunuz öğretmeni anayasaya aykırı bir şekilde uzaman baş öğretmen diye ayırarak neden öğretmenler arasında ikilik yaratıyorsunuz? Ücretli öğretmenlerle ilgili bir çalışmanız var mı? Aynı işi yapmalarına rağmen kadrolu meslektaşlarının dörtte biri kadar ücret alan sigortası yarım yatan iş garantisi olmayan her an görevine son verilme korkusuyla yaşayan bu öğretmenlerimiz ile ilgili bir çalışmanız var mı?
Hayalet okullarla ilgili bir yaptırımınız var mı? Öğrenciyi anlaşmalı olduğu kursa gönderen ve okula hiç gelmeden öğrenciye diploma veren kurumlarla ilgi bir çalışmanız var mı? Kamu okullarında idarecilik ve öğretmenlik yapan bazı şahısların aynı zamanda gayri resmi olarak özel kurslara ortak olduğunu biliyor musunuz? Bazı öğretmenlerin öğrenciyi sınıfta bırakmakla tehdit ederek ortağı olduğu özel öğretim kurslarına yönlendirdiğinden haberiniz var mı? Bununla ilgili caydırıcı yaptırımlarınız neler? Eğitim sistemimizde saymakla bitmeyecek sorunlar dururken sayın bakanın öğretmenleri beyaz önlük giymeye teşvik etmesi hatta zorlaması popülizmden başka bir şey değil.