İsrail sözde mesajlarla kınanıp tenkit ediliyorken ticari, siyasi ve askeri ilişkiler neden halen devam etmektedir??
Gazze’yi bombalayan uçak ve gemilerin yakıtları, İsrail limanlarına Türkiye üzerinden ulaştırılan petrolden mi elde edilmektedir?
Kurulduğu günden bu yana huzursuzluk yaratan Malatya Kürecik’teki radar üssünün, topladığı bilgiler İsrail’le paylaşılmakta mıdır? Eğer öyleyse Türkiye topraklarının bir kısmının İsrail’in güvenliğine tahsis edilmesi katliamlara aracı olduğumuz anlamına mı gelmemekte midir?
Bölgesel dış politikasının merkezine Barzani petrolünü İsrail limanlarına sorunsuz olarak ulaştıran bir enerji koridoru olmayı yerleştirmiş bir ülkenin, İsrail’e karşı sahici bir mücadele vermesi ve Filistin’e sahip çıkması mümkün olabilir mi?
Terörist kategorisine koyulamayan başta IŞİD olmak üzere- El Kaide ve türevi Cihatçı örgütler neden Ortadoğu’da ABD-İsrail-Suud unsurlarını hedef almak yerine,Türkmen, Şii-Alevi-Kürt katliamı yapmaktadırlar?
Suriye halen “Golan Tepeleri” ihtilafı nedeniyle İsrail’le resmen savaş halindedir ve Suriye, Filistin direnişinin en büyük destekçilerinden biridir. Bununla birlikte Suriye’deki rejimi devirmeye çalışmak ve bunun için barbar militanları beslemek, Filistin direnişini ne yönde etkilemiştir?
Başta Suudi Arabistan olmak üzere, AKP’nin içerisinden geldiği Milli Görüş hareketinin Ortadoğu’daki müttefikleri olan siyasal İslam’ın finansörü konumundaki petrol şeyhlikleri, neden İsrail’in arkasındaki asıl güç olan ABD’ye tek kelime dahi edememektedirler?
Binlerce Suriyeli ye sorgusuz sualsiz kapılarını açan, besleyen, halkının üstünde imkanlar tanıyan hükümet, söz konusu Türkmenler olduğunda neden duyarsız ve ilgisiz kalabiliyor?
Batıda esip gürleyen, Türklükten ödün vermeyen, ama halkına bir “Andımız”ı dahi çok gören Başbakanımız,söz konusu doğu olduğunda Kürtçe antlar,ezanlar okunuyorken,bayraklar TC’ ler kaldırılırken,PKK yollarda kimlik kontrolleri yapıp Kürdistan naraları atarken neden “bihabermiş” kesiliyor?
Gülen Cemaati,AKP’yle balayı dönemlerinde kol kola çalışıyorken,kapı kapı dolaşıp oy dileniyorken,AKP ye oy vermeyenler” cehennemlik” ilan edilmişken, okulları ve dershanelerini seçim bürolarına dönüştürmüşken,bir zamanlar sesleri gümbür gümbür çıkıyorken , ne oldu da Başbakanın her türlü aşağılaması, tehditleri,intikamları karşısında sessizliğe büründüler?
Başbakan ve AKP lilere kendilerine dokundukları için gümbür gümbür beddualar eden, Amerika halkı fırtınadan etkilenmesin diye dualar yazıp ağaçlara astıran Fetullah Gülen Hoca,söz konusu İsrail ve katliamları olunca neden mütevaziliğinden ödün vermiyor?
Muhalefet, ülke sorunları günbegün arttıkça,neden sadece birkaç kişi üzerinden açıklamalarla cılız bir siyaset politikası takip ediyor?Muhalefet kanadını neden zayıf bırakıyor?
Sanal alemde AKP nin avukatlığını yapan, her türlü saldırıyı mübah gören, yandaşlar,bu gerçekleri sorduğunuzda neden dut yemiş bülbül misali kaçmaya başlıyorlar?Sorularımız neden havada kalıyor hep?
DOĞUDA GÖREV YAPAN BİR DOKTORUN MEKTUBU
Burada halk aşırı şımartılmış. İnsanların işini halletmeyince ya kaymakama gidiyor, ya da “Ben PKK’lıyım, seni vururum” diye tehdit ediliyoruz. Can ve mal güvenliğimiz sıfır. Kimse vergi vermiyor, elektrik-su vb. faturalar ödenmiyor.
Herkese ayda 150 TL çocuk parası (ki çocuk başına), çocuk ultrasonda görüldüğü andan itibaren de mama ve bez parası ödeniyor. Okula giden her çocuğa devlet harçlık veriyor, harçlık gecikince anneler okulu basıp çocukları okuldan almakla tehdit ediyor.O çocuklar ne yapıyor peki? Üzerlerinde üniformaları, ellerinde PKK bayrakları ile BDP mitingine gidiyor. Herkese, eksin ya da ekmesin, toprak yardımı yapılıyor (ki zaten kimse ekmiyor ya). Bu yardımda sadece beyana bakıyorlar. Adam 5’i 50 yazdırabiliyor. Van’da dağıtılan paraya bakınca, göl bile tarım arazisine sayılsa az gelir. Her cuma kaymakamlık elden nakdi para dağıtıyor.
Buralarda tek vergi verenler devlet memurları…
İnsan içinden ve de dışından lanetler okuyor.
(Bu yazıyı herkese dağıtın, bilinsin. Neden terör de bitmiyor daha iyi anlaşılır sanırım. Terör biterse bu insanlar çalışmak zorunda kalabilir, devlet denetimini daha iyi yapabilir… İsterler mi bu rantın bitmesini!) Sevgiyle kalın
Lütfen birileri çıkıp, buda iftira, yalan yok öyle şeyler,bu anlatılanlar Türkiye de “olamaz” diyebilsin!
GÜNÜN SÖZÜ
Geri kalmış demokrasiler için… : “Herkes fikrini söyler, kararı ben veririm. Burada demokrasi var.” –
TEBESSÜM
Müthiş bir fırtına patlamıştı.Yolcuların hepsi perişan durumdaydı.Bunların arasında bir de Bektaşi vardı.
Baktılar, Bektaşi, Allah’a yalvarıp yakarmaya başlamıştı :
-Adını bilmediğim bir evliyaya bir koç adıyorum.Yeter ki fırtına dinsin…
Bektaşi’nin yakarması kaptanın tuhafına gitmişti :
-Hayret! Hiç adını bildiğin bir evliya yok mu?
-Yok olur mu, elbette var! diye cevapverdi Bektaşi.Var da, hepsini birer kez aldattım…