Gastronomi kenti seçildik diye inanılmaz sevindik.İstanbul’un göbeğinde zılgıtlar çaldık,yah yahlar çektik.Tam başımız göğe erecekti,turizmin cazibe merkezi olup oluk oluk turist akacaktı ki; yemeklerimizle manşetleri süslemeyi hayal eden bizler Suriyeli mültecilerinin sorunlarıyla gündeme geldik.
Guinness Rekorlar Kitabında da adımız olsun namımız yürüsün dedik.Koyduk dev kazanları meydana.”Aşurenin en lezzetlisini de biz yaparız” sevinciyle kazanları kaynatmaya başladık.Yaz boyunca bunaltan sıcak giden hava bozuldu.Yağmur şimşek birbirine karıştı.Aynı gün ABD’nin terör uyarıları ile insanlar korku ve panikle gün boyu bu konuları konuştu.Türkiye’nin gündemine aşure ile değil bomba ihbarları ile oturduk.
23-25 Eylül tarihleri arası yapılması planlanan f uzun zamandır hazırlıkları yapılan ıstık festivali yapalım dedik. Daha fıstığın kabuğunu kıramadan bir kez daha güvenlik sorunlarıyla sarsıldık.Onu da iptal etmek zorunda kaldık.
Güzel bir etkinlik olan toplu nikah törenimiz bile terör saldırıları ihbarlarından nasibini aldı. Başka bahara kaldı.
GAZİANTEP’TE “SOL “BİTTİ!
Gaziantep’te neredeyse sola dönülebilecek sokak cadde kalmadı.Belediyemizin her fırsatta dillendirdikleri gibi trafikte artık akıcılık sağlayıp rahat nefes! almayı heyecanla beklerken her gün bir yenisi çıkan bomba ihbarları yüzünden kapatılan yol ve caddeler de saatlerce beklemek zorunda kalan sürücüler içinde seri katillere dönüşmemeleri adına sakinleştirici çözüm önerileri sunuyoruz.
Tıkanmaların en yoğun yaşandığı bölgelerde yol kenarlarında animasyon gösterileri olabilir. Radyolardan sakinleştirici etkili müzik yayınları fena olmaz..Spor, enstüraman çalma gibi aktiviteler zamanı değerlendirir.Köşe başlarındaki bilborlardan öğrenciler için eğitim yayınları,bayanlar için moda programları ve asıl öfkeli beyler için de futbol yayınları yaparsanız trafik sorununu ufakta olsa çözmüş olursunuz.Önermesi bizden.
GÜNÜN GAFI
CNN Türk'e konuşan AKP Kilis Milletvekili Mustafa Hilmi Dülger, Suriye'den atılan roketatar ve havan topu mermilerinin çok olmasına rağmen fazla can kaybının yaşanmadığını söyleyerek, "Her bir roketin bize Allah'ın korumasıyla düştüğünü düşünüyorum" dedi.
GÜNÜN BİLİMSEL BOMBASI
Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde görevli Prof. Dr. Kemal Irmak'ın uluslararası hakemli dergi Journal of Religion and Health'in haziran ayı sayısında yayımlanan makalesinde "Schizophrenia or possession?" (Şizofreni mi, cin çarpması mı?) beyne yerleşmiş cinlerin şizofreni semptomları oluşturabileceğini belirterek, bazı üfürükçülerin de hastaları tedavi ettiğini ileri sürdü. Tıp mesleğinin "cin çarpması" olasılığını artık hesaba katması gerektiğini savunan Irmak, doktorların "dini şifacılar" ile birlikte çalışması gerektiğini savundu.
Demek ki bundan sonra “kış kış cinler kış kış” diye dolanacağız.
GÜNÜN DELİSİ
Şıh Mahmut Efendi diye bir zatın annesi de aynı zamanda üniversite mezunu olan müridi “Zinanın sebebi kız çocuklarının okula gitmesiymiş. Şeyh hazretleri diyor ki, kız çocukları ergenlik çağına girdikten sonra onları evlendirmek daha hayırlıdır. Kadınlar düğünde oynamasın. Genç kızlar atletle, pijamayla abisini, babasını, amcasını, dayısını tahrik edecek giysilerle evin içinde dolaşmasın” demiş.
GÜNÜN FIKRASI
Üç yaşlı adam doktorda hafıza testindedirler. Doktor ilk yaşlı adama sorar:
-Üç kere üç kaç eder?
-274..? yanıtını alınca doktor üzgün bir şekilde
ikinci yaşlı adama döner:
-Şimdi sizin sıranız. Üç kere üç kaç eder?
-Salı..?
Doktor artık iyice ümitsiz şekilde üçüncü yaşlı adama döner:
-Evet, şimdi de sizin sıranız üç kere üç kaç eder?
-Dokuz..?
cevabını sevinçle karşılayan doktor
-Bu harika, nasıl buldunuz? der. Üçüncü yaşlı adam sakince:
-Oh, çok kolaydı. Sadece 274 ten salıyı çıkardım.?