Fuat Avni ile başlayıp sonrasında farklı isim ve hesaplarla sözde kapalı kapılar arkasından havadisler veren sosyal medya haber cücüklerinin sayısı gittikçe artmaya başladı. İsim kullanmayıp gizemli hesaplarla takipçi peşinde koşan bu çakma hesaplar bazen safsata, bazen de eksantrik haberlerle dikkat çekmeye devam ediyorlar. Hatta gizemli kişilere meraklı vatandaş da yakaladığı bazı haberleri doğruluğuna teyit etmeden bu hesaplara paslayarak bilgi kirliliğinde oluşmasına neden olabiliyorlar.
Unutmayalım ki uzun zamandır bizim de kendimize has bir çakma hesabımız var; Antep Gündemi. İlk zamanlardan Top Secret dosyalarla oldukça merak uyandırsa da sıradan bir haber portalına dönüşmesi çok sürmedi. Her ne kadar ilk başlarda bu hesap sahibinin kimliği diğerleri gibi gizem yaratmaya çalışsa da Ahmet Beyi tanımayan yok.
Bu tür hesapların çoğunluğu asparagas olsa da içerisinde arada bir doğru haberleri yakalayıp kapı arkası dedikoduları ortaya saçanlarda var.
Ortalıkta son zamanlarda çokça dikkat çeken, Şerafettin Tilki rumuzlu bir hesap var.İşi, ortaya el bombasını bırakıp pimi çekecek gönüllüleri arıyor olması. İlgimizi çeken kısmı ise son zamanlarda bize kadar uzanıp Gaziantep ile ilgili kapı arkası dedikodular yazması. Yaptığı haberlerin hedefinde de sözde spora dair haberler görünse de,topun dönüp dolaşıp Fatma Şahin başkanımızın ayağına bırakılması.
Hatırlayacak olursanız 19 Aralık 2021 tarihinde medya tarihinde görülmemiş bir skandal ortaya çıkmıştı. Habertürk yazarı ve Ankara temsilcisi Muharrem Sarıkaya, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile röportaj yapıyor. Burada yayın tekniği ve kurnazlığı var. Aslında bant çekimi yapılan söyleşi, canlı gibi aktarılıyor izleyicilere.
Habertürk’ün bu kentte elemanı ve ekipmanı olmadığı için Sarıkaya; İHA’ dan destek alıyor. Ses konusunda yaşanan ve giderilemeyen sorun yüzünden kesilen yayına sinirlenen Sarıkaya, İHA muhabiri Ahmet Demir’e tokat atıyor. Öyle böyle değil, bildiğiniz Osmanlı şamarı.
Durumun ortaya çıkması ile birlikte, Sarıkaya özür dileyip görevinden ayrılıyor. Muhabir de şikayetini sonradan geri alıyor.
Ama bu elim olay nedense bugünlerde yine ortalığa saçılıp, dönüp dolaşıp Fatma Şahin’e getiriliyor ve ısıtılıp ısıtılıp bir yerlere bağlanılmaya çalışılıyor. Çakma hesabın yeni iddiasına göre de röportajın tam içeriğinin Gaziantep eski milletvekili Şamil Tayyar’da mevcut olduğu. Söylenenlere göre de kasette tıpkı Sarıkaya’nın olduğu gibi, Şahin’in de aynı muhabire çok ağır hakaretleri varmış.
Şamil Tayyar, vekillik sonrası Büyükşehir Belediye Başkanlığı için erken soyunmuş gibi görünüyor. Bu skandal röportajın kasetini de Şahin’e karşı bir koz olarak elinde tutuyormuş. Tabi ki de bu bir iddia ama birileri bir yerlere servisler yapıp unutulan dosyaları gün ışığına çıkarmaya başlamış bile. Şimdi bunun en kolay yolu da çakma hesaplara servis edilip, tansiyonu yükselterek gelebilecek tepkiler seyretmek.
Bakalım hep birlikte göreceğiz. İddialara göre Büyükekşi ile Tayyar yer mi değiştirecek?
Belediye başkanı ve spor Bakanı kim olacak?
Daha da ötesi, Futbol Federasyonu Başkanlığı koltuğunda kimi göreceğiz?
Yerel seçimlere daha vakit olmasına rağmen koltuğunda gözü olanların Fatma Başkanımıza daha hangi oyunlarla yıpratmalarla gizli savaş taktikleri uygulayacaklar?
En ağır darbeler hep en yakınlardan gelir gerçeğini de unutmadan, Sezar’ın “Sende mi Brütüs?”leri kimler olacak?
İzleyip göreceğiz….
GÜNÜN SÖZÜ
"Bilemezsin kim dost kim düşman. Bazen tuttuğun eldir seni arkandan vuran."
TEBESSÜM
Padişah ile vezir tartışmaya başlamış. Padişah vezire:
- En büyük ve en güçlü olan benim. Sen benim emrimdesin! demiş. Vezir de;
- Hayır ben büyüğüm. Ordunun başında ben savaşıyorum, sen sadece mühür basıyorsun, diye itiraz etmiş. Tartışma uzayınca padişahla vezir, bir çobanın yanına gitmişler ve konuya hemen girmemek için çobana sormuşlar:
- Senin koyunun mu büyük, ineğin mi?
Çoban şaşırmış şaşırmasına da, soranlar da padişahla vezir.
- İneğim, demiş.
- Keçin mi büyük, öküzün mü? Çoban;
- Öküzüm tabii, deyince, asıl soruyu yöneltmişler çobana:
- Söyle bakalım, padişahın mı büyük, vezirin mi?
Çoban hiç düşünmeden yanıt vermiş:
- Vallahi ben bu hayvanları tanımıyorum