Yine hiç umulmadık bir anda bu millet tekrar bir Çanakkale Destanı,Kurtuluş Savaşı destanı yazdı. Vatan, millet ve devlet düşmanlarının darbe maskesiyle başlattığı ülkeyi ele geçirme girişimi, halkımız tarafından önlendi.
Kirli kumpasa gelmeyen kahraman ordumuz halkımızın milli kurtuluş mücadelesiyle düşman kuvvetler tarafından teslim alınmaktan kurtuldu. Millete ihanet eden alçaklar ise, gerçek patronlarının yanına kaçarak kimi ABD’ye ,kimi Yunanistan’a, kimi PYD terör örgütüne sığındı.
İşgal ve terör örgütünün ardındaki sömürgeciler ise Çanakkale de olduğu gibi kusursuz planlarının sekteye uğramasından yine şaşkın. Bir asır aradan sonra bu yüce milletin tokadını tekrar yiyince neye uğradıklarını bilemediler. Kendilerince mükemmel olan oyunları beceriksiz darbecilerin ayaklarını dolandırdı.
Mısırdaki darbenin aynısını tezgahlayanlar orada başarıya ulaşanlar bir asır öncesinde olduğu gibi bu milletten bir kere daha dersini aldı. Bu milletin başka milletlere asla benzemediği de bir kez daha anlaşıldı.
40 yıldır ülkemize çöreklenen bütün kurumlara çöreklenen bu sinsi oligarşik yapıların şimdi hızlı bir şekilde tasfiye yolu açılıyor.
Türkiye artık köklerinden koparılıp saksıya alınan, kurudukça sulanan, yeşerdikçe budanan süs bitkisi değil. Türkiye artık, göbeğini kaşıyan adamlar sayesinde, dış güçlerin canı istediği zaman darbe yaptırıp acımasızca sömürdüğü muz cumhuriyeti hiç değil. Artık kimse milli iradeye dış güçlerin çıkarlarını dayatamayacak.
40 yıldır terörü doğuran, büyütüp besleyen, silah ve techizatla donatan ve üzerimize salan, meğer dış güçler ve onların içimizdeki gizli iktidarıymış. 40 yıldır başımıza çorap ören, kaynaklarımızı tüketen ve ülkemizi bölünme noktasına getiren terör, meğer bunların eseriymiş. Yıllardır ordunun silah ve cephanesiyle terörü besleyen meğer bunlarmış. Takke düştü ve kel göründü artık.Din sömürüsü ile aldatma ve kandırma dönemi kapanmış olduç
Hedef ; oligarşik yapılardan temizlenmiş, tamamen milletin hizmetinde, milli çıkarları koruyan, bilim ve teknolojik ilerlemede bağımsız, özgür ve güçlü bir devlet.
Milletin isteği ; gerçek suçlular,hainler cezasının en beterini bulsun. Devleti ele geçirmek için millete kan kusturan hainlere acınmaz, merhamet edilmez.Ama bunların yanında masumlarda yanmasın.Hukuk sistemi bundan sonra herkes için adil şekilde işlesin.
Ve..
Güzel ülkemiz artık gerçek anlamda laiklik ilkesinin ışığında dini siyasette malzeme etmeden en güzel ve demokratik anlamda yönetilsin.Bunlara verilen inisiyatifler başka cemaat ve dini örgütlere verilmesin.Artık sil baştanları yaşamaya bu milletin daha fazla takati de yok.
Başka Türkiye yok!
Bize bizden başka dost hiç yok!
GÜNÜN SÖZÜ
Biz hepimiz tek kanatlı melekleriz, ancak birbirimize sarılırsak uçabiliriz.
Luciano de Crescenzo
TEBESSÜM
Bir papaz, bir doktor, bir öğretmen ve bir avukattan oluşan sıkı bir arkadaş grubu, yine bir araya geldikleri bir gün, papaz cebinden 30.000 dolar çıkarır ve her birine 10.000 dolar vererek, öldüğünde bu paraların da mezarına gömülmesini onlardan rica eder.
Bir süre sonra papaz ölür. Öğretmen, doktor ve avukat mezarına birer zarf gömerler.
Cenaze sonrası üç arkadaş meyhaneye gidip efkar dağıtmaya karar verir. Boşalan kadehler arttıkça hepsini sıkıntı kaplamaya başlar ve ilk önce öğretmen atlar;
- Arkadaşlar, çok utanıyorum ama itiraf etmek zorundayım. Papazın verdiği paranın bir kısmını okul için kullandım, ama mecburdum. Sonuçta bir hayır işi. Mezara 7.500 dolar bıraktım. Özür dilerim
Doktor kendine ortak bulmuştur;
-Sorma, ben de ne yazık ki 5.000 dolar koyabildim, hastanenin bir takım şeylere ihtiyacı vardı.
Avukat kendinden emin ve arkadaşlarına sinirli;
-Sizlere inanamıyorum, bu yaptığınız çok çirkin! (Ellerini yukarı açarak) Eyy papaz arkadaşım, hiç merak etme ben paranın tamamını gönderdim yanına, 10.000dolar değerinde çek kefenin sağ cebinde, nur içinde yat..