Biz daha iki ayaklı mikroplarla uğraşıyorken
Hepsinin üstadı korona çıkıp geldi birden
Yarasa yiyenlerin yüzünden domuz, koyun ,deve yiyen de
Kim varsa nasiplendi şu korona illetinden..
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
**
Ne prens tanıyor,ne kraliçe takıyor ne de başbakan
Ne fakir ayırımı yapıyor,ne de zengin atlı katlı paralı
Kimleri kimleri aldı götürdü,kibirleri yaptı ayak altı
Ulaşabildiğini kayırmıyor,torpili yok basıyor hastalığı
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
**
Dünyada insanlık eve kapandı,kaldı meydanlar asıllarına
Kurtlar kuşlar korkusuzca,neşe içinde çığlık çığlığa
Korona dan bir tek dolar etkilenmedi boş meydanda artıp duruyor
Altında fırsattan istifade arttıkça artıyor
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
**
Eğitim bilgisayarlardan,fatura ödemeler telefondan
İşler evlere taşında,yatakta çalışmalar hep bu korona dan
Erkekler asker tıraşlı, kadınlar gerçek yüzleri ile dipsiz boyalı
Kuaförler açılmazsa sakallı sivilceli zombiler ortalıkta hortladı
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
**
Yetmişlik amcaya evde hanım teyze huzur vermiyor
Teyzeler ablalar mutfaklarda çatladı gezme,tozma özlüyor
Dedikodularda birikti ahali “yeter korona de get” diyor
Antepli kahırlandı piknik,kebap,mangal özlüyor
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
**
Evlerde çoluk çocuk çıldırdı,artık zor zapt ediliyor
İşsiz kalmış kocalar borcu harcı düşünüp evde terör estiriyor
Bin liralık yardıma aç gözlü ferrarisi olanlar koşturuyor
TV’ lere bakarsan da millet bahanelerle sokaklarda geziyor
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
**
Süre uzadı, sabırlar taşıyor yirmi yaş altı yasaklılar gizliden sokaklarda
65 yaş üstü amcaları sormayın onlar hepten firarda
Teyzeler ise çoktan şişti, avokado! bahane edip marketlerde çarşıda
Korona bizden gitmezse alternatif hastalıklarımız yolda
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
**
Merve kul acizane der, sıkın biraz daha dişinizi şu illetten kurtulalım
Bakanımızın“izole olun” çağrısına kulak verip lütfen hepten uyalım
Geçmez denen geçecek olan sıkıntıları da unutmayıp dersler çıkaralım
Sabrın sonu selamettir deyip maskemizi,el yıkamayı unutmayalım
Bir ben miyim korona dan evde oturan!
GÜNÜN SÖZÜ
İnsan beklemeyi, genellikle artık bekleyecek bir şeyi kalmadığı zaman öğrenir.
Voltaire
TEBESSÜM
Dört kaplumbağa, pikniğe çıkmaya karar vermiş. Erzakları hazırlayıp; bir yıl, iki yıl, beş, on yıl derken, otuz yıl sonra piknik yerine varmışlar. Gazozları, yiyecekleri, herşeyi ortaya çıkarmışlar. Bir bakmışlar gazoz açacağı yok. Tek çözüm, birinin eve gidip açacağı alıp gelmesi. Görev, içlerinde en küçük kaplumbağa olan Temel'e düşmüş. Genç kaplumbağa:
-Ben gelene kadar buradaki yiyeceklere dokunmazsanız giderim...
Diğerleri bunu kabul etmiş. Temel, yola çıkmış; bir,iki, on, yirmi yıl geçmiş. Bu arada, yaşlı kaplumbağalardan biri fenalaşmış. Arkadaşları ne yapsa faydasız, son bir dileği olup olmadığını sormuşlar:
-Gerçi genç kaplumbağaya söz verdik ama, şuradaki sarmalardan bir tanesini yesem olur mu?...
-Elbette...
Diyerek, sarmalardan birini vermişler. Tam ağzına atacağı sırada, genç Temel, çalıların arasından fırlamış:
-Gitmiyorum işte, gitmiyorum...