1.200TL maaş,6 gün 8-5 saat mesaisi olup hiçbir can güvenliği olamayan yerin binlerce altındaki ağabeylerimiz, kardeşlerimiz,canlarımız;
6000’e yakın maden işçisinin çalıştığı Soma da yanık ünitesi olmadığı öğrenildi..
Maden Ocakları özele satılarak, karı yükseltip masrafı azaltmaktan başka hiçbir derdi olmayan kan emici şirketin “sorun yok,denetimler yapılmıştı,kader..”açıklamaları sabırları taşırdı.
AKP milletvekili Şamil Tayyarın daha 15 gün önce CHP Manisa milletvekilinin Soma için sunduğu soru önergesine dün”eften püften şeylerle hükümeti oyalıyorlar “deyip sorunu basitleştirmesi, bu gün ise“az ısrar ettiler,çok söylemediler ”şeklindeki pişkin açıklamalar yaptı.
Yaralı kurtarılan onurlu işçimizin sedyeye bindirilirken “çizmelerimi çıkarayım da kirlenmesin” sözleri dışı temiz yüreği kirlilere bir gönderme olarak Türkiye tarihine geçti..
Başbakan danışmanının büyük bir hınçla,bağrı yanmış işçi yakınına hınçla tekmeler attı.
İnsanlar canlarıyla uğraşırken halen siyasi pirim yapma derdinde olanlar fırsatı kaçırmadı.
Sol tarafında ne yazık ki Prof .Dr ünvanı taşıyan Orhan Kuralın karbonmonoksitle ölüm” tatlı ölüm”dür şeklindeki zalimce açıklamalar yaptı.
Olay duyulur duyulmaz ilk gitmesi geren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının “sağlık sorunum var” mazeretine sığınıp olay yerine teşrif dahi etmedi.
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanının ve heyetinin çalışmaları gayet şık takımlarla geriden” gelen eleştiriler nasıl bertaraf ederim” dikkatleriyle izleyip, ölümlerden “can “yerine “sayı” diye açıklamalar yaptı.
Ve adı geçen her iki bakanın” belki giden canlara bizde böyle bir bedel ödemeliyiz “onuruyla istifa etmeyi dahi düşünmediler.
Başbakanın 1800 lü yıllardaki maden kazalarını örnek, verip bu işin asıl patronluğunu yapan Almanya İtalya gibi ülkelerde 50 yıldır hiçbir işçinin burnunun dahi kanamadan güvenli şekilde çalıştığını görmedi.Yada danışmanı tekme atmaktan bu bilgiyi başbakana sunmayı unuttu.
Bazı zihniyetlerin bu elim olayı gezi eylemleriyle bağlayıp yeni bir sosyal başkaldırı düzenleme çabalarına girişti.
Tüm dünyadan yaşananlar için baş sağlığı mesajları yağarken bizlerin göz yaşı döktüğü Somali,Mısır ve Arap ülkelerinden şu ana kadar “tık “yoktu..
Sen yerin altında, dakikaları dahi sayılı, bir ümitle kurtarılmayı bekleyen yada çoktan ebediyete intikal etmiş kardeşim;yerin yerin binlerce metre altında sen canınla,belki de sayılı saatlerinde ailenle ruhen vedalaşıyorken biz yukarıdakiler ise ne yazık ki bunlara uğraştık..
Ne olur bizi affedin !
Rahat uyuyun..
Yüz karası değil kömür karası
Böyle kazanılır ekmek kavgası…